29 Haz 2015

Twenty

Twenty filminin senaristliğini ve yönetmenliği başarılı isim olan Lee Byung Hun üstlendi. Onun kaleminden çıkan diğer yapımlar; Sunny, Love Forecast, T.O.P'ın son filmi olan Tazza: The Hidden Card.

IMDB puanı: 7.6

Film,Lise yıllarından bu yana  arkadaş olan Choi Ho (Kim Woo Bin), Dong Woo (Lee Joon Ho) ve Gyung Jae (Kang Ha Neul) 'nin 20 yaşlarında ki serüvenlerini konu alıyor. Gençliğin verdiği tecrübesizlikler, aralarında ki arkadaşlık bağı, arkadaşlıkları, çapkınlıkları gibi bir çok öğeyi içinde barından gençlik filmi. 

Choi Ho; güzel bir kız arkadaşa (Jung Min Soo) sahip olsa dahi gözü hep dışarıdadır. Hayata dair pek bir amaca sahip olmadığından ne istediğini bilmez. Ta ki bir kaza sonucu tanıştığı Eun Hye (Jung Joo Yeon) ile karşılaşana kadar. 

Dong Woo; Hayata dair tek amacı çizgi roman sanatçısı olmaktır. Ailesinin şirketi iflas etmiş, babası terk etmiştir. Yaşadıkları maddi zorluklar yüzünden birden fazla yarı zamanlı işte çalışıp ailesine ve okul masraflarını karşılamaktadır. Onun en büyük destekçileri arkadaşları ve So Hee (Lee Yoo Bi)'dir.

Gyung Jae; üniversite birinci sınıf öğrencisidir. Hayata dair en büyük amacı büyük bir şirkette yönetici olarak çalışmaktır. 

Jung Min So; üç arkadaşın lisede aşık olduğu arkadaşlarıdır.

Lee Yoo Bi; Gyung Jae'nin kardeşidir. Dong Woo gibi çizgi roman sanatçısı olmak için hazırlanmaktadır. Dong Wo'ya aşıktır.

Çok fazla belirgin bir son olmasına gerek yok zaten gençlik yıllarının zor ve anlamsız yere geçen çabalarını anlatan bir film. Sonuç olarak askere gitmeleri ile çılgın gençlik zamanları sona eriyor. Gayet açıklayıcı olduğunu düşünüyorum. Güney Kore sinema sektöründe ki bir çok filme nazaran iyi bile diyebilirim.

Oyunculukları beğendim. Kim Woo Bin ve Kang Ha Neul benim gözümde oyunculuğunu günden güne geliştiren aktörler arasında hızla ilerlemekte Joon Ho'nun oyunculuğu kliplerde izlediğim kadarını biliyordum. İzlediğim ilk yapımı. Oyunculuk bakımında üstesinden geldiğini düşünüyorum.

Gençlik temalı bir film olduğu için beklentim çok yüksek değildi Fakat filmde sevdiğim oyuncular yer aldığı için beklediğim filmlerden biriydi. Ben izlerken sadece keyif aldım. Fakat fragmanına aldanıp komedi bir yapım beklemeyin. Filmin içinde yer alan bir bir kaç komik sahne olduğunu söyleyebilirim. Bu sebepleri göz önünde bulundurursak çerez filmlerden biri olarak izleyebilirsiniz. 

Filmin müzikleri Junho ve Lee Yu Bi'nin seslendirdiği "Cupid's Arrow" Sweet Sorrow&Kim Woo Bin "Twenty" şarkılarını dinlerken eğleneceğinizi umuyorum.

Fragman için; TIKLA
Filmin afişlerini de beğendim.

12 Oca 2015

Misaeng / Kore Dizisi

2014 yılının en iyilerinden yapımlarından biri "Misaeng" TVN kanalı dizi yapar da güzel olmaz mı? Şu ana kadar izlediğim dizilerinde pişman olduğum olmadı. Kablolu kanalı olmasına rağmen bu diziyle reyting rekoru kırdı "bu iş bitti" demenin başka versiyonu.

Dizinin konusundan bahsetmeden önce kısa bir bilgi vermek istiyorum. Senaristin açıklamalarını okuduğumda diziye karşı saygım daha çok arttı. Beast grubunun üyesi Hyunseung aslında bir YG stajyeriydi. Hatta Big Bang grubuyla çıkış yapacaktı fakat çıkış yapmamıştır. Bir süre sonra onun yerine Seung Ri onun yerine dhahil oldu gruba. Şirketten ayrıldı, beast ile çıkış yaptı. Senaristin bir röportajında bundan bahsettiğini Misaeng konusunun Hyunseung'un durumundan etkilenerek yazdığını dile getirdi. Neden bundan bahsettin şimdi diye düşünenler olabilir. Fakat bu bilgi dahilinde dizinin ana fikrinini daha çok hissedeceksiniz...

Dizinin konusu;Jang Geu Rae ondan beri go oyunu(kore satrancı) profesyonel olarak oynamaktadır. Lisedeyken babasının vefatı üzerine hem annesı hem kendisi için yarı zamanlı işlerde çalışmak zorunda kalır fakat eğitimini bir şekilde tamamlar.. Bir gün annesinin CV'sini "One International" şirketinden yetkili birine vermesi sonucunda şirkete "torpilli" sıfatıyla stajyer olarak Satış 3 ekibine alınır. Ekibin takım lideri Oh Sang torpille alındığını öğrenince çocuğun daha çok üstüne gider.. Bir de şirketin personeli olabilmesi için aşması mülakatı "lise" mezunu biri olmasına rağmen yöneticileri yaptığı sunum ile etkiler ve çaylak olarak şirkette işe başlayan dört stajyerden biri olur. Fakat tek bir farkla "sözleşmeli" eleman olarak devam eder.. Kendini kanıtlama ve kabullendirme çabasını iliklerinize kadar hissedeceksiniz..
Dizinin karakter afişleri
Ze:A  grubu üyesi Im Siwan;  Jang Gue Rae karakterini canlandırıyor. Daha önce The Moon That Embraces The Sun, Waiting For You, Triangle dizilerinde rol aldı. Rol aldığı dizilerde günden güne üzerine ekleyerek iyi işler başarıyor. Özellikle Triangle ve Misaeng ile bunu taclandırdığını düşünüyorum. Jang Gue Rae rolüne gelecek olursam; dizinin ilk bölümünde Ürdün'de olan bir koşuşturma ile başlıyor. Siwan'ın karizması harikaydı. Sadece bakışlarıyla hissetmeniz gereken bütün duyguları yaşayacaksınız. Jang Gue Rae'nin en büyük özelliklerinden biri go oyununu ustası olması. İş hayatının içinde yer alan bütün olayları go oyununda ki hamleleri, gerçek hayat ile bağdaştırabilmesi. Başarıya giden yolda en büyük yardımcılarından biri oldu. Jang Siwan'ın oyunculuğunu seviyorum. İlk bölümden son bölüme kadar yükselen performansı bir çok otoritenin dikkatini çektiğini düşünüyorum.
Lee Sung Min; Oh Sang Sik karakterini canlandırıyor. Can You Hear My Heart, Monstar ve The 2 King Heart dizilerinde izledim. The 2 King Heart dizisinde Kral rolüyle gönlümüze yer etmişken, Oh Sang Sik rolüyle taht kurdu. Bir karakterden bu kadar etkilendiğim olmamıştı, uzun süre etkisinden çıkmadım. Lee Sung Min'i her izlediğim yansıttığı her duyguyla kendine hayran bıraktı. Sadece Jnag Gue Rae'nin torpilli olarak girdiğini öğrendiği vakit ona çıkardığı zorluklar sebebiyle kızdım. Fakat iş hayatını düşününce onu da normal karşıladım. O kadar yıl emek verdiği One International şirketine torpille biri girsin o da onun ekibine düşsün. Eyvah! Jang Gue Rae'de ki cevheri farketmesiyle ona olan düşünceleri, duyguları değişti. Kesinlikle hayran olunacak bir karakter. Çok fazla duygu esinlenmesi yaşadım, kelimelere bile dökemiyorum.
Kim Dae Myung; Kim Dong Sik Satış 3 ekibinin vazgeçilmez elemanı. Oynadığı ilk tv dizisi. Jang Gue Rae'ye en çok o destek oldu. O kadar güzel bir rolün içindeydi ki insanın her gördüğünde sevesi geliyordu. Özellikle o kıvırcık saçlarıyla ve bekar olması yüzünden üstüne gelinmesi güzel ve komik ayrıntılardı. Jang Gue Rae'nin yaşadığı ortam ve yaşadığı zorlukları öğrendikten sonra ona karşı olan davranışları "abi"den farksız değildi. "Beni twitterdan" takip et olayı da güzel düşünülmüş. En sevdiğim karakterlerden biri..
Kang So Ra; An Young Yi karakterine hayat veriyor. Dream High 2 ve Doctor Stranger dizilerinde rol alan So Ra'nın tarzına en çok yakıştırdığım dizi Misaeng oldu. Stajyerke harika bir sunum yaparak şirketin Kaynak(yazı işleri) bölümünün elemanı olmuştur. Fakat bayan olmasının verdiği zorluklar bir türlü yakasını bırakmamıştır. Fakat hiçbir zaman şikayet etmeden üstlerinin gözüne girebilmek için elinden gelenin fazlasını yaptı. Yeri geldi herkesin içinde aşağılandı, kamyon sürdü yeri geldi tartaklandı ama kimseye minnet etmedi. Asla "keşke" demedi.. Azmine hayran olunacak bir karakter.
Kang Ha Neul; Jang Beak Ki karakterini canlandırıyor. To Do Beautiful You, Monstar, Heirs, Angel Eyes dizilerinde rol aldı Oynadığı her yapımın ardından Siwan gibi yükselişe geçtiğini düşünüyorum. Özellikle Angel Eyes ilk dört bölümünde sergilediği oyunculukla otoritelerden tam puan aldı. Jang Beak ; kibirli, herşeyi kendi bilen ve kimseye  boyun eğmeyen bir üniversiteyi başarılı bir sonuçla bitirmiştir karakterlerimizden Yaptığı sunumla bir çok yöneticiyi kendine hayran bırakmıştır. Fakat; şirketin tam zamanlı çalışanı olduktan sonra işler onun için beklediği gibi olmadı ne yazık ki.. Stajyer olduğu zamanlarda lise mezunu diye küçük gördüğü Jang Gue Rae'nin hayranı oluverdi.
Byun Yo Han; Han Suk Yool karakterini canlandırdı ve izlediğim ilk yapımı oldu. "One International" şirketinin kesinlikle neşe kaynağı. Şirket içinde gerçekleşen her olaydan haberdar, dedikodu kısmını temsil eden çalışanımız. Dizide ilk karşımıza Jang Gue Rae ortak sunum yapacakları vakit çıkıyor. Sürekli saha çalışmalarında yer aldığı için onun ofiste çalışmak ona ölüm gibi..Proje hazırlamanın aksine sunum teknikleriyle yöneticileri kendine hayran bırakarak, tam zamanlı çalışan olarak şirkete giriş yapmıştır. Fakat Jang Beak Ki gibi üstüyle sorun yaşayacak onun için işler istediği boyutta gitmeyecektir.
Bir araya gelmek için buldukları her fırsatı değerlendiren dört çalışan. Aynı dönem "çaylak" olduklarının verdiği aralarında ki iletişim diğerlerine göre oldukça farklı bir hal olacaktır. Tıpkı üstlerinin aralarında ki dostluklar gibi.. 
Her zaman dizilerde çirkin olan birinin nasıl güzelleştiğine tanık oluruz bu dizi de hiç bir iş deneyimi olmayan vasıfsız bir insanın kendini yavaş yavaş geliştirerek harika donanımlı bir iş karakterine sahip olduğuna tanık olduk. İlk defa kore dizileri arasında bu tarz bir diziye rast geldim. Dizi gerçek yaşamla birebir örtüşen konulardan ibaret.. Jang Gua Rae'nin adım adım başarıya giden yolda ki mücadelesini, An Young Yi'nin kadın olmasından kaynaklı yaşadığı sorunların üstesinden gelmesini, Beak Ki'nin yaptığı yanlışlarla yüzleşmesinin yanı sıra kendinden aşağı gördüğü birinin başarısını kıskanması yerine başarıya doğru yürümesini, Han Suk Yool'un doğru bildiği ideolojisinden ödün vermemesi ve Bölüm şefi Oh Sang Sik'in çalışanlarını kendi çocukları gibi gibi görmesini  ve doğru bildiğinden şaşmaması ve ürkek yüreğinin içinde ki şövalye ruhunu gördüm her bölüm..
Diziyi izlemeye karar vermeden önce yorumlara göz gezdirirken izleyip izlememe arasında kararsız kalmama rağmen. Kimsenin düşüncesine aldırış etmeden izledim. İzleyen bir çok kişi gibi ilk bölümler bana da sıkıcı geldi. Fakat olayın içeriğini çözmeye başladığımda düşüncemin yanlış olduğunun farkına vardım. Kesinlikle izlediğim en iyi dizilerden biri! Dizide geçen her hikaye günlük yaşamın birebir izlerini taşıdığı için reyting rekoru kıracak kadar sevdik karakterleri.. 
Siwan'ın oyunculuğuna dair düşüncelerimi bir çok kez dile getirmişimdir. Her geçen zaman da kendini geliştiren bazen şarkıcı olduğunu unuttuğum oyunculardan biri. Jang Gue Rae karakteriyle insanların kalbine taht kurdu genç oyuncu. Kang So Ra'yı çok seviyor olsam da oyunculuğu konusunda her zaman yavan kaldığını düşünüyordum fakat "An Young Yi" karakteriyle kendini bulduğunu düşünüyorum. Byun Yo Han; ilk kez izledim. Han Suk Yool karakterine hayranlığım arttıkça arttı. Dizide güldüğüm her sahnenin içinde o vardı. Dört çaylak gencin bir arada olmasının, dostluklarının temellerinin atılmasında en büyük etkeni Han Suk Yool. 
Park Hae Joon; Doctor Stranger'da ki rolünü sevmesem de burada ki Chun Gwang Woong; Kim Dong Sik ile aynı dönem çaylakları fakat ondan daha üst pozisyonda. Satış 3 ekibinin son üyesi olarak katıldı ekibe. İlk başlarda iyi mi kötü diye çözemediğim karakterlerden biriydi malum müdürle arasının iyi olmasından dolayı. Jang Gue Rae'ye ön yargılı bakan, onda ki cevheri çok görmeden kabul etmek zorunda kalan ve sonunda onun için savaş veren ekip üyesi..
Oh Min Seok; Menajer Kang rolüyle Jang Beak Ki'yi hizaya getiren üstü. İş hayatının üniversiteden öğrenilen bilgilerin dışında yaşayarak öğrenilmesi düşüncesinde olan Bay Kang; Beak Ki gibi kibirli birine hissettirebilmesi bir kaç bölüm kadar sürdü. İzlerken neden bu çocuğa bu şekilde davranıyor diye düşünebilirsiniz.. Fakat bu şirkette her olayın mantıklı bir açıklaması var. En güzel tarafı ise kaçıncı bölümdü hatırlamıyorum, Türkiye fiyatları hakkında telefonda konuşmasını es geçmeyelim..
Jun Suk Ho; Menajer Ha Sung Joon kaynak ekibinin huysuz üstlerinden. An Young Yi'nin yanlarında çalışıyor olmasını kabullenmesi uzun sürdü. Gerçi bizim kız da elinden gelenin fazlasını yaptı. En büyük dezavantajı "kadın" olmasıydı. Üstleriyle girdiği mücadele de bu dezavantajı kendi lehine çevirmeyi başardı.  "kadınlar bu işi yapamaz" mantığını sürekli dile getirmesinden dolayı bir çok kez Sung Joon karakterine çok sinirlendim. Fakat; Jang Gue Rae'yi şirkette tam zamanlı eleman olabilmesi için An Young Yi'ye verdiği "tepki verin" fikrinden dolayı affettim onu.
Tae In Ho; Tekstil bölümünün asistan menajeri Sung Joon Sik; Han Suk Yool'ün üstü. Misaeng kadrosunda karakter olarak sinir olduğum tek ekip üyesi. Ekip dediğin birlikte hareket eder. Bütün işleri Suk Yool'ün üzerine iter nerede sabah orada akşam misali gezer tozar. Ertesi gün her işi kendi yapmış gibi üstlerine sunar. Kısaca başkasının üzerinde prim yapan kişilerden nefret ederim.Neyse ki herkes ektiğini biçer. Gerçi dayak yediğinde ne sevindim..
Shin Eun Jung; Sung Ji Young karakterini canlandırıyor. Bride Og The Century dizisinde ki cadı anneyi hatırlayanlar vardır. Ji Young karakteriyle melek gibiydi bölüm şefi Oh Sang Sik'in yetiştidiği çalışanlardan. Güzel bir ailesi çok sevimli bir kız çocuğu var. Ji Young karakteri iş kolik bir anne ve eşlerin temsilcisi dizide.. 
Stajyer dönemlerinde birbirlerine rakip olan dört genç. Üçü şirkete tam zamanlı çalışan olarak biri iki yıl sözleşmeli olarak sıfırdan başladı hayata. Günden güne artan dostlukları ve paylaşımlarıyla kendilerinin bile inanamadıkları bir ortamın içinde buldular.. Aslında onlar çoktan birbirlerine sahip çıkmaya başlamışlardı. Jang Gue Rae gibi lise mezunu bir çocuğun akıl almaz işlere imza atması,  onun gece gündüz çalışmasıyla, aslında kendilerinden daha fazla tam zamanlı çalışan olması gerektiği düşüncesi oluştu hepsinin aklında.. Bölüm şefi Oh Sang Sik gibi bir şey yapmaları gerekti..

"Ben kumaş ekibinden Han Suk Yool.
Burada çalışmaya başlayalı neredeyse 2 yıl oldu. Tatsız bir olay yüzünden sizinle daha önce iletişime geçmiştim. Öncelikle bu yüzden özür dilerim.Özür dilememin sebebi; insanlar sırf adım geçiyor diye pencereleri kapattılar. Bugün sizden çok önemli bir ricada bulunacağım. Jang Gue Rae;2 yıl önce benimle burada sözleşmeli çalışmaya başladı.O satış 3 ekibinde çalışıyor.Onun tam zamanlı bir eleman olmasını umuyorum.2 yıl önce benimle röportaj yaparak sunumunda başarılı oldu.Satış 3 ekibine katıldı.Üst yönetimlerin bile takdirini alan sunumla bir ilk oldu. Bu radikal sunum Ürdün araba satışı işinde başarı getirdi. Jang Gue Rae'ye bunu borçluyuz.Evet insanlar onu liseli diye Jang Gue Rae'nin bağlantılı ile işe alındığını söylediler.Yani hepimiz tam zamanlı olarak işe alındığımız zaman 2 yıl sözleşmeli olarak katıldı aramıza. Stajyer döneminde ki aşağılamalar yüzünden çeşitli acılar çekti.Ama "One International" bizim şirketimiz diye düşünerek Herkesten daha çok çalıştı.İşe bizden önce gelip ve bizden sonra ayrılıyor.Deneyim eksikliğini doldurmak için o kadar çok çalıştı ki bir işi planladığı zaman, değerlendirmeye bile alınmadı. Çünkü o  sözleşmeli elemandı. Hiç şikayet etmeden işi bıraktı. Bende öyle hissediyorum.Nasıl teknik özellikleri yüzünden birinin davranışı diğerine göre farklılıklar gösterildi. Bir kişinin çabası nasıl diğerlerinden farklı muamele görür.Birinin iş hayatına uyumu değerlendirme temel bir meseledir. Başlangıçta tek başına, bunu kanıtlaması zor olmasına rağmen son iki yılda yeterince başarılı bir performans sergiledi. Jang Gue Rae tam zamanlı bir çalışan olmalı. "Seninle beraber bu kumaşı satacağım" Suk Yool. bunu söyledi Banada bu sözü tutmak için yardım edin. Yaşadığım en utanç verici anlar var. Fakat bu sözü tutmak istiyorum. Lütfen.."

Jang Gua Rae için ellerinden gelenin fazlasını yapmak için için uğraştılar..  
Senaristi tebrik ediyorum. Baştan sona kadar muhteşem bir kurgunun içinde buldum kendimi. Klasik Güney Kore dizilerinden çok farklı ve alıştığımız aşk üçgemlerinden uzak, kendine özgü büyüsü olan bir dizi. Her bölümü ayrı bir keyifle izledim. Farkettim ki dizi tamamiyle samimiyet içeriyor. Her sahnesinde doğallık var. Sıradan insanlar, derin ilişkiler ve hayatta başarmak için dökülen terin önemi ancak bu kadar güzel anlatılabilirdi. Ve bu kadar güzel senaryonun finali de bu kadar güzel olmalıydı. Dizinin ilk bölümde olan koşuşturmayı finalde bağladılar. Ürdün'de geçen hikayenin en güzel tarafı "ezan" sesini izleyicilere duyurmuş olmaları.. 
Finalin ardında görünen "kaderin birleşmesi" olayı işin içine daha büyük bir anlam katmasıyla son buldu.. İlk kez bir dizinin finalini izlerken içim burkuldu.. Fakat dizinin ikinci sezonu geleceğine dair dedikodular ortada dolanıyor. Umarım aynı ekiple devam ederler!!
Dizinin oyuncusu Siwan olur da şarkı söylemez mi? "Be Allright" Rose Motel-"Romang", Lee Sung Yeol "Fly" Han Hee Jung "Tomorrow" REd Cheek Puberty "Covered Up Road" Lee Seung Chul "Yes We Can"dinlemeye değer bir sürü şarkı daha sizlerlerle..

31 Oca 2014

Monstar / Kore Dizisi


İzlediğim dram temalı dizilerin ardından eğlenceli bir şeylerledevam edeyim derken kendimi Monstar'ı izlerken buldum. Bir çok sahnesine güldüğüm kadar üzülüp bu niye böyle olmuş dediğim de oldu. Müzikal tadında ki bu dizi 12 bölümlük mini dizi gibi görünüyor olsa da inanmayın. Zira her bölüm 80dk kadar sürüyor. Oyuncuların sadece bir kaçı dışında pek tanıdık tiplere rastlamadım. Kendi adıma konuşuyorum belki sizin tanıdıklarınız vardır.


Müzikal tadında ki bu dizinin konusu; müzik ile bir araya gelen farklı karakterlere sahip bir grup öğrencinin yaşamlarında ki zorluklar, müziğe olan tutkularını anlatan güzel bir senaryo. Hangi milletten olursan ol hangi dili konuşursan konuş iyi kötü herkesi bir araya getiren müzik, evrensel oluşuyla başlı başına bir şey. Bu dizi de bunu çokça hissedeceğinize inanıyorum.
Oyuncularımızdan bahsedecek olursak; Yoon Sul Chan karakterini, BEAST grubunu yakışıklısı Yong Joon Hyung canlandırıyor. Dizide Men in Black(BTOB ve Jonghyun) adlı grubunun lider vokalistidir. Aklında derin yaralar olmasına rağmen duygularını gizleyebilen, asabi bir kişiliğe sahiptir. Asabi oluşu yüzünden yaşadığı sorunlar üzerine şirketin başkanın isteği üzerine kendini ideal öğrenci gibi gösterme fırsatı doğar. Müzik ile yaşayan bu çocuk kendini beklemediği şekilde okulun müzik grubunda ve aşkın içinde bulur... Oyunculuğunu ilk kez izledim. Egosu yüksek bir idolü canladıran  Joon Hyung'u sevdim. Özellikle karşısında kim olursa olsun her tepkisinde "ben bir starım" diyerek böbürlenmesine bayıldım. Sürekli bu şekilde davranmasının tabi ki sebepleri var. Mi Se Yi'den hoşlanması ise ona ters davranan ilk kız olduğu için ilgisini çektiğinden diye düşünüyorum.
Min Se Yi karakterini  1990'lı  Busanlı Ha Yeon Soo canlandırıyor. Monstar dizisinde ilk kez izleme fırsatı buldum. itiraf ediyorum ilk başlarda oyunculuğunu hiç sevmedim. Özellikle ilk bölümde ki o saçları neydi öyle. Gerçi dizinin sonlarına doğru saçına kahkül kestirdiğinde güzel yüzü ortaya çıktı.İlk başta soğuk gelen transfer öğrencisini sevmeyebilirsiniz ilerleyen bölümlerde seveceğinizi düşünüyorum. Hatta garanti veriyorum inanın bana. Ben Yoon Sul Chan'a aşık olduğunda ki hallerini , istemiyorum "Şiro" dediğinde ve şaka yaptığında ki ciddiyeti sevdim. Bazı zamanlarda saf hali beni deli etse de o da onun karakteri dedim uzatmadım anlayacağınız. 
Jung Sun Woo karakterini yakışıklı Kang Ha Neul canlandıyor. Tanıdığım tek oyuncu oydu. To Do Beautiful, Heirs'da izlediğim Ha Neul'un en çok öne çıktığı karakteriydi sanırım. Şu aralar yeni bir projeye daha hazırlanıyor. Çok büyük işler başaracağını düşünüyorum. Ben şarkı söylediğini bilmiyordum. Sesine bayıldım. Bir gerçek var ki gitar çalarken çok karizmatik Ağır başlı, zeki, on elinde on marifet olan kişiliği olan Sun Woo okula yeni gelen transfer öğrenci Min Se Yi'den hoşlanır. Aslında bu kız ilk aşkının ta kendisidir. Yoon Sul Chan ile çocukluk arkadaşı olduğu aralarında geçen bir olay yüzünden dostluklarının bozulduğu söyleyebilirim sebebini izlerken öğrenin..
 Ana karakterimiz bu üçü olmasına rağmen müzik grubunun diğer elemanlarından kısaca bahsetmek istiyorum. 

Kim Na Na karakterini Da Hee adında bir kız canladırıyor. İlk başlarda kızın çizdiği imaj kimseyle muhattap olmayan herkesin korktuğu biri olsa da onun bile yumuşaması sağlayan olaylar silsilesi olacak. Bunlar olurken aşk tabi ki olacak. Sin Eun Ha karaterini Kim Min Young canladırıyor. Çatlak fangirl kızlarını bilirsiniz. İdolleri adım adım izleyen her şeyden haberleri olan kızlardan biri. Yoon Sul Chan hayranı bu kız. Min Se Yi'nin en yakın arkadaşıdır aynı zamanda.. Park Kyu Dong karaterini Kang Ui Sik canladırıyor. Sınıfta ki lakabı "radyo" olan bu çocuk. Ezik gibi görünse de aslında bir amacı vardır şarkı söylemek. Bir de en yakın arkadaşını yaptığı bir hata yüzünden kaybettiği için onu kazanabilmektir. Cha Do Nam karakterini ise; Park Kyu Sun canlandırıyor. Judo yapan aslında bir çok cevheri içinde barındıran bir çocuktur. Kyu Dong ona karşı büyük bir hata işlemiştir. Ne mi yaptır izleyip görelim :)

Okulun bir de "Hepimiz birimiz için" grubu vardır. Orkestra tadında harika işler başaran bir grup aslında özünde hiç biri kötü öğrenci değillerdi. Dizi de kötü olan kimse yoktu. Ma Joon He rolünü Moon Yung Suk canlandırıyor. Okul başkanı görevini yapan aynı zamanda hepimiz birimiz ekibinin başında olan kişidir. Jung Sun Woo  ile yakın arkadaşlardır. Pek fazla faaliyetini göremesem de Min Se Yi'nin skandalı ile yaptığı şey büyük işti takdir ettim. Shin Jae Rok karakterini ise Yoon Jong Hoon canlandırıyor. Sınıfın haylaz çocuğu Radyo yani Kyu Dong'a az çektirmedi. Min Se Yi'nin azılı düşmanı. Bir de Oppa oppa diye etrafta gezen Ma Yoo Hyun karakterini Kim Yoo Hyun canlandırıyor. Şımarık zengin kızı deyim siz anlayın. Yalnız sesi çok güzel..

Dizi her ne kadar gençlik dizisi gibi duruyor olsa bile o yaşta ki gençlerin yaşadığı bir çok sorunu gözler önüne serdiği için sevdim. Senarist o yaşta ki çocukların aşkları, dostlukları, kıskançlıklar,başarıları, başarısızlıkları hakkında verdiği mesajlar ne eksik ne fazlaydı. Yul Chan ve Min Se Yi'nin annesiyle olan, Kim Na Na'nın ailesi, Sin Eun Ha'nın Yul Chan'a olan fan sevgisini, Sun Woo'nun ilk aşkıyla, Kyu Dong ve Do Nam'ın birbirleriyle olan sınavlarını sıkılmadan izleyeceğiniz bir dizi.Müzikal tadındaki bu dizinin şarkılarına gelecek olursak Kang Ha Neul'nun seslendirdiği "I Choose To Love You" , Kan Ha Neul-Da Hee'nin "Glam" Joon Hyung'un dizinin başlarında piyano başında söylediği bu şarkıyı çok güzeldi. Gökkuşağının performansı Na Na'nın söylediği "Don't Make Me Cry" Final performansları "Only That is my world" bir sürü şarkı sıralayabilirim ama sizde bir şeyler kalsın değil mi
 Ayrıca dizide gözden kaçmayan güzel ayrıntılarda vardı. Men in black grubu BTOB grubu ve JoonHyung'dan oluşuyor. Kısa çaplı dans çalışmalarına da denk gelmemiz güzel oldu :)

17 Ara 2013

The Heirs / Kore Dizisi


2013 yılının en iyi dizilerinden biri olacağı daha tanıtımlar başladığında tahmin ediyordum. Zira Lee Min Hoo, Park Shin Hye, Kim Woo Bin, Choi Jin Huk gibi başarılı oyuncuların kadrosunda yer aldığı bir dizinin kötü olmasını beklemek acımasızlık olur. Dizinin kadrosunun geniş oluşunun dışında senaristin Kim Eun Sook olması en azından benim açımdan " Bu dizi yılın draması" olur dedirten olay diyebilirim. Neden böyle düşündüğüme gelirsek; Secret Garden, Gentleman's Dignity gibi dramalara imza atan bu kadının kötü bir iş yapacağını düşünmek saçma olur. Dizinin konusu; Zengin  varislerin girdikleri rekabeti anlatıyor. Ana karakter; Cha Eun Sang, annesi İmparatorluk grubunun sahibi olduğu evde kahyalık yapan kadının kızı ve kendisini de fakirlikten kurtulamayacak biri olarak gören bir kız ..Kim Tan; annesi İmparatorluk grubunun başkanının sevgilisi olan ve bir yanı tutkulu bir yanı karanlık gibi görünen tacı giyip giymeyeceği aşikar varis... annesi küçük yaşta terk etmiş, egosu yüksek babası ile yaşamak zorunda olan Choi Young Do.. Büyük miraslara sahip olmak gerektiğinde o kadar kolay olmayacak onlar için. Bazen babaları ile bazen abileriyle edecekleri rekabet onları genç yaşında olgunlaştıracak bir serüven Mirasçılar dizisi..

İlk bölüm başladığında oyuncuların tanıtımları bu şekilde gerçekleşti.
Lee Min Ho- Kim Tan (Empire Group mirasçısı)
Park Shin Hye-Cha Eun Sang (Yoksulluğun mirasçısı)
Kim Woo Bin- Choi Young Do (İşletme Yönetimi Mirasçısı)
Jung Soo Jung (Kristal)- Lee Bo Na ( Menkul Kıymetler Mirasçısı)
Kang Min Hyuk-Yoon Chan Young (Entellektüel Mirasçı)
Kim Ji Won- Rachel (İşletme Yönetimi Mirasçısı)
Park Hyung Sik-Jo Myung Soo - Kang Ha Neul- Lee Hyo Shin ( Onur Mirasçısı)

Eun Sang'ın annesi için yapmayacağı şey yoktur. Kahya olan ajummanın konuşma engeli bulunduğundan toplum arasında annesi ile işaret diliyle konuşurken baş başa olduklarında ise yazışarak anlaşıyorlar. Daha 18 yaşında olan Cha Eun Sang annesinin zengin bir ailenin yanında hizmetçi gibi çalışmasından hoşnut olmasa da şartları ne yazık ki değiştirebilecek bir güce sahip değil. Her ne kadar neşeli ve güçlü bir kız gibi duruyor olsa bile kalbinin derinliklerinde herkese küsmüş kırgın bir yanı var Amerika'da olan ablasının zengin bir adam ile evleneceğini, annesinin ablası için hazırladığı parayı teslim etmek için Amerika'ya gitme şansını havada karada kapmasıyla olaylar zinciri baş gösteriyor..Onun asıl amacı Kore'ye dönmemektir. Aslında işlerin hiç de beklediği gibi olmadığını farkına vardığını görünce iş işten geçmiş olur kendi adına...

Kim Tan için Kore'den gelen bu kız gizemli gelir, birazda onun yüzünden absürt olaylar yaşar. Fasülye tozunun ne olduğunu bilmediği polisin onu uyuşturucu madde sanıp pasaportuna el konması  ile Kim Tan ile yolları kesişir... Kim Tan'ın Amerika'da yaşıyor olması tamamıyla ailesi tarafından sürgünde olmasında kaynaklı  İlk gördüğü anda aşık oldu. Dizinin başından sonuna kadar takdir ettim Tan'ı. Hiç vazgeçmedi, duyguları değişmedi. İlk nasıl aşık olduysa sonuna kadar öyle devam etti sevgisi. Amerika'da Eun Sang'ın deyimiyle "Bir yaz gecesi rüyası" gibiydi her şey.

Kim Tan'ın yıllardır sürgünde olduğu Amerika'dan dönüşüne, abisi ne tepki verecek, babası ne diyecek oluşlarına aldırış etmeden hayatına devam etmesi gibi..
İlk etkilendiğim an.. Nİye dinliyordun diye Eun Sang'a sorar. Tehlikedeysen üçe kadar sayıp seninle beraber koşacaktım cevabına karşılık "öyleyse neden yapmadın izlediğin süre boyunca tehlikedeydim" cevabını vermesine çok etkilenmişti. Keza o an Tan, abisi ile konuşuyordu.
Kim Tan Amerika'ya gelen abisini görmeye gidince dönüşte araba bozulur. Eun Sang ile aralarında ki komik diyalog


Eun Sang Amerika'dan Kore'ye dönebilemesi için yardım eden en yakın arkadaşı
Chan Young..
 Nişan sadece gösteriş amaçlıydı. Çünkü Kim Tan gayri meşru bir çocuk olduğundan babası için Rachel sadece garantiydi.. Dizinin buzlar kraliçesi..  Dizinin sonuna kadar mimiklerini kullanmadan tamamlaması iyi oyuncu olduğunu gösterse de ben sevemedim bu karakteri..Nişanının bozulması falan derken bir kez ağladığını gördüm o da ilerleyen annesinin nişanı bozmasıyla oldu.

Kaderin cilvesi mi dersiniz ne derseniz bilmiyorum. Eun Sang'ın annesinin İmparatorluk grubun evinde hizmetçi olarak çalışması kızı Amerika'ya gidince o evde Tan'ın öz annesinin yardımcısı hatta hiç konuşamamasına rağmen eli ayağı olması dizinin en güzel ayrıntılarından biri.. Eun Sang, Kore'ye dönünce o evde yaşamak zorunda kaldı kalmasına da Kim Tan'ın o evde yaşadığını sonradan öğreneceği gerçeği ve Kim Tan onu her yerde ararken aslında burnunun dibinde olması..  Zaten ileri ki bölümler için romantizm kokusu vermeye başlamıştı

 Bir de Tan'ın baba faktörü var ki o adama son bölümlere doğru az sövmedim ona. . Eun Sang ve öğretmen Jeon Hyun Joo ile görüştüklerini öğrendiğinden Öğretmenin yolunu bir şekilde kesmiş olsa da abi bu konuda babasına karşı çıkmakta pasif kaldı ne yazık ki Kim Tan o konuda çok yürekli oldu. Tam çocuklar kavuştur derken onları ayırması sanırım 16-17-18 bölümler sırf acı çekerek geçti. Onlar ağladı biz ağladık.Onlar güldü biz güldük öyle bir tablo oluştu dizi boyunca.. İkisinin birbirlerine olan aşkları zorlu bir yola girecekti.Önce Tan, Rachel ile ilgili nişanı atmaya zorlayacaktı bunun bir yolu da gayrimeşru çocuk olduğunu açıklamaktan geçecekti. Böyle bir şey yapınca baba rahat durur mu? Tabi ki de durmaz.. Önce Tan'ı zorla eve kapattırdi. Onun bu durumda kalmasına dayanmayan yardım eden kişi ise Young Do..
Kim Tan duruşu :))
 o asi hali bir anda kayboldu şu tipiyle, saç stilini değiştirmişti..
Sarılıyorsun ondan sonra tekrar özlüyorsun. Adını koyamadığın duygular yaşatıyor sana.. Nedensiz alışıyorsun. Tümüyle sevmene gerek yok parça parça sevsen yeter. Mesela; bir gün ellerini tut; sonra tekrar ellerini tur. Kimse senin gibi tutmasın ellerini.. Elmacık kemiğinin üstünden öp mesela, dudakları yokmuş gibi davran, herkesleşme.. Farklı olmaya çalışma, sadece onunla mutlu olduğunu ama onsuz da olabileceğini hissettir. Hayatta herkesin bir eyvallh hakkı vardırç Onu bu haktan mahrum et. Gitmek için değil, sevmek için benimle ol..  der gibiydi bu sahne
Eun Sang'ın Kim Tan'ı terk etmek zorunda kaldıktan işler sarpa sardı.. Acaba kavuşacaklar mı? acaba senarist bize ters köşe mi yapacak falan derken. Biz bunları düşündükçe senarist Lee Min Ho'yu ağlatmasıyla reytingler rekor kırdı..

16 bölümün son sahnesi.. Babası yüzünden Kim Tan'ı terk etmek zorunda kalan Eun Sang'ın ardında böyle ağladı. Lee Min Ho ağladı reytingler fırladı.. Youtube da özel olarak hazırlanan bir klip ile beraber izleyin.. Bu klip Kim Tan ile Eun Sang aşkını çok güzel ifade etmiş
"Birbirimizi tanımıyormuş gibi davranmalıyım"






"Lütfen tanıdığım herkesi mutlu et" 

 Bir yandan Kim Tan'ın aşkı bir yandan Young Do'nun karşılıksız aşkı.. En çok sana üzüldüm be Woo bin..
Gelişine sevmek lazım; düşünmeden... Eun Sang'ı ilk gördüğü an ki ifade..
Bir de hem Kim Tan için hem de Eun Sang için Young Do cephesi vardı ki; ilk başlarda asi kişiliği Woo Bin'e ne kadar yakışmış olsa da ona kızmadan kendimi alıkoyamadım. Zaten dizi sonrası yorumlarında bile Kim Tan ve Eun Sang konusunda haksız olduğunu dile getiriyordu. Tan'a olan kızgınlığın Amerika'ya sürgün edilmeden öncesine dayanıyor. Young Do'nun annesi onu terk etmek zorun da kalmış. Son bölüme kadar neden, niçin yok bu kadın ortada sorunun cevabını alamadık.

Young Do'nun Eun Sang'a duyduğu karşılıksız aşk onu olgunlaştırdı. Aşk ile nefret duygusu arasında çok ince bir çizgi olmasına rağmen bu kez dostluk kazandı... Kim Tan tek bir insana gayrimeşru bir çocuk olduğunu söyledi o da Young Do.. O bunu kendine çıkar olarak kullandı kimi zaman ama asla açıklamayı düşünmedi. Sadece yeltendi ama orada ki amacı sadece aşk içindi..  Bir çok dizinin ikinci adamı ya da kadını sevdiği kişiye kavuşamayınca kötü olmuştur. Young Do karakteri bana göre kötü değildi, sadece Kim Tan konusunda ona kızgındı.. Tabi acı çekmedi mi tabi ki de çekti.. Kim Tan ile Eun Sang'ın o tarifsiz ayrılığında  ben bu kızla beraber olayım deyip fırsat kollamadı. Kendi içinde bir ilişki yaşadı sevdi kendi karar verdi kendi bitirdi. Kim Woo Bin'in canlandırdığı bu karakteri Kim Tan gibi çok sevdim. İlk aşkını kazanamadan kaybetmiş aslında hayatında olabilecek en güzel şey oldu. Herkes mutlu mesut hayatına devam edecek derken Young Do gözü yaşlı bitmesin istedim.bu dizide ki performansından sonra onu başrolde görmek istiyorum. Özellikle o sert kişiliğiyle :)
Kendini ifade etme şekli bile bir faklıydı  Young Don'nun
Dizinin en efsane diyaloğu :)))))

Kim Tan ile Eun Sang'ın birlikte olduğunu öğrendikten sonra sırf Eun Sang'ı görebilmek için okulun hopörlerinden Kim Tan'ı kızdırması gibi

Young Do'nun ince espirileri :)))

Sende ilk aşkını geride bıraktın be Young Do..
Eun Sang ortadan kaybolduğunda onu bulmak için sahibi olduğu otelin sitesine onun ağızından "Young Do'nun sevgilisi" diye mesaj atması, yöneticiyi arayıp benim güzel yüzüm yine başımın bela oldu diyerek konuşması ve polise onu bulmak için başvurması.. Onu o karakolda görüp de sarılması falan iyiydi be.
hayatının rolünü oynadı..
Ortaya çıktığın için teşekkür ederim Eun Sang.. 
Dizinin sonlarına doğru dram hem Kim Tan- Eun Sang cephesinde artış gösterirken; Young Do cephesinde işler hiç de güllük gülistanlık olamadı ne yazık ki.Annesini özlediğini farkına varmaya başladığı zaman ise; Eung Sang'ı bulmak için evine gittiğinde ajummanın ona yemek hazırlaması, gözlerinden yaş aka aka o yemeği yemesi canım tak etmişti çingular. 


aslında o ilk aşkına kavuştu..
Birde bizim iki yakışıklı başrollerimizin birbirlerine girdikleri sahneler vardı ki dillere destan. Bu kavganın bir galibi yok. Sadece sevdiği kız için kavga eden iki genç, yıllarca birbirinden uzak kalmış iki dost..

Hayatımda hiç bu kadar rahat dövüşen tipler görmedim :)
sınav sıralamasında sonunculuk için yarışan ikiliyi ders çalıştırmak için yöntemler
Kim Tan, Eung Sang, Young Do ve Rachel'den (birazcık) bahsettikten sonra dizinin başından sonuna kadar en sevimli çiftinden bahsetmeden geçmek olmaz.  Lee Bo Na ve Chan Young fotoğraf karelerinde de göreceksiniz dizinin olmazsa olmaz sevimli çifti. Lee Bo Na'nın çocuksu halleri, Chan Young ile Eun Sang'ın çocukluk arkadaşı olduklarından yakın olmalarını kıskanması, Kim Tan ile eskiden sevgili olmalarına rağmen Tan'ın onu sevdiğini düşünmesi  ilk zamanlar beni yemiş bitirmiş olsa da sonraları aşırı sevmeye başladım. Özellikle ikisinin çok çok kısa ayrılığında okulun radyosunda Chan young'ı özlediğini söylediği anda Hyorin ile Eun Sang'ın mikrofonun sesini açması bütün okulun konuştuğu her şeyi duyması eğlendirdi. Lee Bo Na aslında özünde ne kadar iyi bir kız olduğunu az çok belli etmeye başlamıştı..  Eun Sang ile Kim Tan'ın ilişkileri ortaya çıkınca kızımızın onun evinde kalması karşılığında Chan Yoıung'ın sadece çocukluk fotoğrafını istemesi  saf ya çok sevdim ikisini de..

2013'ün en sevimli çift ödülünü size veriyorum

Hiyorin cephesine bakacak olursak. Dizinin bir diğer karşılıksız aşkını da öğretmenine aşık olarak o yaşadı. Kız allah için çok saf güzelliği olan bir hatun. Fakat Hyorin kardeşimizin hiç şansı yoktu ve rakibi Tan'ın abisi Kim Won olması. Yalnız işin ilginci bu aşk üçgeninde kazanan olmadı.. Hyorin'in anasına, Tan babasına uyuz olduğum kadar olmuşumdur. Ne yazık ki günümüzde özellikle sınava hazırlanan gençler için hiç de yabancı bir durum değildi yaşadıkları... Gerçi senaristin son dakika onu askere göndermesi beni üzdü. En azından Rachel ile aralarındaki o hisleri havada bırakmasaydı güzel olurdu diye düşünüyorum.
muhabbetinizi seveyim sizin
En çok güldüğüm dizinin neşe "kaynağı" Jo Myung Soo 
Dizinin hem komik hem en miskin tipi. Eminim ki benim gibi düşünen çok insan vardır. Myung Soo'nun elinden fotoğraf makinesi düşmedi. Dizide hemen hemen herkesle samimiydi ama Young Do ile daha samimiyeti gereği ona ilk aşk ile ilgili tüyolar falan vermesi beni daha çok güldürdü.. Paintbol oynadıkları bir bölüm vardı ki orda ki şebekliği yeterdi. Kim Tan ile Eun Sang'ın onun stüdyo evinde kaldıkları akşam şifreyi değiştirdiler diye sabaha kadar kapının önünde evde kim var düşüncesi ile kapıda bekleyip donması falan harikaydı..
 Myung So olurda komik bir diyalog olmaz mı diyenlere :)


Myung Soo'nun tepkisi :))))

Dizi boyunca gülmeyen Kim Woo; Kim Tan ile Eun Sang'ın aralarındaki diyaloğundan sonra böyle şapşik bir hal aldı
Kim Won'u en çok kardeşini kabul ettiğini belli ettiğinde sevdim. "Doğum günün kutlu olsun" demesi bile sonunda be demekten alıkoyamadım kendimi. Aslında küçük kardeşi "sevgi" dersi verdi. Aslında şu hayatta hiçbir şeyin para, şan, şöhret olduğunu gösterdi.. "O kızın hayatını ben mahfettim, benden ve babamdan koru hisselerimi sana vereceğim, ne istersen yapacağım demesi" abinin ona o bakışını unutamam heralde.. Küçük kardeşinin sevdiği kadın için her şeyden vazgeçmesi.. İşte orda aldı dersini. Tan'ın gösterdiği cesareti gösteremedi. Tan'ın da dediği gibi aslında onun sürgünü yalnız başına kaldığı odasıydı..


Dizinin çifti ne Kim Tan-Eun Sang ne Lee Bo Na- Chan Young dizinin tek geçeceğim çifti bu ajummalar.. Kesinlikle bu ikisini yılın çifti seçiyorum. Hele özel hizmetçisini başka hiç kimseyle paylaşamaması ardından dünür olmalı falan harikaydı.. Tan'ın annesi kocasının evini terk ettikten sonra ajumaya kavuşması falan izleyince bana hak vereceksiniz ya da izlediğinizde :)



Final ise benim adıma beklediğim gibi dolu dolu bitmesi mutlu etti. İzlediğim bir çok Güney Kore dizisine göre havada kalmayan, sonunu seyirci nereye çekerse oraya gidecek şekil de değilde; herkes için belirleyici bir son ile ekranlara veda etti..

Karakterlerimizin yaşadığı sevinç, üzüntü, acı gibi duygularını bize yansıtması için söylenen OSTlardan bahsetmemek olmaz.. Ostlar; Lee Hong Ki "I'am Saying" , Bromance "Love is" , 2AM grubunun solistlerinden Changmin'in seslendirdiği "Moment" ..  Ken ost part 3; Bromance "Ramake(two people)",  2Young "Serendipity"; Esna ost 4 ; Park Shin Hye dizi için seslendirdiği "story" Lee Min Ho'nun seslendirdiği "Painful love" Choi Jin Hyuk "Don't Look Back".. görüldüğü üzere bir tek oyunculuk yapmadılar dizinin müziklerinden eksik kalmaldılar... Söyleyen herkesin ağzına sağlık..

Lee Min Ho'nun oyunculuğu konusunda bir sürü eleştiri okudum. Ben Min Ho'nun aşırı bir fanı değilim ama oynadığı dizilerin hepsini seviyorum. Nedeni onun sıcaklığını bana oyunculuğu ile verebilmesi. O kadar acımasız eleştiriler çok saçma geliyor. İlk başlarda Heirs dizisine herkes yüksek bir beklenti ile başladı. Hem kadro son yılların en iyi kadrosuna sahip oluşu hem de senaristin şu zamana kadar çektiği bütün dizilerin zirveye ulaşmış olması.. 10 bölüme kadar yaşanan olaylar sıradan olaylar diye insan bu şekilde düşünmüş olabilir. Senaristin özelliği bu duruyor duruyor arka arkaya olayları patlatıyor. Heirs'da ikici yarıdan itibaren bana her duyguyu kattığı için mutluyum.. Gerek Myung Soo karakterine, Kim Tan- Eun Sang ilişkisine güldüm. Young Do'nun karşılıksız aşkına, annesini özlemesine, babasının vermediği sevigisizliğe, Kim Won'un kavuşamadığı aşkına, kendi hayatını feda etmesine üzüldüm.. Bana bu duyguları verebildiyse bu oyuncular bana göre bu dizinin olayı bitmiştir bendim adıma.. Bir tek benim düşüncem olduğunu düşünmüyorum. Nedeni ise; reytingler. Kore dizilerinin son yıllarda reyting rekoru kıran dizisi.. Daha ne olsun be dostlar.. Kim Woo Bin'in oyunculuğunu bu dizi ile kanıtladığını düşünüyorum.Onu başrolde aşkına kavuşan bir rolde görmek istiyorum...

En sevdiğim dizi ekibi :)

Diziye çok özendiğim için uzun sürdü yazmam.. 

Fakat bir çok ayrıntıyı atlamış olma ihtimalim çok yüksek. Umarım
beğendiğiniz bir yazı olmuştur. Şimdiden iyi seyirler..