Orjinal romanı 1985 yılında basılmış olmasına rağmen 2013 yılı ilk Ender's Game sinema uyarlaması için aslında gayet yerinde bir zaman olduğunu düşünüyorum. Orson Scott Card'ın yıllar sonra halen bilim-kurgu edebiyatına yeni başlayanlar için gerekli bir eser olarak gösterilen yazıldığı sırada, hikayenin betimlediği detaylı uzay savaşı simülasyonları gerçek hayatta bulunmuyordu.
Hollywood, bilgisayar oyunlarının popülatiresinden para koparmak için yıllardır elinden geleni yapıyor. Gerçek hayatta bulunan oyunlardan halen doğru düzgün bir adaptasyon yaratamamış olan sinema sektörü bilinen bir oyunu uyarlamak yerine bilgisayar oyunlarının genel dünyasında geçen hikayede başarılı oluyor. Bir bilgisayar oyunu filmi ile askeri dramayı bir araya getiren Ender's Game, karıncalara benzeyen uzaylı yaratıkların bir saldırısına karşı uzaktan kumandayla sürülen uzay gemilerini yönetmekle sorumlu olacak dahi çocukların sert Albay Graff kumandası altında ki eğitimine odaklanıyor. Filmin ilk yarısını akademi sahneleri aslında alışılagelmiş bir hikaye yapısı sergiliyor. Katıldığı müfzere tarafından sevilmeyen Ender, beklenmedik stratejik bir başarıya imza atıyor, herkesin saygısını kazanıyor. Ardından tabi ki de terfi geliyor.
Yeni grupta ki hikayesi konfigürasyonda devam ediyor. Bunun sıradan olmasını kurtaran iki element var; Aralarında True Grit'ten tanıdığımız Hailee Steinfeld'in de bulunduğu çocuk oyuncuların tutkulu performansları göz dolduracak seviyede diyebilirim. Filmin eğlenceli kısımları kesinlikle lazer oyun sekansları kullanıldığı bölümler.
Filmin hikayesi; Card'ın kitabını olabildiğince sadık bir biçimde takip ediyor ve bu yüzden kitabın pozitif taraflarıyla negatif taraflarını aktarıyor. Mesela; hikayenin düşman duygularını anlamanın önemine odaklanan teması, Starship Troopers'ın böceklerine benzeyen uzaylı yaratıkların bilindik ve özelliksiz yapıları yüzünden yerle bir oluyor. Filmin duygusal bir bağlantı kurulması beklediği sonu, hikaye bize uzaylı cins hakkında bir bilgi sunmadığı için havada kalıyor.
Ender's Game bütün günlerini Ipad oyunu oynayan çocuklarını ilgisini kesinlikle çekecektir.Filmi ara sıra büyüleyen bilgisayar oyunu görsellikleri arasında çaktırmadan disiplin, kontrol ve şefkat gibi önemli mesajlar vermesi de oldukça akıllıca düşünülmüş. Genel olarak beğendim, izlemenizi tavsiye edebilirim..
Merhabalar,
YanıtlaSilBloğunuz hayırlı olsun, bol izleyici olsun inşallah :)) Size de uğur getirsin. Sayfanız çok keyifli. İzlemeye aldım hemen. Bana da beklerim : http://fatoscatadlar.blogspot.com/
Tekrar görüşmek dileğiyle,
Mutlu günler diliyorum, İzmir'den kucak dolusu sevgiler...
Merhabalar, hoş geldiniz sefalar getirdiniz efenim :)
SilGüzel dileklerin için çok çok teşekkür ederim. Tatlı düşkünü biri olarak bol bol takipte kalacağım kesin :))
İstanbul'dan huzurlu günler diliyorum..