Dizi, liginin en altında yer alan 'Dreams' adlı bir beyzbol takımının etrafında dönecek. Kaybedenler takımı olarak adlandırılan 'Dreams', yeni bir yöneticinin (Namkoong Min) gelmesi ile daha güçlü bir takım haline gelmek için her zamankinden daha çok çaba sarf etmeye başlar.
Ülkemizde beyzbol ligi olmasını bırak ona dair bir spor dalı olduğunu sanmıyorum. Bu sebeple biraz uzak kaldığımız bir spor dalı. Beyzbola dair sadece bazı dizi ve filmleri biliyorum. Spor temalı dizi ve filmleri izlemeyi severim. Hot Stove League izlememe sebep olan ilk unsur oyuncuları oldu. Diziye başladıktan sonra konusu itibariyle beni içine çekmeyi başardı. 56. Baeksang Ödüllerin de 'En İyi Drama' ödülünü kazandığını belirtmek isterim. Sonuna kadar hak etti.
Namkoong Min dizide profesyonel beyzbol takımı 'Dreams'in yeni genel müdürü Baek Seung-Soo karakterini canlandırmaktadır. İnsanlar tarafından çok sevilmemesine rağmen insanları kendisine çeken bir kişiliği vardır. Park Eun Bin dizide profesyonel beyzbol takımı 'Dreams'in operasyon yöneticisi olan Lee Se Young karakterini canlandırmaktadır. 'Dreams' takımına çok değer vermektedir ve takımından asla vazgeçmemektedir.
Oyuncular canlandırdıkları karakterleri hayata geçirmek için harika bir iş çıkardı. Nam Goong Min'in canlandırdığı her karaktere sevgi beslesem de onu Baek Seung Soo rolünde pek sevdim. Bu karaktere de ondan başkası yakışmazdı. Başlangıçta Seung Soo bir karakterin biraz gizemli olmasına rağmen, motivasyonunu anlamak kolay değildi, hikayenin içinde daha fazla ilerledikçe, bir insanın ne kadar nazik ve sadece iyi olduğunu anlıyorsunuz.
Spora odaklanan bir drama için olmasına rağmen; güç, çalışma hayatındaki kadınlar, kayırmacılık, engellilik, vatanseverlik, ailenin işe karşı olması gibi birçok farklı önemli konuyu ele alıyor. Hepsi gerçekten doğal, yapay temalar değil. Bu şekilde hikayenin derinliğinde kendinizde bir parça hikaye buluyorsunuz.
Dizi sporla ilgili bir temaya sahip olsa da aslında değil. Neden? Daha çok o takımda bulunan oyuncular ve personel ile ilgili. Bu dramayı bu kadar iyi yapan şey, karakter odaklı olması. Beyzbol yönetiminin arkasındaki mekaniği anlamak zorunda kalmadan temelleri anlıyorsunuz. Her bir karakter ince işlenmiş. Özellikler personel ve takım arasındaki bağ cidden izlerken bağımlılık yapıyor. Her bir karakterin işlenmesinin ardından mutlaka bir mesajı oluyor. Ve bu mesajla beraber her şey anlamlı bir hal almaya başlıyor. Karakter gelişimini izlemek keyif verdi.
Dizinin müziklerini sevdim. Lee Won Suk "Cue Sign" Kevin Oh "Mind" OLIVER "Cold Wind Passes" Kim Tae Hyun "The Day Goes By" SAVINA & DRONES "Down" dizi ile uyumlu ostlar. Seveceğinizi düşünüyorum.
Dizi için puanım; 100/100
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Düşüncelerinizi lütfen benimle paylaşın..