"Love Rain" bu dizi bir tek beni mi böyle etkiledi bilinmez ama bazı bölümlerde gözyaşı bile döktüm. İki farklı aşkı anlatan güzel bir Kdrama olmuş. 1970'ler de yağmurlu bir günde birbirine aşık olan fakat araya giren etkenler yüzünden kavuşamayan bir çift 2012 yılında ekrar yağmurlu bir günde karşılaşır. Onların birbirlerine aşk dolu bakışlarını izlerken böyle de aşklar var mı dedirtirtti..
Bir de başka bir çiftimiz var ki; onların geçtikleri imtihan bile beni benden aldı. Aşka inanmayan bir erkek düşünün 3 saniye içinde her kızı tavlayabilecek güvene sahip.. Bir kız çıkar karşısına bir bakmıştır ki ona aşık olmuş: Bu çiftimizin birbirine kavuşabilmesi için arada ki tek engel anne ve babalarının birbirlerine aşık olması...İşte ben hangileri birbirine kavuşacak derken bazen kendimi ağlarken bile buldum..
Dizi ilk başta 1970'ler de geçen aşkı anlatıyor. Üniversitede resim bölümde okuyan In Ha'nın aile sağlığında okuyan Yoon Hee'ye 3 saniye içinde aşık olmasıyla başlıyor hikaye. İlk beş bölüm sadece bu aşkı anlatıyor durağan geçmiş olsa da sağlam bir temel oluşturdular. 3 yakın arkadaş, karizmatik, çapkın dj her kızı tavlayabileceğini düşünen karizmatik genç Lee Dong Wook, Sevdiği kızdan başkasının portresini çizmem diyen In Ha ve onların asla doymak nedir bilmeyen dostları Kim Chang Mo.. Yoon Hee saf, temiz oluşundan mıdır bilinmez Dong Wook ona karşı olan sevgisini bile geri çeviremiyor. In Ha'dan hoşlanmasına rağmen.. Neyse ki In Ha ile bir araya geldiğini düşünürken bizim kızın hastalığı, Çocuğun askere gitmesi derken araya uzun yıllar giriyor, birbirlerinin izlerini kaybediyorlar.
Günümüzü yani 2012 yılına geldiğimizde ise; Ha Na adındaki kız bahçıvanlık eğitimi almış öğrenci değişimi ile Japonya'da okuyan burdaykende annesinin ilk aşkı olan IN HA'yı bulmak için uğraşırken bir gün trenden inerken Seo Joon (ın ha'nın oğlu olur kendisi ama kız bunu bilmez) çarpışır ve telefonları karışır. Kız telefonu geri almak için uğraşırken bu Seo Joon ise tam bir vurdum duymaz, kendini beğenmiş, her kızı 3 saniye içinde tavlayabilecek potansiyele sahip çok iyi bir fotoğrafçı olan biri. Hemen verir mi kıza telefonu ? Tabi ki de hayır.. Kız sonunda ona ulaşır ve telefonda gördüğü kar fotoğraflarını çektiği yere götürmesini ister. Ondan sonra telefonu ona verirceğini dile getirir. Diamond Snow (Elmas Kar) izlemeye getirir. Efsaneye kim bunu birlikte izlerse birbirlerine aşık olurmuş derken bu aşkın hikayeside burdan başlıyor. Buna inanmayan bir genç bir bakmışki günler geçtikçe Ha Na'ya aşık olur sürekli onu düşünür derken Kore'ye dönerler arada belli bir zaman geçer. Karşılaşırlar, birbirlerine aşık olurlar.. Bu süre zaafında dram ötesinde şeyler yaşnır. Mesala Ha Na annesinin hep ilk aşkına kavuşmasını ister. İlk zamanlar Seo Joon'un babası olduğunu bilmez öğrendikten sonra işler çok değişir. Hele bir sahne vardı ki; anne, babaları ve Seo Joon, Ha Na sırf annesi için birbirleriyle tanıştıklarını bile belli edemediler. Sonrasında Ha Na'nın dışarıda Joon'a sarılması çok duygulandırdı. Aşkının sonuna kadar arkasında oldu Joon vazgeçmek istediğinde bile başaramadı. Çünkü o da In Ha Gibi seviyordu. Ee babası sonuçta.. O sarılma sahnesinde meğersem In Ha görmüş oğlunun ve Ha Na'nın acı çektiğini gördükçe daha çok vicdan azabı çekmeye başladı tabi.. Annesinden sırf oğlu da aynı acıları cekmesin diye ayrılıverdi... Dizinin sadece ana karakterlerini bu şekilde anlatamak istedim sonuna değinmicem ki okuğunuz takdirde diziyi izlerseniz zevk alabilesiniz..
Dizinin diğer karakterlerinin hepsini tek tek ele almayacağım. Sadece dizinin genç doktoru iyi bir dost ama gizliden gizliye Ha Na'ya aşık olduğunu düşünsemde bunu hiç belli etmeden çizgisini bozmadan hep yanında oldu. Onun gülüşü ve şaşkınlarını izlemek bana kesinlikle bu drama hikayesi içinde keyif veren taraftı desem yalan olmaz. Kız kardeşi için pek aynı duyguları besleyemiyorum keza elimde olsa bi kaşık suda boğabilirdim. Bu kızımız Faith'de ki kraliçe rolündeki kadın idi...
Dizi için puanım; 8,9/10
2012'nin en iyi dizilerinden biri Love Rain..
YanıtlaSil