20 May 2021

Move To Heaven / Kore Dizisi

Netflix ortak yapımı olarak karşımıza çıkıyor. 10 bölümden oluşuyor. Dizi, Kim Sae Byul’un kaleme aldığı ve kurgusal olmayan "The Things We Leave Behind" adlı bir kompozisyondan uyarlamadır. Kim Sae Byul, ölen kişinin bıraktığı yazıları düzenlemek için çalışan Kore’deki ilk kişidir. Dizi, Asperger sendromu  olan bir genç adam Gue-Roo ile eski bir mahkûm olan amcasının Jo Sang-Goo etrafında dönmektedir. Birlikte yaşam ve ölümün, aile ve iletişimin önemini kavrarlar;

Lee Je Hoon; dizide eski bir mahkûm olan Jo Sang Goo karakterini canlandırmaktadır. Daha önce Fashion King, Secret Door, Signal, Tomorrow With You,  Where Stars Land, Taxi Driver dzilerinde izledim. Kaba ve oldukça soğuk birisidir. Onu harekete geçiren tek şey paradır. Yasadışı müsabakalarda yer alan bir dövüş sanatçısıydı. Bir gün, yer aldığı bir müsabaka sırasında çıkan olaydan dolayı hapse girer. Hapishaneden çıktıktan sonra, bir şekilde, yalnız başına yaşayan ve Asperger sendromu olan yeğeni GueRoo’nun koruyucusu olur. Lee Je Hoon kdrama sektöründe oyunculuğunu en çok beğendiğim aktörlerden biri. Canlandırdığı her karakter birbirinden farklı olmasına rağmen her birine farklı bir duyguyla karşımıza çıkıyor. Jo Sang Goo karakteri ise bende uzun süre yer edecek karakterlerden biri olacak. Dizi ilerledikçe hikayesine tanık oldukça her şey daha bir anlam kazandı.

Tang Joon Sang; dizide Gue Roo karakterini canlandırmaktadır. Daha önce A Poem A Day, Crash Landing on You dizilerinde izledim.  Asperger sendromuna sahip genç bir adamdır.  Diğer insanlarla etkileşimi oldukça zorlaştıran gelişimsel bir bozukluk - sosyal becerileri zayıftır, rutini severler ve değişiklikten hoşlanmazlar. Onun karakterine tam zıt bir amcayla aynı evi paylaşmak zorunda kalan bir yeğen. Tang Joon Sang'ı Crash Landing on You dizisindeki sevimli rolüyle hatırlayanlar burada mı? O karakteriyle zıt bir karaktere bürünmüş. Onunda hakkını verdiği düşüncesindeyim. Asperger sendromu bu kadar iyi tavsir edilebilirdi.

Son zamanlarda izlediğim en iyi dizilerden biriydi. Olay örgüsü ve karakterler gelişimlerini beğendim. Han Geu Roo rolündeki Tang Jun Sang'ın oyunculuğu tartışılamaz derecede iyiydi. Bana göre favorisi, Yoon Na Moo rolündeki Hong Seung Hee idi. Drama boyunca Geu Roo'nun içinde ve çevresinde olması kelimenin anlamıyla bir nimetti. 

Her bölümünde farklı insanların geriye bıraktıklarına tanık oluyoruz. Yaşamın ve ölümün gerçekliğini derinlemesine hissediyorsunuz. Ya hayata devam etmek sorundayız ya da bir şekilde o ölüme takılıp kalıyoruz. İşte bu anları farklı hikayelerle o kadar güzel tasvir edilmiş ki izlerken o anları yaşıyorsunuz. Özellikle son bölüm.. En çok etkilendiğim ama en çokta olması gereken bir hikayeydi. 

Bu diz için uzun uzun satılarla sizi meşgul etmeyeceğim. Uzun zamandır izlediğim yapımlardan biri. İzlediğinize pişman olacağınızı sanmıyorum. En azından beni takip edenler bilir.

Dizi için puanım; 10/10

13 Ara 2019

Where Stars Land / Kore Dizisi




2018 yapımı dizi SBS kanalında yayımlanan dizi 32 bölümden oluşuyor. Her bir bölüm ortalama 30 dk sürüyor. Dizi, Incheon Uluslararası Havalimanı'nda çalışan bir grup insanın etrafında dönmektedir. Hikayeyi ve havaalanı sahenlerini beğendim, bir havaalanındaki yaşamın nasıl olduğu hakkında çok şey öğrendim.

Lee Je Hoon dizide Incheon Uluslararası Havalimanı'nda yeni çalışmaya başlayan Lee Soo Yeon karakterini canlandırmaktadır. Onu izlediğim diziler; Fashion King, Secret Door, Signal, Tomorrow With You oldu.  Daha önce  Prestijli bir üniversitenin Kore İleri Bilim Enstitüsü ve Teknoloji bölümünden mezundur ve standart İngilizce sınavını mükemmel notlarla geçmiştir. Onun hayali bir pilot olmaktı ancak sağlık sorunları nedeni ile bu hayalinden vazgeçmek zorunda kalmıştır. Bir sırrı olduğu için insanlarla arasına hep mesafe koymuştur. Bu yüzden gizemli bir kişiliğe sahiptir. Onun yeni hedefi, havalimanında başladığı yeni işine, sadece altı ayda uyum sağlamaktır.

Chae Soo Bin dizide Incheon Uluslararası Havalimanı'nda yolcu servisi ekibinde çalışan Han Yeo Reum karakterini canlandırmaktadır. Onu izlediğim diziler; Spy, Cheer Up!, Love in the MoonlightShopping King Louis, Rebel: Thief Who Stole the People, I'm Not a Robot ve Strongest Deliveryman oldu. Havalimanında bir yıldır çalışmaktadır. Bir havalimanında çalışmaya başlayarak hayalindeki mesleğe kavuşmuştur. Çok sakar biri olduğundan ona 'insan bombası' lakabını takarlar.


Lee Dong Gun dizide Incheon Uluslararası Havalimanı'nda operasyon müdürü olarak çalışan Seo In Woo karakterini canlandırmaktadır.  Daha önce Marry Him If You Dare, Queen For Seven Days,  Angel's Last Mission: Love dizilerinde izledim. Karizmatik bir iş koliktir. Lee Dong Gun iyi bir aktör. Bununla birlikte izlediğim diziler için söylüyorum; canlandırdığı karakter hep tek tip. Şu sıralar başlayan Leverage dizisindeki karakterini merak ediyorum. Amerikan yapımından dolayı az çok tahmin ediyorum. Umarım farklı olur. Bu dizideki rolünü sevmedim. Fazla hırslı bir karakterdi.


Kim Ji Soo dizide Incheon Uluslararası Havalimanı'nda yolcu hizmetleri müdürü olarak çalışan Yang Seo Koon karakterini canlandırmaktadır.  Daha önce Hwarang, A Korean Odyssey dizilerinde izledim.Tam bir işkoliktir ve yolculara karşı her zaman naziktir. Lee Soo Yeon  için yaptıklarından dolayı mı bilmiyorum cidden sevdiğim karakterlerden biri oldu. Onun işine karşı duyduğu duygu her ne ise her insana lazım.




SF9 grubundan Rowoon dizide Incheon Uluslararası Havalimanı'nda çalışan Go Eun Sub karakterini canlandırmaktadır. Daha önce School 2017About Time dizilerinde izledim. Bu dizinin ardından şimdilerde yeni diziye başladı hemde başrol. Dizide Han Yeo Reum'un yakın arkadaşı olarak karşımıza çıkıyor. Aynı zamanda ona içten içe duyguları var. 




Lee Soo Kyung dizide Incheon Uluslararası Havalimanı'nda güvenlik görevlisi olarak çalışan Na Young Joo karakterini canlandırmaktadır. Daha önce Reply 1988 dizisinde konuk oyuncu olarak izlemiştim. Eskiden judo milli takımında yer almıştır. Samimi ve parlak bir kişiliğe sahiptir. Han Yeo Reum ile ev arkadaşıdır. 


Kim Kyung Nam dizide Incheon Uluslararası Havalimanı'nda güvenlik görevlisi olarak çalışan Oh Dae Ki karakterini canlandırmaktadır. Daha önce About Time, Come and Hug Me, Prison Playbook, Defendant, Hello, My Twenties! Gabdong, the Memories of Murder, Faith dizilerinde izledim. Oh Dae Ki duygularını kolay kolay belli edemeyen biridir. 


Dizinin ikinci çiftini pek bir sevdim


Cheae Soo Bin hemen hemen bütün dizilerini izledim sayılır. Benim izlediğim dizileri arasında partneriyle uyum içinde olduğu dizisiydi. Bunda Lee Je Hoon'un etkisi de çok fazlaydı diyebilirim. Birbirlerine uyumları iyi olduğu için seyir zevki yüksek bir dizi ortaya çıktı. Konusu klasik Kore dizilerinden farklıydı. Sosyal mesaj içerikli oluşu diziyi klasik kore dizilerinden ayırıyor. Engelli bir , engellilerin ne zorluklar yaşadığını gözler önüne seren dizi hiç düşünülmeyen bir hayatı ve zorlukları senaryo üzerinden çok güzel anlattı. Bazen neşeli, samimi, romantik bazende sakin, dramı yüksek duyguları izleyicilere aktardı. 
,Dizinin başrol oyuncusu gibi olan yardımcı karakter Lee Dong Gun’du. Kendisini sevmeme rağmen  açıkçası beni üzen bir rolle karşımıza çıktı. Çok sevimsiz bir karakteri oynuyordu.  Dizinin çifti benim içi Oh Dae Ki ve Na Young Joo oldu. Na Young Joo'nun buz gibi davranışları aslında kendini koruma kalkanıyla alakalıydı. Kendisini güçlü ve mizacı sert göstermeye çalışan biriydi. Bir o kadar onun mizacına rağmen peşinden ayrılmayan Oh Dae Ki. Çok tatlıydı. Hakikatten hissederek oynadı. 

Dizi müzikleri; Chung Ha "It’s You" Jeong Sewoon"Told you so" Jung Joonil "Gravity of love" 1415 "Nothing to Worry" Yeunjung (Cosmic Girls) "Stay with you" Kim Yeon Woo "Dream of you" Fromm "Be your summer". Ben diziyi sevdşm. Ufak tefek cevaplanmamış sorularıma rağmen sevdim. Puanı da bu sebeple kıracağım.

Dizi içi puanım; 7,5/10

19 Eyl 2017

Tomorrow, With You / Kore Dizisi


Bir TVN klasiği olan kaliteli yapım olan Tomorrow, With You ile karşınızdayım. Dizinin senartistliğini Dream High 2 dizisinin yazarı olan Heo Sung Hye yaparken yönetmen koltuğunda King of High School Life Conduct ve Oh My Ghost dizilerinden hatırlayacağımız Yoo Je Won oturuyor.

Dizi, bir zaman gezgini Yoo So-Joon ve onun eşi Song Ma-Rin’inarasındaki aşkı konu almaktadır. So Joon gelecekte perişan bir halde yaşadığını görür ve bunun üzerine geleceğini değiştirebilmek için Ma Rin ile ilk başlarda sevmediği halde onunla evlenir. Peki, bu onun mutsuzlukla dolu geleceğini değiştirebilecek mi yoksa her şey daha karmaşık bir hal mi alacak?


Lee Je Hoon dizide Yoo So-Joon karakterini canlandırıyor. Daha önce Fashion King, Secret Door, Signal dizilerinde izledim. Zamanda seyahat etme yeteneğine sahip olan Yoo So-Joon karakterin, bir gayrimenkul satış şirketinin CEO’sudur. Zamanda seyahat edebildiği için gayrimenkul satışlarından bir servet elde etmiştir. Lee Je Joon, Signal dizisinden sonra yer alacağı yapım kendi adıma önemliydi. Kalite bir dizinin ardından kaliteli bir yapımla geri dönmesi beni tatmin etti. Partnerinin Shin Min Ah olduğunu düşününce ortaya harika bir yapım çıkacağı beliydi.

Shin Min Ah; dizide Song Ma-Rin karakterini canlandırmaktadır. Daha önce My Girlfriend is a Nine-Tailed Fox, Arang and the Magistrate, Oh My Venus dizilerinde izleidim. O, çocukken popüler bir oyuncu olmasına rağmen bu popülerliği uzun sürmemiştir. Şimdi 30 yaşında olan Ma Rin bir fotoğrafçı olarak çalışmaktadır. O, Yoo So-Joon ile evlendikten sonra onun zamanda seyahat ettiğini öğrenir ve büyük kargaşa meydana gelir. Shin Min Ah en sevdiğim aktirstlerden biri. Onun canlandırdığı her karaktere hayran kalıyorum. İzlediğim dizileri arasında Ma Rin karakterini çok sevdim.

Çiftin kimyası olağanüstü, enstrümantal müzikler doyurucuydu. Shin Min Ah da iyiydi ama asıl Lee Je Hoon hem çok tatlı, yumuşak ve duygusal ama yeri geldiğinde dik başlı bir Yoo So Joon'u tüm bu nüanslarla canlandırarak müthiş bir iş çıkarmış. Her şeyden önce fantastik kurgu olmasına rağmen çiftimizin gerçek ilişkileri yansıtan davranışları olaylara bakış açıları yakın hissettiriyordu. Gerçek bir karı-koca hayatı izlemiş gibi oluyorsunuz. Beyin yakan kısımları da yok değildi hani. Her zamanı ayrı biçimlerde yaşayan aynı insan ve bu insanın kaderinde olmayan biri için yaşadıkları korkuları endişeleri onun için beslediği sevgi. Ma Ri'nin sadıklığı, bir eş her şeyine rağmen nasıl sevilir bunu gösterişi. Detaylar çok güzel işlenmişti. 



"O kisinin gelmesi inanılmaz bir şeydir...
 O kisi gelirken..
 O kisinin geçmişi gelecek...
 Ve o kisinin geleceği de birlikte gelir....
 O kisi tüm hayatıyla gelir hayatına "

Şimdiki davranışlarımız geleceğimizi belirler, bu yolda farklı sonuçlara yol açacak değişik seçenekler önümüze çıkabilir, seçimlerimizi dikkatle yapmalıyız ama bu arada anı da yaşamalıyız' ana fikrinden yola çıkan, fastastik ögelerle bezenmiş güzel bir aşk dizisi. Kendi kişisel dizi sıralamamda ayrı bir yeri olacak

Dikkat: Bundan sonrası spolier içerir.

5.bölümde yaptığım tahminlerim tuttu ve kızın babasının 3.bölümde bahsettiği "Kızımı kaderinde olmayan bir adamla tanıştırdım evlendiler. 3 çocukları var mutlu mesut yaşıyorlar" sözü sadece adamın olmasını istediği bir gelecekti. Dizinin sonunu iyi toparladılar tebrik etmek lazım. Son bölüme kadar sürekli teori üretip durduk ve son dakikalara kadar ne olacağını kestiremedik. Özellikle final bölümünde gerçekten çaresiz hissettim.Gerçek hayattaki bir çıkmaz gibiydi. Hele o mezar sahnesi. Doo Sik'in ölümü beni baya etkiledi. Her ne kadar ortalığı karıştırsa da o adama ayrı bir sempatim vardı. Gerek mektuplarına gerek özlemlerine, bir babanın kızını koruma isteğine. İfade edemediğim daha bir çok şey. Dizinin son 10 dakikasına kadar hiç tamam bitti hissi oluşmadı dolu dolu 16 bölümdü. Evet eksiklik vardı, keşke şöyle olsaydı dediğim kurgu bölümleri vardı, hatta bazı bölümlerin kurgusu kafamda çok farklı şekillendi. Bana bu hayal gücünü çalıştırma yolu açan dizileri, kurguları seviyorum ben.

Sonu tahmin ettiğim gibi bitti, hiç umudumu kaybetmemiştim. Çünkü, mutlu son meraklısı olmamdan kaynaklanmıyor, yerine göre pekala mutsuz sonu tercih edebilirim. Bir dizinin mutsuz sonla bitme olasılığı ilk bölümden tahmin edilebilir bir şey değildir. Oysa bu dizinin başında böyle bir izlenim bilerek yaratıldı.Şayet sonu kötü bitseydi 16 bölüm biz niye bunu izledik ki diyecektik.Öylesi bu incelikli diziye ve oyunculuklara yakışmaz, sonuna kadar direnen has izleyiciye de yazık olurdu. Böyle düşününce iyimser olmayı becerebildim.

Dizinin dikkat çeken müziklerine gelecek olursam; Seo In Guk "Flower" Kim Feel "With You" Lim Seung Bum "Destiny" Lim Hayoung "Today" Lee Sera "Relieved" bende iz bırakan şarkılar oldu.

Albümü dinlemek için; TIKLA

Kaliteli dizilerden biriydi,hele son iki bölümde içimde kopan fırtınılar ayyuka çıktı bütün bölümler boyunca soru işaretleri, açık kapılar bırakan bir çok soru çözüme kavuştu. Her şeyi zaman varken; geciktirilmiş sözler, askıya alınmış hayaller, ertelenmiş itiraflar, gerçekleştirilmeyen buluşmalar; bir gün hepsi size pişmanlık olarak geri dönmeden önce, henüz vakit varken zaman bizken ertelemeylim. 

Dizi için puanım; 8,9/10

26 Tem 2016

Signal / Kore Dizisi


TVN kanalı sayesinde harika bir diziyi daha geride bıraktık.  Signal isimli dizinin senaristliğini 3 Days dizisinde tanıdığım Kim Eun Hee yaparken yönetmenliğini Misaeng, Sungkyunkwan Scandal ve Monstar gibi dizilerden hatırladığımız  Kim Won Suk oturuyor. Yönetmen Misaeng gibi bir dizide yer aldıysa o iş tamamdır.

2016 yılında kendinde oldukça söz ettiren polisiye/fantastik Kore dizisi Signal, Profil çıkarma konusunda uzman polis Park Hae Young'un tesadüf eseri bulunduğu karakolda garip sesler duyar, sesin geldiği telsiz aracılığıyla 2000 yılında polis olan Lee Jae Han ile bağlantı kurar.  Çocukluğunda sınıf arkadaşının kaçırılma davasına tanık olan Hae Young, iletişime geçtiği bu polis sayesinde geçmişinde yaşanan bu olayı aydınlatmak için telsiz aracılığıyla birbirlerine yardım ederler. Dizinin olay örgüsü ve kurgusu bu davanın ardında başlar.

Lee Je Hoon; dizide Park Hae Young karakterini canlandırıyor. Daha önce Fashion King dizisinde izledim. Park Hae Young, profil uzmanı bir genç bir polisi canlandırmaktadır. Kendisi de bir polis olmasına rağmen polislerden nefret etmektedir. Küçük yaşta tanık olduğu bir davanın çözülmesinde etkisi olmasıyla başlayan serüvenden sonra çözülemeyen davalar ekibine profil uzmanı olarak atanır.  Lee Je Hoon'un, PArk Hae Young karakteriyle harikalar yarattığını düşünüyorum. Bir karakter hem soğuk hem sıcak nasıl olur derseniz Park Hae Young derim. Açık konuşmak gerekirse Fashion King dizisinde izlediğim de oyunculuğunu pek beğenmemiştim Fakat Signal dizisiyle beraber kendisine olan hayranlığım üst sıralara kadar yükseldi.
Kim Hye Soo; dizide Cha Soo Hyun karakterini canlandırıyor. İzlediğim ilk yapımı. Cha Soo Hyun cinayet suçları masasında başarılı bir polis olarak görev yaparken, kendini Çözülemeyen Davalar Ekibinin takım lideri olarak bulur. Kim Hye Soo'nu dizinin ilk iki bölümü izlerken bu diziye uygun olmadığını düşünerek sıkıldığımı itiraf ediyorum. Fakat geçmiş ve günümüz arasın hikayeler işlendikçe .
onun hikayesi derinden etkiledi diyebilirim. Bununla beraber Cha Soo Hyun karakteriyle beraber, Hye Soo beni daha fazla içine alabildi diyebilirim.
Cho Jin Woong, dizide Lee Jae Han karakterini canlandırıyor. Başıma bir şey gelmeyecekse eğer itiraf ediyorum, izlediğim ilk yapımı. Lee Jae Han gerçek bir polisin yapması gereken her şeyi gözü kırpmadan yapan gözü kara, cesaretli bir polistir. Suçlularla mücadele etmesinin dışında polis camiasının içindeki çürük elmalar karşıda kendine temiz bir dünya çizmeyi hedeflemiş bir polistir. Onun mottosu "sonuna kadar mücadele et, vazgeçme". Bu durumu dizide sonuna kadar yaşatan Cho Jin Woong harikalar yarattı diyebilir. İzlerken işte adalet bu olmalı gibi bir çok şey söylerken buldum kendimi.

Çocuk oyuncusundan başrolüne kadar müthiş oyunculuklara tanık oldum. Harika oyunculukların yanına tadından da yenmez bir kurgu eklersek kaliteli bir dizi ortaya çıktığını söyleyebilirim. Tek tek bütün oyuncuların performansını yazarsam unuttuğum her bir oyuncunun performansı çöpe atmışım gibi hissedebilirim. Konuk oyuncularında kalitesi konusunda hakkını veren bir dizi. Bir çok polisiye dizi izlemişimdir.  Fringe dizisinde Waltep Bishop dışında Lee Jae Han, unutamayacağım karakterler arasına adını altın harflerle yazdırdı. 


Zaman kavramı geçmiş, şimdiki ve geleceğin aynı anda yaşandığı teorisi üzerine kurulan dizi, bir telsiz aracılığıyla geçmiş ve gelecek arasında bağlantı kurarak iletişime geçen iki polisin hikayesine tanık oluyoruz. Fikir olarak orjinal değil fakat türünün kayda değer yapımlarından olduğunu söylemeden geçemeyeceğim. TVN kanalının 2013 yılında yayınlanan  Nine: Time Travelling Nine Times dizisi de zaman kavramı ve paralel evren üzerine izlediğim en iyi fantastik dizilerden biri. İki dizide de benzer olaylara tanık oluyoruz. Fakat iki zaman arasındaki bağlantının nasıl olduğuna dair açıklama Nine:Tİme Travelling Nine Times dizisinde daha iyi olduğunu söyleyebilirim. Bu demek değildir ki Signal dizisi kötü. 

Tabi ki hayır. 

Singal; polisiye ve zaman kavramını uygulama konusunda gayet başarılı. Çocuk istismarları, faili meçhul davalar, seri cinayetler ve adalet uğruna savaş verenlerin hikayelerin 1986-1991 yıllarında Hwaseong bölgesinde yaşanan gerçek olaylardan uyarlama olduğunu düşünecek olursak; gerçek olaylarla bağlantılar kurarak, kurguya dönüştürmesi senaristin harika bir iş çıkardığının göstergesi. Özellikle en büyük etkenlerden biri de müzikleri doğru yerde kullanarak dramatik etkiyi daha fazla ortaya çıkarırken, heyecanı canlı tutmayı da başarıyor dizi.  Kore dizilerinin geneline baktığımızda kendini beğenmiş karakterlerle dolu yapımlar arasında reel hayatta karşımıza çıkabilecek tiplemeler ve iyi kotarılmış zaman-mekan olay örgüsüyle Signal dizisi gerçekten parıldayan bir yapım olarak dizi tarihine adını altın harflerle yazdırdığını kanaatindeyim.

-Dizinin en temel olgusu bir şey değişirse her şey değişir olgusuydu. Geçmişle gelecek arasındaki değişiklikler ve senaristin kimsenin aklında soru işareti bırakmadan dizi boyunca verdiği mesajların cevabını çok güzel bir şekilde verdiği düşüncesindeyim. Dizi hakkında ayrıntılara girmek istemedim sadece yüzeysel bilgiler üzerinden düşüncelerimi paylaştım. Zira bu tür dizileri izlerken keyif alacağınızı düşünüyorum. 

Dizinin müzikleri en az kurgusu kadar güzeldi. Kim Yuna "The Road" INKI "Person That Should Leave" Jang Beom Jung "Recal" Jo Dong Hee "Happy Person" Lee Seung Yul "As Flowers Bloom" şarkıları benim dikkatimi çeken şarkılarıydı.

Albümü dinlemek için; TIKLA

25 Nis 2016

Fashion King / Kore Dizisi


Bu ara güncel dizileri takip ederken eskilere göz atmayı ihmal etmiyorum. Fashion King 2012 yılında yayınlanan başrollerinde Yoo Ah In, Shin Se Kyung, Lee Je Hoon, Kwon Yuri'nin paylaştığı türünün ne olduğuna karar veremediğim bir dizi. 

Yoo Ah In; dizide Kang Young Gul karakterini canlandırıyor. Alaylı olarak moda sektöründe bulunan, parlak bir zekaya sahip hırslı tasarımcı olarak karşımıza çıkıyor. Kendi çapında bir şirketiyle yaşayıp giderken karşısına çıkan bir kız yüzünden hayatı başladığı yerden bambaşka yerlere gelir Kısaca feleğin çemberinden çok sağlam geçer. 

Yoo Ah In; Sungkyunkwan Scandal, Jang Ok Jung, Living In Love, Six Flying Dragons dizilerinde hatırlayacaksınız. İlk olarak Sungkyunkwan Scandal dizisiyle dikkatimi üzerine çekti bununla beraber iki tarihi diziyle gönlümdeki yerini pekiştirdi.  

Park Se Kyung; dizide Lee Ga Young karakterini canlandırıyor. Küçük yaşta anne ve babasını kaybeden Ga Young o sıralar yanlarında çalıştığı bir hanım tarafından büyütülür. Kendi aralarında çıkan anlaşmazlık sonucu onları terk eder. Kimsesi olmayan kız Kang Young Gul'un yerinde işe başlar. New Yorkta bulunan en iyi moda okulunu burslu olarak kazanır, patronu olan Young Gul tarafından Amerika'ya gönderilir. 

Park Se Kyung; The Girl  Who Sees Smells, Six Flying Dragons yarıda bırakıp tamamlamayı düşündüğüm Blade Man dizisinden hatırlayabilirsiniz.



Fashion King dizisinin güzel olan tek yönü Ah In ve Park Se Kyung'un aralarındaki kimyanın güzel oluşuydu. Her ne kadar sonlara doğru senaryo amacından sapmış olsa bile ikisinin birlikte olduğu sahneleri izlerken keyif aldım. Park Se Kyung'un son yapımları göz önünde bulundurursak oyunculuğunu konusunda ne kadar geliştiğini görüyoruz. İlk bu dizide izlesem bir sonraki yapımları izlemek için iki kere düşünebilirdim. Fakat ilk Yoochun ile olan dizisi The Girl Sees Smells performansı görmem daha iyi olmuş. Ah In'i tarihi dizi ve melodramların aksine romantik komedi türünde daha çok görmek istiyorum.

Lee Je Hoon; dizide Jung Jae Hyuk karakterini canlandırıyor. Ağzında altın kaşıkla doğmuş velihat olarak karşımıza çıkıyor. Başarılı anne ve babaya sahip olunca kendini kanıtlaması gereken bir velihat olduğunu belirtmekte fayda var. Dizide ikinci adam olarak karşımıza çıkıyor. Lee Je Hoon'un izlediğim ilk yapımı. Bu sene yayınlanan başarılı Signal dizisinin başrolü olarak ekranlardaydı.  Jung JAe Hyuk karakterini zerre sevmedim, sevemedim.

Girls Generetion grubunun güzel sesi olarak bildiğimiz Kwon Yuri, dizide Choi An na karakterini canlandırıyor. Amerikada mutlu olmasa bile başarılı bir hayatı olmasına rağmen sırf eski erkek arkadaşı Jung Jae Hyuk kendi affettirmek, vicdanını rahatlamak adına kendi şirketinde baş tasarımcı olarak başlamasını sağladı. Yuri'yi daha önce No Breathing filminde izlemiş olup dizi olarak takip ettiğim ilk yapımı. Bu sene Local Hero dizinden takip ettim.

Senaryo dizinin ilk yarısına kadar güzel devam ederken ikinci yarısından sonra çok kötü bir hal aldı. Bir kere 20 bölüm oldukça uzun geldi. 16 bölümde bitirilmiş olsa belki biraz daha toparlanırdı Fakat öyle bir finale denk geldim ki, şu zamana kadar izlediği yerli-yabancı bütün dizilerin en kötüsüydü. Öyle bir son ile karşılaşınca "Bu nasıl final?" böyle sorusuyla baş başa kalıyorsunuz. Yoo Ah In bile bu dizinin senaryosunu kurtaramadı. Dizi hakkında yazacak çok şey olmasına rağmen Yoo Ah In için yazımı burada bitiriyorum. Harcayacak zamanınız varsa şayet izleyin eğer yoksa hiç vakit kaybetmeden daha güzel dizilere odaklanın derim.

Diziye puanım; 5,5