12 Mar 2015

The 100 // 1.Sezon


Öncelikle dizisinin konusundan kısaca bahsedeceğim..97 Yıl önce nükleer saldırısı sonrasıı dünyanın büyük bir kısmı yok olmuş bir çok medeniyet çökmüştür. Hayatta kalan 12 farklı ulustan, toplam 400 kişi ise dünyayı terk etmiştir. Yıllar içinde uzayda "Ark" adlı uzay gemisinde 3 nesil yetiştirmiştir ve insan sayısı 4000'e kadar çıkmıştır. Ark denilen bi geminin yönetimi nüfus kontrolünü ellerinde tutabilmeleri için sert uygulamalarla dolu bir düzen sağlamışlardır. Yaşam kaynakları tükenme noktasına gelmiştir. Ark'ın yöneticileri bir araya gelip hayatta kalma hesapları yaparlar. Hepsinin ortak düşüncesi Dünya'ya dönmektir Fakat Dünya'nın halen yaşanabilir olup olmadığı hakkında bilgileri yoktur. Bunu test etmek için 100 adet mahkum genç insanı Dünya'ya gönderirler.Bu çocukların kimi Ark ile bağlantısını koparmak, kimi hükümetin verdiği görevi yerine getirmek ister. Bu sebeplerden dolayı kendi aralarında ayrışmalar oluşur.. Fakat kısa süre içinde birbirlerine kenetlenen ve iş birliği yapan gençler ortaya çıkar.

Clarke; karakterini Eliza Taylor canlandırıyor. İzlediğim ilk yapımı. Dizinin ilk bölümleri soğuk tavırlarıyla ön plana çıkıyor. Koloniden gelen bu çocuklara hükümet tarafından verilen görev yerine getirme bilincinde olan kızımız. Fakat soğuk tavırları bir süre sonra yerini yaşam mücadelesine kaptırmış savaş veren bir kıza dönüşecek.. Doğru söylemek gerekirse dizi oyuncuları arasında ısınamadığım tek karakter. Gerçi biraz da oynadığı karakterden kaynaklı olabilir. Dizi boyunca hiç gülerken görmedim. 


Bellamy Blake karakterini ise Bob Morley canlandırıyor. 100 çocuk arasında olmayan dünyaya gönderilen gemiye gizlice giren suçlulardan biri. Onun tek amacı kardeşi Octivia'yı korumaktır. Dizini başlarında lider olma çabaları beni çileden çıkarsa da 1. sezonun sonlarına doğru sevdiğim karakter haline geldi. Octivia'ya olan düşkünlüğüne bayılıyorum. Bellamy'nin hırslı karakteri hoşuma gidiyor. 1. sezonun ilk başlarında  lider tavırları insanı çileden çıkaracak raddeye getirse de sezon ortasından sonra efsane Bellamy olarak karşımıza çıkıyor. Şahsen ben 2. sezonda ki Bellamy'e hayran kaldım.


Octavia Blake karakterini güzel oyuncu Marie Avgeropoulos canlandırıyor. Bellamy'nin korumaya çalıştığı biricik kardeşi. 100 kişi arasında suçu olmayan tek çocuk. Sebebi; Kolonin katı kuralları var demiştim. Her aile sadece bir çocuğa sahip olam zorunluluğu olduğundan annesi yıllarca kızını dairesinde ki gizli bir odada sakladı. Ortaya çıkınca da mahkum oldu. Octivia hovarda, vurdum duymaz karakter gibi görünse de bölümler ilerledikçe onda ki cevherler birer birer ortaya çıkmaya başlayacak.

Finn Colins karakterini Thomas Mcdonell canlandırıyor. Finn'in dünya da çizdiği yol diğer arkadaşlarına göre daha farklı onun amacı dünyalılar-Ark'lar arasında barışı sağlayabilmek. Finn ile Clarke arasında duygusal yakınlaşma dizinin ilk bölümden kendini hissettirdi. Bilim kurgu dizisinde aşk üçgeni olması kadar bir şey olamaz heralde bu sebeple Finn'in ilk başlarda yaşadığı kafa karışıklığına sinir olan bir tek ben olmamıştır diye düşünüyorum. Thomas Mcdonnell bence dizide geri planda kalan oyunculardan biri diye düşünüyorum. 2. sezonda öldürü ir darbe var ki dillere destan.. 




Jasper Jordan karakterini Devon Bostick canlandırıyor. Ark'da ailesi nesiller boyunca eczacı olarak çalışmakta. Bu sebeple ilaçlar konusunda arkadaşlarına yardımı dokunmuştur.Dizide samimi bulduğum iki karakterden Jasper'ın en sevdiğim özelliği cesareti. Her olayda korkmasına rağmen kendini öne atarak cesaretini göstermesi takdire şayan durumlardan biriydi. Durum böyle olunca ben kahramanın şeklinde havaya girmesi de normal tabi ki. Monty üzme Jasper, bozuşuruz canım!

Monty Green karakterini Güney Kore asıllı Christopher Larkin canlandırıyor. Aarkta ailesi nesiller boyu mühendis olarak çalışmıştır. Dizide samimi bulduğum ikinci karakter. Jasper ile olan arkadaşlıklarını sevmemek mümkün değil. İyi, kötü her olayda birbirlerini kollamaları güzel. Monty 1. sezonda pek fazla görünmedi. Buna rağmen sevdirdi kendi. Bozulmayan karakterlerden biri. Güney Kore oyuncu diye kayırıyor olabilirim ne de olsa kan çekiyor.
Güzel ona her olayın ardından Monty ve Jasper'ın yaptığı meşhur hareketi

John Murphy karakterini Richard Harmon canlandırıyor. Genç oyuncular olarak tanıdığım tek oyuncu. Daha önce :Kanada yapımı Continuum dizisinde izlemiştim. Murphy ilk bölümler herkese kök söktüren kötü çocuk. Hatta bir bölüm "Murphy Kanunları" temasında geçti. O bölümü izleyenler ne düşünür bilmiyorum fakat ne kadar kötü olursa olsun haksızlık yaptıklarını düşünüyorum.1. sezon içinde feleğin çemberinden geçen en zor şartlarda ayakta kalan tek karakter diye düşünüyorum.


Raven Reyes karakterini Lindsey Morgan canlandırıyor. Bu kız tam bir mühendislik dehası olarak yer alıyor dizide. Ark'tan ayrılmasının tek sebebi sevgilisi Finn. Ailesinden kimse hayatta olmadığı için ailesi olarak bildiği sevgisili Finn için yapamayacağı hiç bir şey yok. Bu dizinin kızları cesaretleri konusunda erkeklerden bi tık önde desem kimse itiraz etmez diye düşünüyorum. Dizide ilk gördüğümde bu kız kesin sıkıntı çıkarır diye düşünmüştüm fakat yanıldım. 





Oyuncuların kısa tanıtımının ardından senaryoyu ele alalım. Senaryo bilim kurgu temalı olmasına rağmen bilime dair birinci sezonda pek bir şeye rast gelmedim. 1. sezonun büyük bir kısmı gençlik dizisi havasında geçtiği için Kurgu ilk bölümler fazla parçalanmış diye düşünüyorum. Fakat senarist birinci sezonun sonlarına doğru ve ikinci sezonun şu aralar yayınlanan bölümlerine kadar kendini toparladı. Yine kurgusal bakımda eksikler olsa da kendini izlettirmeyi başardığını düşünüyorum. Bir tek ben bu şekilde düşünmemiş olacağım ki dizi 3.sezon onayı bile aldı. 
1.sezonun ilk bölümleri durağan geçiyor gibi görünse de sakın bırakmayın ortalarından sonra kendini toparlayıp sürükleyici bir hal alıyor. 2011 yılında Terra Nova dizi vardı. 1 sezon yayınlanmış 2.sezon onayı alamamıştı. Bu insanlar diziden anlamıyor der konuya devam ederim. The 100 dizisinde yer yer Terra Nova havası sezmedim değil. 
Genel olarak dizi kendini izlettiriyor hatta sevdiriyor bile. Ben 2. sezonu 1. sezona göre daha çok sevdim. Diziyi izlerken senaristin olaylar karşısında ters köşe yapmasından dolayı ikinci sezon daha akıcı geldi. Uzun soluklu dizileri izlediğim vakit ilk sezonu genelde diziyi anlama amaçlı düşünüyorum. Sonrası zaten The 100 dizisinde konular peşi sıra  işlenmiş oluyor.
Dizinin müzikleri harika. Ben aşırı sevdim. 2.bölümde yayınlanan "Can't Preted by Tom Odell" şarkı listemde yeri almış bulunmakta. Diziyi takip etmeye devam edeceğim. 

24 Şub 2015

Healer / Kore Dizisi

2014 yılının sonlarına doğru senaristler aldı başını gidiyor. Kendi adıma Misaeng, Pride and Prejudice, Healer, Kill Me Heal Me dizileriyle gözümde çıtayı yükseltiler. Bu diziler her bölüm  hayretler içerisinde bırakarak bitirdi. Healer'da bunlardan bitanesi. Gerek oyuncularıyla gerek kurgusuyla kendini ispatladı. 

Healer nam-ı değer ""şifacı".. Ne yapar bu şifacı? Ana karakterimiz Jung Hoo "gece kuryesi" olarak çalışmaktadır. Gece kuryesi olabilmek için özel olarak eğitilmiş iş dövüşmeye gelince üstün yetenekleriyle çatıdan çatıya atlama gibi potansiyelleri olarak yetiştirilirler. Jung Hoo ise şifacı olarak bu işte en iyisidir. Kimse onun kim olduğu bilmez. Çünkü gece kuryesinin ilk şartı; kimliğini gizlemektir. Bir diğer şartı; kim için çalıştığını bilmeden işlerini halletmektir.
Ji Chang Wook; Seo Jung Hoo karakterini canlandırıyor. Bizim meşhur şifacımız. itiraf ediyorum Ji Chang Wook'un izlediğim ilk yapımı. Running Man programına konuk olduğu programı izlemiş, oradan tanıyordum. Jung Hoo karakterinin babası küçük yaşta vefat etmiş annesi ise terk etmiştir. Kısaca feleğin çemberinden ağır şartlarla geçmiştir. Bir gün bi adam çıkar (eski şifacılardan kim kaldı) karşısına "babasını tanıdığını" söyler. Şifacı olarak bildiği her şeyi ona hocası öğretmiştir. Jung Hoo'nun tek hayali bir ıssız bir ada satın alıp orada yalnız yaşamak. Hayatında olan iki insan vardır. Bunlardan biri "ajumma" diye seslendiği hacker patronu bir diğeri patrona çalışan getir götür işlerini Dae Young'tur. Bir gün şifacıya patronu tarafında bir iş verilir. Chae Young Shin adında ki kızın DNA örneğini almasıdır. Jung Hoo için işler bundan sonra değişecektir.
Park Min Young; Dizide Chae Young Shin karakterini canlandırıyor. Park Min Young daha önce Lee Min Ho'nun dizisi City Hunter ve Sungkyunkwan Scandal dizisinde izlemiştim. Chae Young Shin internette yayınlanan bir haber ajansının magazin muhabiridir. Avukatlık yapan hobi olarak kafe işleten bir babanın evlat edindiği biricik kızı. Tek hayali hayranı olduğu  Kim Moon Hoo gibi başarılı bir muhabir olmaktır. Chae Young Shin'in bir gün yoluna bir ada çıkar. Onu köşeye sıkıştırır, tırnağı keser. İlk başta anlam veremezse de onun meşhur şifacı olduğunu anlar. Uzaktan uzağa görmediği, bilmediği, tanımadığı bir adama hayranlık duymaya başlar.. Chae Young Shin gerçek ailesi hakkında hiçbir şey bilmez. Küçük yaşta yaşadığı tramva sonucu geçmişine dair anılarını hatırlamaz.
Yoo Ji Tae; dizide başarılı muhabir Kim Moon Hoo karakterine hayat veriyor. Dizileri çok fazla tercih etmiyor daha çok film sektöründe yer alıyor. Çocukluğu abisi ve arkadaşlarıyla birlikte geçti. Dizinin ilk bölümleri ve sonrasında ara ara geçmişte ki o arkadaşlığın nereye vardığı güzel bir kurguyla karşımıza çıkıyor. Kim Moon Hoo yıllarca sessiz kalarak kendini daha fazla suçlu hisseder. Dizi hakkında görüşlerimde detaylı olarak dile getireceğim. Şifacımıza Chae Young Shin'in DNA örneğini talep eden kişidir. Oyunculuğuyla, karakteriyle, duruşuyla mükemmel bir oyunculuk çıkaran Yoo Ji Tae insanı izlerken kendine hayran bırakıyor. Gülüşü ve ciddi tavırlarına büründüğünde birbirinden bağımsız iki insan haline dönüşüyor.
Kim Mi Kyung; Şifacımızın patronu hacker şifacımız ajummayı canlandırıyor. Bu yaş grubunun oyunculuğunu en çok beğendiğim aktirist Sungkwankyung Scandal, Faith, I miss You, 7st,Grade Civil Servant, Master's Sun, The Heirs, It's Ok, That's Love, Age Ending Nine Boy dizilerinde izledim. Birbirinden bağımsız roller olmasına rağmen Heirs dizisinde ki dilsiz rolüyle kalbimde yerini edindi. Fakat bu yapımda ki ajumma rolüyle taht kurmayı bırak kalbimi en derin yerlerinin sahibi oldu. Böyle bir karakter insanın hacker yapar. Elinde örgü ülkede hacklemediği yer kalmadı, tren bile durdu hey yavrum hey..(gerçi hackleme olayında saçma bulduğum tek olaydı fakat pek fazla umursamadım zaten) Ajumma eski bir polis. Jung Hoo bile ismini, evini, nasıl biri olduğunu bilmez.. Herkesin kulağında böyle bir ses olsun insan daha ne ister..

Dizinin konusu bir çok kişiye City :Hunter dizisini hatırlattı. Hatta onun gelişmiş hali diye laf bile dolandı etrafta.kurgusal bakımdan benzerlikleri mevcut. Ben biraz da çatıdan çatıya atlaması gibi kurgusal yapıları  Mirors Edge oyununa benzettim. Umarım benim gibi düşünen birileri vardır. Gerçi düşünmeleri için oyunu oynamış olmaları gerekli. 
Dizinin temasını oluşturan efsane ekip. İlk bölümler bu fotoğrafta ki gençlerin ara ara hikayesini işleyerek  başlıyor. 
 Chae Yong Shin'in DNA testinden sonra Kim Moon Hoo 'dan kızı izlemesi işini alırlar. Jung Ho'nun anlayamadığı tek şey neden Chae Yong Shin? diye düşünür. Kılık değiştirerek onun yanında yer alamaya karar verir. Böylece kafasında ki soru işaretlerinin birbir cevabını alacağını düşünür. Fakat işler pek istediği gibi gitmez Jung Hoo'nun bu fotoğrafı Kim Moon Hoo'nun evinde görmesiyle kıza olan soldaki öz babası sağda ki annesinin şimdi ki eşidir. Kim Moon Hoo'nun öz abisidir. En sağda ki sürpriz olsun.. 
Yalnız yaşamaya alışkın bir adam kılık değiştirerek Chae Young Shin'in çalıştığı internet gazetesinde pısırık bir muhabir olarak işe başlar. Kafasında ki soruların cevabını ararken kendini aşkın ortasında bulur şifacımız.
Chae Young Shin; Hiç görmediği, bilmediği, yanı başında olmasına rağmen, sesini bile duymadığı  bir çok kez hayatını kurtaran şifacıya aşık olur..
Ji Chang Wook oyunculuğunu konuşturuyor. Hatta konuşturmakla kalmıyor insanın içini ısıtan bakışlarıyla izleyenleri kendine hayran bırakıyor. İnsanların gözünde öyle bir çıta yükseltti ki bir insan nasıl böyle bakar diye düşünür olduğunuz kendinizi. Emperes Ki dizisinde aslında kendini ispatlamış. Onu da izlemeye başlayınca fark ettim. 2014 hiç kuşkusuz kariyerinin en iyi dönemini geçirdi. Her bölüm öyle mimikler öyle sahneler gördük ki "böyle de bir tek dizilerde olur" diyerek avuttuk kendimizi. 
Örneklendirelim :(

Park Min Young oyunculuğu üst düzey olmamasına rağmen oynadığı her dizi geneli ortalamanın üstünde oluyor. En büyük sebep ise partnerleriyle uyumu diyebiliriz. Ji Chang Wook ile olan uyumu ise gözle görülür şekilde belliydi. Hatta izlediklerim arasında en iyisiydi. Özellikle ikisinin çatıda olan sahnesi zirveyi zorlar. 
Bir yerde okumuştum "Eğer kaderlerinde varsa birliktelik elbet bir gün tekrar kavuşacaklardır.." şeklinde. Sadece şu iki sahne için bile yeterli şu cümleyi anlatmaya..
 Dizimizin gülerken bile kötü olabilen adamı Kim Moon Sik karakteriyle Park Sang Won. Kim Moon Ho'nun öz abisi. Gençlik yıllarında arkadaşının aşkı Choi Myung Hee içten içe aşıktır. Gözü öyle kör olmuş ki kendine bile inanamadığı kötülüklere sebep olmuş. Bunlardan biri Chae Young Shin'i kaybolması gibi. İşin özünde kaybolmasına sebep olmamış sadece kaybolduktan sonra aramamıştır. Bir insan kötülük yaptıkça heralde duyguları da köreliyor. Kim Moon Sik ile kardeşinin ters düşmesi Chae Young Shin'in izini bulmasıyla başlar.. Tek zayıf noktası eşidir.
Do Ji Won; Kim Moon Sik'in eşi Choi Myung He olarak karşımıza çıkıyor. Yıllarca öz kızını öldü bilen Myung  Hee kızıyla alakalı bile her konuda kriz geçiren bir kadın. Kriz anında ki ifadeleri canlandırması harikaydı..
Park Sang Myeon; dizide Chae Young Shin'i evlatlık alan babası Chae Chi Soo karakterine hayat verdi. Avukat olarak geçimini sağlayan babası hobi olarak kahve dükkanı işletiyor. Dizide merak ettiğim olaylardan biri Young Shin'i nasıl evlatlık aldığıydı. En çok onun cevabını aldığım için mutluyum.

Dizinin ana karakterin tek bir cümleyle anlatın deseler; Tam da böyle olur.
Dizide en çok korktuğum şey senaristlerin Kim Moon Ho'yu bir anda kötü karakter yapacak olmalarıydı. Eğer öyle bir saçmalık olsa bütün düşüncelerim yerle bir olurdu. Neyse ki böyle bir durum yaşanmadı. Aksine bölümler ilerledikçe onun çocuklara sahip çıkması geçmişten bu zamana kadar sessiz kalmasının bile üstünü örttü. Jung Ho ve Young Shin'e çocukluklarında ki gibi gerçek bir amca oldu. Harika bir oyuncu izledik.. 
Senaristlerin hakkını yememek lazım. Kurgu o kadar iyiydi ki finale doğru karşılıklı ataklarla geçen olaylar silsilesi izledik. Başka bir deyişle "karşılıklı gollerle beraberlik sağlandı." finalde öldürücü şutlarıyla bir taraf galip geldi.. Finalinin heyecanı güzeldi. Fakat eksikler vardı. Fakat finale gölge düştü mü ? Tabi ki hayır! aksine sadece küçük bir ayrıntı benim için. 20 bölüm boyunca izleyenleri her bölüm için tatmin etmeyi bırakın özendirdiler.. 
Dizinin oyuncuları, senaritleri, aşk sahneleri kadar müzikler de harikaydı. Daha önce hiç Michael Learn To Rock dinlediniz mi bilmiyorum. Dizide "Eternal Love" şarkısını kullandılar. Harika bir seçim. Bebe Mignon "You" Yeal Mayer "When You Hold Me Tight", Just "Because Of You" dizinin başrolü Ji Chang Wook güzel sesiyle "I'll Protect You" Tei "What My Eyes Say" şarkılarını çok sevdim. 
Albüm için TIKLA!  
Ji Chang Wook ve Park Min Young'un aşk sahnelerinde dinledikçe içimize içimize işledi. Bu diziyi izlemek için beklemeyin. Pişman olmayacaksınız.
Esas oğlana sorarlar "Ne istiyorsun?"
-Yüksekçe bir yer, yılın ilk karı ve sevdiğimin elleri..
Esas kıza sorarlar "En sevdiğiiz şeyler nelerdir?
-Fotoğraf makinasının, çıkardığı deklaşör sesi, kocaman elleri ve gülümseye gözleri"

8 Şub 2015

Whiplash

Küçük yaşlardan itibaren bateri çalmaya başlayan Andrew, işinde tam anlamıyla br usta olmak ister.Üniversite tercihinde de ülkenin en iyi müzik okulu olarak gördüğü Shcarffer Konservatuarına girer. Henüz 19 yaşındadır ama dersler harici var gücüyle çalışır. Bür gün okulun en sert hocalareından biri olan caz duayeni Tere'nce Fletcher'in dikkatini çekeri. Fletcher, Andrew'ü okulun en parlak öğrencilerinin seçildiği ve sürekli yeni yarışmalara hazırlanan orkestraya seçer. Başarısı kadar acımasızlığıyla da ün yapmış olan Fletcher, Andrewun kapasitesin sonuna kadar kullanmadan asla başarmış sayılmayacaktır. Genç bateristin önünde sadece mesleki bir test değil, psikolokik bir sınavdır...

2014 yılının filmlerinden olmasına rağmen tam da 5 dalda Oscara aday gösterildikten sonra oscara aday gösterildikten sonra ülkemizde vizyona giren Whiplash bir konservatuar öğrencisi ile aşırı sert öğretmeninin müzik, güç, disiplin üzerinden işleyen ilişkisini anlatıyor. Caz ve bateri burada bir araç ama gilme ritmini, inanılmaz enerjisini veren de onlar. Öyle güzel bir kurgu var ki Whiplash'in müthiş bir zamanlama duygusuyla filme acayip bir  dinamizm katıyor. Doğaçlama bir caz performansına tanık oluyorsunuz. Bu sadece bir tek senaristin değil yönetmeninde başarısı diye düşünüyorum. Fİlmin yönetmeni 1985'li Damien Chazelle. Hikayede yarattı beklenmedik olayları seyirciye aktarma şekli muazzam.
Senaryonun yanı sıra müthiş iki oyunculuk izliyorsunuz. Fleche (J.K Simmons); sert davranışlarının ona kattığı karimzası, psikopatlığıyla, gösterişli yazılmış sahneleriyle seyirciyi etkisi altına alan bir karakter. Oscar'a yardımcı erkek oyuncu kategorisini şimdiden garantilemiş gibi.Genç oyuncu Miles Teller'ında fiziksel zorlayınıcı Andrew rolüyle son derece başarılı olduğunu söylemek mümkün.
Bir çok aksiyon sahnelerinden alamadığımız zevki sert ve dinamik sahneleriyle filmden çok bir enerji bombasıyla karşı karşıya kalabiliyorsunuz. Özellikle final sahnesiyle hafızalarımıza derin mesajlar vermesine sebep oluyor.. En kısa zamanda izlemenizi tavsiye ediyorum.

2 Şub 2015

Mr. Beak / Kore Dizisi


2014 yılında bir çok güzel yapım geldi geçti. Mr. Baek onlardan biri miydi? Benim için değildi. Dizi biraz fantastik biraz romantik biraz da komedi türündeydi. İyi oyuncuların bir araya geldiği bir yapım olmasına karşın senaryoda bir çok mantık hatası söz konusuydu fakat çok fazla sorun teşkil etmiyor bu durum. Kdramalarda genç çocukların olgun erkek olarak karşımıza alışkındık fakat 70 yaşında ki adamların genç birine dönüşmesine alışkın değildik..Konusu; Dizi ikinci bir şans verilen 70 yaşındaki Go Bong karakterini konu alıyor. 70 yaşında bir otelin CEO'su bir kaza sonucu mucizevi şekilde 30 yaşlarına geri dönüyor. Haytatı boyunca sadece para kazanmayta odaklanmış cimri bir karakterdir. Hiç aşık olmamasına rağmen kendine fazlasıyla aşık bir karakterdir. Genç bedene sahip olduktan sonra sahibi olduğu otelin alt kadrosunda işe başlayacaktır.
Dizinin ana karakteri; Shin Ha Kyung; dizide iki karakteri canlandırıyor. 70 yaşında ki zengin iş adamı Choi Go Bong karakteri.. Bildiğiniz huysuz, paradan başka hiç bir şeyi önemsemeyen çevresinde dost olarak gördüğü herkesin onun parası için yanında olduğu zanneden bir adam.. Go Bong; 70 yaşında bir adam olarak genç bir kadından etkilenmiştir. 
35 yaşında ki Choi Shin Hyeong karakterlerine hayat verdi. Shin Hyeong; Go Bong'un oğlu olarak devam etti. Aslında biraz mecbur kaldı. Yaşlı bir adamın bir anda gençleşmesini hiç bir açıklaması olamaz tabi ki de.. Shin Ha Kyun daha önce izlediğim Running Man filminde ki gibi deli dolu bir rol olmuş. 
Jang Na Ra; Dizinin başrol oyuncusu Eun Haa So karakterini canlandırıyor. Daha önce School 2013 ve Fated To Love You dizisinde izledim. Fated To Love You dizisinde ki rolünün aksine açık sözlü bir karakteri canlandırıyor. İki dizide canlandırdığı rolleriyle ödülerin sahibi oldu. Güney Kore aktirstleri arasında en iyi ağlayan oyunculardan. Ağladığı zaman boncuk boncuk dökülüyor göz yaşları. Bu yüzden her hangi bir dramda rol almasını istiyorum..
Lee Joon; Mblaq grubunun eski üyesi.. Tam da bu dizi çekilirken ayrılma kararı aldı. Her ne olursa olsun aldığı karar konusunda onu destekliyorum. Kendi adına aldığı en iyi kararlardan biri. Lee Joon'un oyunculuğunu seviyorum. Oyunculuk sergileyen idoller arasında benim gözümde bir numara.Özellikle IRIS 2 ve Gap Dong dizisiyle sergilediği o müthiş oyunculuk günlerce konuşuldu. Mr. Baek dizisinde Choi Tae Han karakterini canlandırdı. Choi Go Bong'un biricik ve asi oğlu. Babasını içten içe çok seven, hayatı boyunca ondan sevgi görmediği için asi davranan bir yapıya sahip. Babasının sözde ölümünün ardından onun için döktüğü gözyaşlarıyla bunu anlayabiliyoruz.. Babasının ölümünün ardından bir anda Choi Shin Hyeon adından bir abi çıkması onun için işleri ne kadar iyi hale getirecek? Bir de buna hoşlandığı kadından dolayı sözde abisiyle arasında savaş olursa neler olur kimbilir?
Dans en çok ona yakışıyor. Diziler dışında artık bunu göremeyecek olmak çok üzücü.. . 

Dizinin vermek istediği mesaj çok açıktı. Hayatımızın kıymetini bilmediğimiz, geçmişimizin hayal kırıklıkları ile dolu dolduğu, maneviyattan ziyade maddiyata veriğimiz değeri, dün mü mutluyduk, bugün mü, yarın mı mutlu olacağız,sevdiklerimize  "seni seviyorum" diyemediğimiz bir dünya.. Sevdiklerimizin kıymetini kaybedince veya kaybetmeye yakın zaman anlamayalım. Dizinin verdiği mesaj herkesin dünyasında olan sorunlar değil mi?.Dizide oluşan mantık hatalarını bile geride bırakmasına sebep olan bir konu olduğu için pek de sorun yaratmadı benim için. Bu sebeple izlerken keyif aldım. Özellikle Choi Go Bong ve oğlu Choi Tae Han arasında ki çekişmeler eğlenceliydi. İkisininde sevimli hallerini düşünecek olursak izlerken ister istemez keyif alıyorsunuz. 
Dizinin ostları da kaliteliydi. JYJ'nin güzel sesi Jansu'dan "That Time When I Loved You" Moon Myung Jin "Mr Baek" Na Yoon Kwon&Sunny Hill'den Jubi "Love On" şarkılarını sevdim. Hem dinlemesi hem söylemesi güzel şarkılar..
"Sevdiklerinizin kıymetini bilin"

29 Oca 2015

Pinocchio / Kore Dizisi

Bir kaç ay önce "Benim çiftlerim" adlı konuda mimlenmiştim. Birlikte görmek istediğim çiftleri değerlendirmiş en çok izlemek istediğim çiftlerden biri Park Shin Hye ve Lee Jong Suk olduğu o yazımda paylaşmıştım. Üzerinden çok zaman geçmeden "Pinocchio" dizisi için ikisine teklif gittiğini öğrendiğimden çok sevinmiştim. Dizide birbirleriyle olan uyumlarını göz önünde bulundurursak doğru bir seçim yaptığımın farkına varmam uzun sürmedi.. Pinocchio dizisinin konusunda bir göz atalım.. Eeee hadi o zaman..




Dizinin ilk bölümleri senaryonun temelini oluşturan hikayeyle başlıyor. Günümüzde ise; iki yayın şirketi arasında ki rekabetin dışında doğru ya da yalan haber yapan kanalların yaşadığı iyi ya da kötü sorunlar üzerine geçiyor. Dizi iki dönem olarak geçiyor. İlk bölümler Ki Ha Myung ve ailesinin trajik şekilde yok oluşuna tanık olurken gelişme ve sonuç bölümlerinde ise bu olaylar üzerine harika bir kurguyla karşı karşıya kalıyoruz.

Ki Ha Myung ve Ki Jae Myung kardeşlerin babalarıyla çekildikleri son fotoğraf.. Durumu şu şekilde özetlemek gerekirse; Ki Ha Myung ve Ki Jae Myung mutlu bir ailenin zeki çocuklarıdır. Babaları Ki Ho Sang çocuklarıyla her fırsatta övünen başarılı itfaiye şefi olan bir babadır. Yanan bir fabrikaya ekibiyle müdahale ederken fabrikanın sahibi içeride iki kişi olduğunu ve kurtarılmayı beklediklerini söyler. Bütün ekip yanan fabrikaya girdiler. Fakat bu onların son olayıydı bir daha hiç biri dışarı çıkamadı.
Ki Ho Sang karakterini; Jung In Gın canlandırıyor. Bir çok dizide yan karakter olarak tanıyoruz kendisini..
Pinokyo sendromu olan bir adam Ki Ho Sang'ın canlı olarak gördüğünü ifade vermesiyle yayın istasyonlarına gün doğuyor, ailenin evinin önünü muhabirlerden geçilmez oluyor. Ki Ho Sang için asılsız iddialar ortaya atılıyor. Ailenin trajik hikayesi işte o zaman başlıyor.. 
Jin Kyung; Song Cha Ok karakterini canlandırıyor. Nice Guy, Gu Family Book, Its Ok, That's love gibi popüler dizilerde rol aldı. Song Cha Ok; O yılların başarılı muhabiridir. Ki Ha Myung ve ailesinin üzerine yapmış olduğu haberden dolayı fabrika yangınında ölen itfaiyicilerin şefleri Ki Ho Sang sorumlu tutulur, ailesini toplumdan dışlanır. Bu duruma dayanamayan  anneleri Ki Ha Myung'un yanına alarak intihar eder. Fakat Ki Ha Myung'u onu evlatlık alacak Choi  Gong Pil bulur. 


Lee Jong Suk; Ki Ha Myung ve Choi Dal Po karakterine hayat veriyor. Jong Suk daha önce Secret Garden, School 2013, I Can Hear Voice, Doctor Stranger dizilerinde, As One, No Breathing, Hot Young Bloods filmlerinden hatırlıyoruz. Oynadığı her rolün üzerine katarak emin adımlarla ilerliyor. Ki Ha Myung babasının ortadan kaybolduğunu, annesinin öldüğünü ve abisinin onu terk ettiğini düşünerek  o hayatına dair her şeyi annesiyle intihar ettiği gün geride bıraktı. Onu denizden bulan Choi Gong Pil, zamanında denizde boğulan oğlu Choi Dal Po'nun yerine koydu ve evlatlık aldı.. Gördüğü hiç bir şeyi unutmayan bir hafızaya sahip. Çok zeki olmasına rağmen çocukluk ve gençlik dönemlerinde kimseye belli etmeden yaşamıştır. Choi Dal Po'nun bir de abisi görünümlü kardeşi ve yeğeni vardır. Yeğeni Cho In Na'ya çocukluğundan veri aşıktır. Fakat bunu kendine dahi itiraf edemez. Onun için en büyük sorun ise; Ki Ha Myung iken yaptığı haberler üzerine ailesinin dağılmasına sebep olan "Song Cha Ok" In Na'nın öz annesidir.. Dal Po'nun sakladığı sırrın ağırlığı bu aile için nelere mal olacaktır kim bilir...
Park Shin Hye; Choi In Ha karakterini canlandırıyor. Goong S, You're Beautiful, Heartstrings, Flower Boys Next Door, The Heirs dizilerinde, Miracle In Cell No:7 filminde izledim. Park Shin Hye'nin oyunculuğu bir çok kişinin aksine beğeniyorum. Sebebi; oynadığı rollerin bir çoğu donuk karakterler olduğu için. Choi In Ha karakteriyle oyunculuğu konusunda bir çok engeli aştığını düşünüyorum. Üniversite mezunu olmasına rağmen bir türlü düzenli işle giremeyen bir karakterdir. Onun tek hayali annesi gibi başarılı "muhabir" olmaktır. In Ha için bunun olması zahmetlidir. Kendisi pinokyo sendromuna sahiptir. Pinokyo sendromu senaristin uydurduğu bir hastalıktır, gerçek değildir öncelikle bunu bilmenizde yarar var. Pinokyo sendromuna sahip kişiler "yalan" söyleyemez. Söylediği an hıçkırık tutar. Bu durum ise; In Ha'nın muhabir olmasında büyük sorun teşkil etmektedir. Park Shin Hye'nin oyunculuk konusunda kendini bulduğunu düşündüğüm bir karakteri canlandırdı.
Dizi de bir çok romantik sahne mevcut. Bana en ilginç gelen bu sahne oldu.

Bir çok duyguyu içinde barındıran dizinin sevilmesinde etkenlerden biri kesinliklle aralarında ki çekim gücü. In Ha bir pinokyo sendromuna sahip birinin nasıl muhabir olacağını, Dal Po gerçek ailesinin hikayesinde ki yalanları ortaya çıkararak nasıl dürüst muhabir olacağını konu alıyor

Kim Young Kwang; Seo Bum Jo karakterini canlandırıyor. Love Rain, Can We Get Married, Secret Love, Age Ending In Nine Boy dizilerinde Runway Cup ve Hot Young Bloods filmlerinde izledim. Mimiklerini son derece iyi kullanabilen aktörlerden biri.  In Ha bilmese de 14 yıl boyunca onun yanında olmuştur. Song Cha Ok'un telefonu bir şekilde Bum Jo'nun eline geçmiştir. In Ha'nın 14 yıl boyunca annesine attığı mesajların karşılığını kendi vermiştir. Bu süre boyunca In Ha'ya karşı duyguları oluşmuştur. Zengin bir ailenin tek varisi olmasına rağmen onun için muhabir olmaya karar vermiştir. Seo Bum Jo karakterinin kibarlığı, aşkı, annesine olan düşkünlüğü, hayranlık derecesinde iyiydi.

Lee Yoo Bi; dizide Yoon Yoo Rae canlandırıyor. Nice Guy diziyle bağrıma bastığım Gu Family Book'ta ki rolüyle sevdiğim Pinocchio Yoo Rae karkteriyle özdeşleştirdiğim oyunculardan. Geleceği parlak oyuncuları arasında olacağını belli ediyor. Yoo Rae; meraklı, her yerde kulağı olan muhabirlerden. Özel bir toplantı varsa bilin ki Yoo Rae kulağını dayamış dinliyordur. Onda ki güldüğüm özelliklerinden biri "herkesin ona aşık" tavrı. Yoo Bi'nin kısacık saçlarıyla ona en çok yakıştırdığım rol bu oldu. Bir de BEAST'in "No More" şarkısının klibinde ki sevimliliğini unutmamak gerek. 
Byung He Bong; Dizide Ki Myung'u evlatlık alan yıllarca ona gözü gibi bakan babası; Choi Gong Pil karakterine hayat veriyor. Dal Po olarak 14 yıl onun yanında yaşadı. Gerçekler gün yüzüne çıktığında en çok o sarsılsa da gözü gibi  büyüttüğü oğlundan asla vazgeçmedi. Büyük usta Byung Hee Bong daha önce My Grilfriend is Gumiho'da ki dede rolünden hatırlarsınız.. 
Choi Dal Pong karakterini Shin Jung Geun canlandırıyor.Dizi de en çok güldüğüm oyuncu oldu. Dal Po'nun In Ha'ya olan hislerini anladığı ve bunlar üzerine kurduğu hayaller harika ötesiydi. İlk başta kabullenmese de kızına ondan başkasını mutlu edemeyeceğini de iyi bilen bir baba. Ailenin hem annesi hem babası hem abisi hem çocuğu oldu.. 
Dizi her ne kadar iki yayın şirketi arasında ki rekabeti anlatıyor olsa bile; içinde barındırdığı Ki Ha Myung hikayesi yaşanabilecek en kötü trajedilerden biriydi. İki kardeş birbirinden habersiz 14 yıl yaşadılar. Ki Jae Myung küçük kardeşini öldü, Ki Ha Myung abisinin onları terk ettiğini bildi. İki kardeş bu acımasız hayatta kendi kimliğinden vazgeçerek yaşadı. Biri güzel bir ailenin yanında bi tarafı buruk diğeri ise tek başına hayatta kalarak intikam duygusuyla sürdürdü hayatını.. 

Yoon Gun Sang; Ki Jae Myung karakterrini canlandırdı. Faith dizinde ki askerlerden birinde rol aldı. Dizi de üzüldüğüm tek karakter. Senaryo bu konuda daha farklı olsa güzel olurdu diye düşünüyorum. Sebebi; İki kardeşten biri güzel şekilde hayatını sürdürürken diğeri için işlerin öyle olmaması kötüydü. Zaten yıllarca intikam duygusunun verdiği hissiyatla yaşamış bir çocuğu keşke kardeşini bulduktan sonra daha farklı şekilde yansıtılması düşüncesindeyim.
Lee Pil Mo; Hwang Gyo Dong karakterine hayat verdi. Emergency Couple dizisinde doktor Gook karakteriyle bir çok kişinin hayranı olmasına sebep oldu. Dizide YGN yayın şirketinin yöneticilerinden. Takımında Ki Ha Myung ve Yoo Rae yer alıyor. Kendine has rahatlığıyla haberleri yansıtma şekline bayıldım. 14 yıl önce yaşanan fabrika yangını olayında muhabir olarak görev yapmıştır. O olayın mağduru stajtyeri Ki Ha Myung olması onun yapacağı her olayda yanında olması güzsel davranıştı.
Kaptan Hwang karkaterinin biraz geri planda yer aldığını düşünüyorum. Bir çok olayın sonuca bağlanıyor olması finale doğru yaşadığı duygu yoğunluğunun sonuca varılamamış olması kötüydü.
Dizinin ilk bölümleri In Ha ve Dal Po'nun sınıfa arkadaşı olarak karşımıza çıkan Lee Joo Seung dizinin ilerleyen bölümlerinde 4 çocuk babası bir polis An Chan Soo olarak karşımıza çıkıyor. In Ha ve Dal Po muhabir olarak atandığı karakolda tekrardan bir araya geliyorlar. 
Kim Hae Sook; dizide Seo Bum Jo'nun annesi olarak karşımıza çıkıyor. Oğluna hasta derecesine düşkün bir anne. Aynı zamanda yayın şirketlerinden birinin büyük ortaklarından biridir. Oğlu ne isterse onu yapabilecek kapasitede bir kadın. Kim Hae Sook; I Can Hear Voice'de ki karakteriyle kendine hayran bırakan usta oyunculardan daha sonra Hotel King ve Marriage Not Daiting dizilerinde takibimde oldu.
Senaryonun en güzel tarafı dramın yanında komediyi uzak tutmamış olmaları. Beni en çok güldüren Rakip yayın şirketinin seminerine birbirinden habersiz izlemeye gidip karşılaşmaları oldu. Kendilerini kamufle etme çabaları takdire şayan..
En çok dikkatimi çeken iki yayın şirketinin doğru haber ve yalan haber arasında ki farklar oldu  Bi taraf doğruluktan vazgeçip "izleyici mutlu haber" görmek ister saçmalığıyla yoluna devam ederse ne olur. Diğer taraf ise insanlar mutlu olacak diye doğru haber yapmaktan kaçınan haberciler olmak yerine "haberin doğruluğu" üzerine yayına yapmaktan kaçınmadı. Bu konuda verilebilecek en güzel cevap ise; izleyenler bilir Ki Ha Myung'un örneklemesi oldu. Senaristlerin;  yayın şirketlerinin nasıl gündem değiştirmek için başka haberler öne sürdüğü konusunda ki ısrarları güzeldi. Bir tek bizim ülkemizde yaşanmıyormuş demek ki.
Park Shin Hye'nin rol aldığı karakterleri düşünecek olursak her hangi bir yerde uyuma alışkanlığından vazgeçmemiş anlaşılan
Pinocchio :)
Dizinin finali güzel miydi? Güzeldi! Yeterli miydi? Değildi! Gelişen olaylar bütün olayların çözüme ulaşmış olması, ana karakterlerin bir sene sonra nerelerde olduğunu görmemize rağmen  Yoo Rae, Kaptan Hwang, Ki Jae Myung gibi önemli karakterleri konusunda çözüm yayınlanmamış olması kendime adıma hayal kırıklığı oldu. Bu demek olmuyor ki final kötüydü. Hayır, değildi. Sadece bu konularla ilişkili eksikler olduğunu düşünüyorum.
Her dizide olduğu gibi Park Hye Shin'in sesinden " Love Is Like A Snow" Roy Kim "Pinocchio", Younha "Passionate to me" ballad şarkılarının kralı K.Will "Only Person" Tiger J.K feat Punch "First Love" Zion T "Kiss Me" gibi şarkılar ağıma katılan şarkılar oldu. 

22 Oca 2015

Davichi "Davichi HUG"


Davichi en sevdiğim kız gruplarından. Bir çok sevdiğim şarkı, düet ve dizi müziklerine imzalarını attılar. Yakın zamanda şirket değişikliği yaptılar. Yeni şirketleri ise CJ E&M. Kpop sektöründe bir çok kız grubu yer almakta. Davich, bu sektörde yer alana en yetenekli kız gruplarından biri. 

"Davichi HUG" ikilinin CJ E&M altında yayınlandıkları ilk albüm. İki başlık şarkısının dışında yetenekli üyeler Lee Hae Ri ve Kang Min Kyung'un kendilerinin yazıp bestelediği üç şarkı daha yter almakta. Bu sebeple bu mini albüm hem üyeler hem de hayranlar için anlamlı bir albüm.

Davichi Hug isimli albümlerinin çıkış şarkısı "Cry Again" ile ilk kliblerini yayınladılar. Güçlü vokalleriyle harika bir şarkı ortaya çıkmışlar.

Albümü dinlemek için; TIKLA!