20 Oca 2014

Pretty Man / Kore Dizisi

Her ne kadar izlememiş olsam bile öğrediğim bilgilere göre 2009 yılında yayınlanan "Yebbeub Namja" çizgi roman serisinden esinlenmiştir


Dokgo Ma Te insanların hafızasından çıkarılamayacağı güzelliğe sahip kadınların başını döndüren , Kadınları baştan çıkararak istediği her şeyi yaptırabilen hırsları peşine koşan bir adamdır. Bir gün tesadüf eseri varlıklı bir ailenin gelini Hong Yoo Ra ile tanışır... Dokgo Ma Te için olayların seyri bundan sonra başlar. Hong  Ya Ra hem kendi hem de Ma Te'nin amacına ulaşması için onu eğitir. Yalnız eğitim dediğimize bakmayın.. Çünkü Ma Te on farklı kadını kendi yöntemleriyle baştan çıkaracaktır. Dokgo Ma Te kendi yolunda ilerlerken ona lise yıllarından beri aşık olan Kim Bo Tong'u hesaba katmamıştır.

Dizinin konusu hakkında yazdığıma göre oyunculardan biraz bahsedelim.. Jang Keun Suk'u çok sevmeme rağmen itiraf ediyorum ilk başlarda diziye bir türlü ısınamamıştım. IU'nun oyunculuğu, sempatikliği beni içine çekti. Bölümlerin birikmesini bekledim üst üste izleyince çok sevmeye başladım. Jang Keun Suk'un uzun saçlı halini sevmeme rağmen kısa saçlı haline bayıldım iyi ki kestirmiş.. Dizi ilk yayınladığında Heirs ile aynı güne denk gelmesinden dolayı ilk zamanlar reyting kurbanı olasa da sonrasında iyi toparladığını düşünüyorum. Ben IU'nun oyunculuğunun büyük payı olduğunu dile getirmezsem içim rahat etmez. Birde Lee Jang Woo, Choi David rolüyle karşımızdaydı. Onu ilk izleyişim olmasına rağmen fazla iyi niyetli olmasına rağmen sevemedim bir türlü. Kızın ona aşık olmadığını bile bile son bölümlerde sen benim yanımda ol başkasını sevsen bile olur gibi bir şeyler demeye getirdi. Cinnet geçirdim.. Aşıksan kardeşim başkasını sevmesini nasıl beklersin o sevgiyi nasıl paylaşırsın diye sorarlar adama.. Onun Bo Tong'a sevgisi ne kadar saf olursa olsun bu düşüncesi saçma geldi.. Hong Yoo Ra rolünde ise Han Chae Yong vardı.. Bu güzel oyuncuyu BOF'dan hatırlamış olmanız lazım. Goo Jun Pyo'nun güzeller güzeli nunasıydı. Beautiful Man'de canlandırdığı role hasta oldum. Bir kadın duygularını bu kadar mı iyi saklar. Soğuk bir kişiliği canlandırmasına rağmen sevdim..
En çok bu sahneye gülmüştüm. 2. Kadını tavlamak uğruna çektiklerine :)
Dokgo Ma Te annesinin vefatından sonra kendi hayatıyla ilgil Yoo Ra'dan i bir sır olduğunu öğrendi. Ancak bu şifreyi bulabilmesi için Gokgo Ma Te bir çok sınavdan geçerek tavlamaya çalıştığı kadınların güçlü yanlarını kapacaktır. Mesala;
1. kadın: Parayı sıfırdan kazanmanın önemi
2. kadın: insanların düşüncelerini sezebilme
3. kadın: Güç kazanma
4. kadın: dürüst olma
5. kadın: insanlara yüksekten bakmamayı(bu kızı da yola getirdi ya çok mutlu oldum:)
6. kadın sacvı kadındı (hatırlamıyorum)
7. kadın bilgi güçtür (kadın bilgi toplayacağım diye tuvalet bile temizledi)
8. kadın sadece amacına ulaşmanın yeterli olacağı
9. kadın saf aşk herşeydi!
10.kadın dünyanın en ürkütücü kadını:anne (bu kadın cidden dizi boyunca ondan nefret etmemi sağladı.

Dokgo Ma Te ve Bo Tong arasında ki ilişkiye.. İlk zamanlar Ma Te'nin kıza saçma sapan davranmasına uyuz olsam da David ortaya çıkınca kıskanması bir de inkar etmesi komikti. Bir de kendi kurduğu şirketin adını "Bo Tong " yapması kızım hiç mi anlamıyorsun demeden kendimi alıkoyamadım. Gerçi bizim oğlan sevmesine rağmen bunun farkına varması uzun sürmesi sinir etti beni. Yalnız izleyenler bilir buz pateni yapmaya gittiklerinde Bo Tong'a doğru gidip artık sen bana gelme, ben sana gelicem demesi güzeldi be çingular.

Diziyi arka arkaya izlediğinizde zevk alacağınıza eminim. Senaryonun bir güzel yanı sağ gösterip çok güzel sol vurması oldu. Dizimizin kötü karakteri var o da son bölümde hizaya geliyor ders çıkartıyor.. Bana kalırsa Bo Tong ve Ma Te için final daha ağırlıklı olmalıydı. Nedense Jang Keun Suk'a yakışır dolu dolu bir final olsa güzel olurdu diye düşünüyorum. Ostlara gelince dizinin oyuncularından Lee Jang Woo'nun seslendirdiği "Saying I love you"  Jung Joon Young "I'm Nobody" şarkılarını tek geçerim.

IU/Kim Bo Tong
Jang Keun Suk/Dokgo Ma Te
Lee Jang Woo/Choi David
Han Chae Yong/ Hong Yoo Ra

15 Oca 2014

Bir Gün

Şimdi dönüp arkanıza baktığınızda; tüm bir yaşamınızı değiştiren kararsızlığınızı gözden geçirebileceğiniz "o güne'e geri dönmek ister miydiniz? Yoksa her şey önceden yazılmıştır da; biz o günlerde oynayıp hiçbir şeyi değiştirmeden sıramızı mı savacağız ? Aslında gidişatı değiştirecek kudretimiz yok ve tam da bu nedenle yaşamak güzel! 15 Temmuz 1988 günü; Edinburgh'da üniversiteden mezun oldukları gün kontrol delisi Emma ve uçuk kaçık Dexter için ölümüne kadar sürecek ve giderek derinleşecek bir aşkın başlangıcını filizlendirecek bir gün olacak..


David Nicholls'ın "Bir Gün" romanından sinemaya uyarlanan senaryoda seyircinin kendi tarihine bakmasını sağlayıp artık kaç yıl yaşamışsa her yılın o gününü anımsama gücünü harekete geçiriyor.  Her yıl tek bir günü ele alarak, iki on yılda fiziksel ve ruhsal olarak sürekli değişip buluşan iki insanın hayatını anlatma yönünde iddialı bir yapıt sunuyor. Empati anlamında; özellikle belli bir olgunluğa varmış seyirci için en az bir anı yakalayıp kendi hikayesiyle örtüşebileceği bir yapı söz konusu. Başarı, çöküş, evlilik, ihanet gibi sıradan olayların yanı sıra dünyanın gündeminde ciddi yer işgal eden bazı kavramlarla tanışacaklardır. Global düzen, yükselen kanser gibi...
Geriye kalan; işte o öpücük. Afişte ve kitabın kapağında yer alan, o karedeki öpücük. Filmi izlemeye başladığınız zaman duygularınızı dışarıda bırakmıyorsunuz. Film duyguları sömürmüyor, sağlam bir kadro doğru dürüst bir aşk hikayesini anlatıyor. Başrolleri; Anne Hathaway ve Jim Sturgess paylaştığı film sizi çok uzak olmadığınız duygulara sürükleyecek. Ben kitabını okuduktan sonra izlemiştim filmi olayların seyrini bilmeme rağmen oyunculuklarıyla hikayenin içine çektiler. İzleyip pişman olmayacağınız filmlerden biri..


13 Oca 2014

Rockin' on Heaven's Door


İlk defa bir filmin konusuna dahi bakmadan izledim. 2013'de yayınlanan  filmin çevrildiğini ve Lee Hong Ki'nin oynadığını görünce bir bakayım dedim. Nerede dram var ben oradayım sanırım kan çekiyor..

30 Mayıs 2013 tarihinde vizyona giren filmin yönetmeni "Nam Taek-Soo"..  Filmin konusuna gelecek olursak; Sorunlu idol Choong Ui (Lee Hong Ki) bir gece kulübü çıkışında başını belaya sokar. Mahkeme kararı ile mecburi hizmete tabii tutulur. Mecburi hizmet yapacağı yer ise Düşkünler evi olarak bilinen bir hastahanedir. Yalnız bir sorun vardır bu hastanede yatan hastaların hepsi hastalıklarının son evresinde olan insanlardır. Son günlerini sevdiklerine bir kez bile sarılabilmek için tedaviye devam etmek istemezler. Yalnız bir sorun vardır, düşkünler evi kısa bir süre sonra gerekli parayı bulmaları gerekmektedir. Ölümü bekleyen bu hastalar için hayallerini gerçekleştirme fırsatı doğar.. Gerisi nasıl mı? İzleyin ve görün..

İyi olsun kötü olsun halime çok şükreden biri olarak bu filmi izledikten sonra bakış açınızı değiştireceğinizi ve güzel dersler çıkaracağınıza garanti veriyorum. Film; Lee Hong Ki'nin dışında Baek Jin Hee, Ma Dong Seok, Lim Won Hee ve Jeon Min Seo başrollerini paylaşıyor. İzlemeye değer..


8 Oca 2014

Bu aralar ne dinliyorum?-1


Uzak doğunun sınırlarını aşmaya başlayan Kpop fırtınası.. Ben eksik kalır mıyım bu fırtınadan tabi ki de HAYIR! Çalıştığım iş yerinde Güney Kore sevdalısı olduğumu bir çok kişi biliyor. Ne kadar çok dinliyorsam artık sevgili müdürümün bi ara benimle beraber Super Junior'ın "Superman" şarkısında BAM BAM BAM BAM kısmını söylemesi bir anda ikimizinde kahkalara boğulması güzeldi. İşte ben Kpop'a bu kadar sarmış durumdayım.. Mesela son zamanlarda neler mi dinliyorum..

  • Gün içinde Super Junior "From U" şarkısını dinlemezsem garip hissediyorum. Bir şarkıyı dinlerken bu kadar eğlenemem. Suju'nun en iyi seslerinden Yesung, Kyuhyun, Reeowook'un yoğunluklu olarak söylediği şarkının sözleri ELF için yazılmıştır. Birde sonunda "Neul gomapgo saranghandan" demesi yokmuş çok minnoş..
  • Son zamanlarda dinlediğim şarkıların başında FT Island'ın "Madly" şarkısı geliyor. Lee Hong Ki'nin sesinin farklı bir havası olduğunu düşünüyorum. Bu şarkının hikayesini seviyorum. Çıkış yaptığı tarihlerden beri günde bir kez mutlaka dinliyorum. 
  • 2AM; Kasım ayında 3.mini albümü "Nocturne" geri dönüş yaptı. Albümün çıkış şarkısı "Regret" .. Şarkı, terk edilen bir adamın içinde duyduğu aşkı unutmak için çabasını anlatıyor. Çok zor zamanlarda yanımda oldu bu şarkı.."Artık bitti her şey bitti kalbim acıyor, ne yapmam gerektiğini bilmiyorum ama hala seni aşmayı düşünüyorum."
  • Super Junior'ın minnoş ikilisi Donghae ve Eunhyuk şarkı yaparda dinlemez miyim? Şarkının klibi Londra'da çekildi. Klip çekimlerinin olduğu mekanlar ve klibin teması falan harika. Ayrıldığı sevgilisini unutmadığını hatta unutmak istemediğini anlatıyor onu hala düşünmeye devam ettiğini anlatıyor. Klipte ki tarzlarına bayıldım. Eunhyuk'un saç rengini bir daha değiştirmemesini temenni ediyorum.
  • Genelde canım sıkkın olduğunda o anıma hareket katmak adına SHINee dinlerken buluyorum kendimi.5. mini albümlerinde ki çıkış şarkısı  "Everybody"e  tutturmaya başladım mı o gün bitene kadar dilimden düşmüyor. Aşırı eğleniyorum dinlerken.. İnsanın içinde ne varsa alıp götürüyor ya da bana öyle geliyor çingular bilemedim.. Bizin SHINee geçen ay yeni şarkıları "Colorful" yayınladı. Anında müzik listemde yeri aldı.Dinleyin, dinlettirin :)

  • 2014 yılına giriş yaptığımız şu dönemlerde 2012'de çıkış yapmış bir grup olarak EXO çok iyi iş başaracak. Zaten şimdiden listeleri altüst etmeyi başladı. Bunlara bu yazımda değinmeyeceğim onlar için özel bir yazı hazırlayacağım. O değilde Çingular bütün şarkılarını seviyor olsam da son şarkıları  "Miracles in December" dinlerken , beni bu diyarlardan alıp götürüyor. Zihnimde mücadele ettiğim ne kadar duygu varsa açığa vurmama sebep oluyor. Şarkının hem Kore hem Çin versiyonu var. Kore; D.O, Beakhyun ve Chen, Çin versiyonunda Luhan, Chen ve Beakhyun ağırlıklı olarak söylüyor. Chen'in çıkış yaptığı bir an var ki o an zirveye çıkıyor duygu.. "Sadece kendini düşünen bencil ben, duygularını bilmeyeb ve seni inciten ben, bu kadar değiştiğime inanamıyorum. Beni yalnızca senin aşkın yaşatabilir." diyor Chen.. D.O'nun bu tür şarkılara sesinin ne kadar uygun olduğunu göreceksiniz. Seviyorum sizi çocuklar.
  •  K.Will dinlediniz mi hiç bilmiyorum ama EXO üyesi Chanyeul'unda klibinde oynadığı  "You don't know love" şarkısı son zamanlarda dilimden düşmüyor. Sevdiğim bir çok oyuncununda şarkıcılarında kliplerinde oynadığını göz önüne alırsak izlemesi de güzel oluyor :) Mesela; INFINITI grubundan MyungSoo(L) oynadığı "Love Blossom" şarkısı yakın zamanda yayınladığı klibinde bebeğim Lee Seung Ki'nin oynadığı ve K. Will'in Noel ile yaptığı düey çalışması "Perfume
  • Çaylak JIN "Gona" şarkısı;  klibinde EXO'dan Xıumin ve sevdiğim genç oyuncu Kim Yoo Jung oynadığı için dikkatimi çekmişti. Dinlemeye başladıktan sonra hikayesi belli bir zaman sonra içime kadar işleyince vazgeçemediğim şarkılardan biri haline geldi..

6 Oca 2014

Zamanda Aşk


Ekim ayında vizyona girmesine rağmen sinemada bir türlü izleyemediğim yapımlardan biri "Zamanda Aşk". Romantik Komedi dünyasında İngiliz komedisinin vazgeçilmez ismi Richard Curtis'in yönettiği film, klasik ironi dolu İngiliz komedi stilini yeni bir bilim-kurgu konusu ile deniyor açıkçası karmaşık bir sonuç ortaya çıkıyor.
Ana karakterimiz Domhnall Gleeson'un canladırdığı Tim hayatı boyunca aşk konusunda şansız bir gençtir. Fakat yirmi birinci yaşına bastığında babası ilginç bir aile sırrını Tim ile paylaşıyor. Ailenin erkekleri zamanda geriye doğru yolculuk yapabiliyordu.. Bir bakıma türün gerektirdiği hikayeyi bekliyoruz. Kız ve erkek tanışır, aşık olurlar ama engeller yüzünden bir araya gelemezler ve film, çiftin sonunda bir araya gelmesi ile sonuçlanır. Zamanda Aşk'ın ilk perdesinden sonra senarist Richard Curtis; Tim ve Marry arasında ki ilişki rayına oturtuyor. Yaşamda elimizde kalan zamana minnettar olmamız mesajını yer yer filozofik ama çoğunlukla didaktik bir yapı sergiliyor.. Fakat filmin zayıf hikayesi yanında en büyük problemi zaman yolculuğu kurallarını mantıklı bir biçimde kuramaması.Senaryo zamanda yolculuğun nasıl çalıştığını en azından tür içinde mantıklı olabilecek bir biçimde açıklamıyor. Bunun dışında Zamanda Aşk, olabildiğince pozitif bir film. En azından film bitene kadar kötü bir şeyler olacak diye bekleyen ben; filmin sonunda ruhum dinlemiş şekilde bitirdim.. İngiliz sinemasını seviyorsanız izleyebilirsiniz. Fakat bilim kurgu konusunda ebir yapım beklemeyin. Sadece izleyin..

3 Oca 2014

Super Junior Üyeleri- 3


  •  Shindong (Shin Dong Hee): 18 Eylül 1985

  • Daha önce hiç Super Junior konserlerini izlediniz mi bilmiyorum eğer izlemediyseniz söyleyeceğim şeye inanmaya bilirsiniz. Shindong'un kilosuna bakıp aldanmayın zira grubun en iyi dans edenlerinden biri.. İlk çıktığı zamanlara nazaran şimdi daha zayıf ve karizmatik olur kendileri. 
  • Grubun en komik üyelerinden biri. Hatta SM En iyi Gençlik yarışmasında en iyi komedyen ödülünün sahibi. Anlaşma yapıldıktan kısa bir süre sonra dans dersleri almaya başladı. Dans konusunda önünü alabilene aşk olsun. Şu sıralarda Suju'nun karografilerine de el attı siz düşünün. Zaten konserlerini izlediğinde hatta en absiti acın bir klibi izleyin ne kadar kıvrak olduğunu göreceksiniz.
  • Bir tek dans etmiyor tabi  önce; ilk çıktıkları zamanlardan 2008'e kadar M!Countdown'ın sunuculuğu yapmıştır. Önce Kangin sonrasında EunHyuk ile devam etmiştir. Radyo programına da el atmışlığı yok değil. Şu sıralar hala devam ediyor diye biliyorum.
  • Kilolarına son zamanlarda büyük savaş açtığını biliyoruz. Yok yok yanlış cümle oldu aslında sürekli savaş halinde :) Sürekli diyet yapıyor sonra verdiği kiloları yine alıyor :) Gerçi bu aralar iyi geliyor gözüme.
  • Ailesi bir restaurant işletiyor ama reklam olur diye neresi olduğunu genelde açıklamıyor
  • 2010 yılında açıkladığı hatta şu sıralar evlilik planı yaptığı bir nişanlısı var. 
  • Shindong'un dans konusunda ne kadar yetenekli olduğu dile getirmiştim. 1, 2, çocuk dans etmiyor resmen süzülüyor, buyrun
Özellikle Eunhyuk ile bir araya gelince güldüren dansları da yok değil. 1
  • O değilde  radyo programına eylül ayında Woo bBin katılır ve o da nasibini alır buyrun.>>
  • Katıldığı programlarda güldürmek adına her şeyi yapabilir >> boşuna ilk çıktığında komedi dalında ödül almamış :D Zaten tipide çok komik özellikle instagramda paylaştığı fotolğraflar falan şirin be çocuk :D
  • Shindong oppanın en çok sevdiğim özelliği kimsenin küs kalmasına dayanamaması.. komik olduğu kadar duygusal bu yanını seviyorum.
  • Star Life programında kadraja takılanlardan biri de ShinDong'un karografiye nasıl destek olduğu >>


Fotoğrafı sabote eden iki munzur ShinDong ve Heechul:)))
Yakında evlenecek bu adam asdasdas


  • Sungmin (Lee Sug Min): 1 Ocak 1986


  • Hanımlar, beyler doğum günümüz aynı gün dağılalım lütfen :)))))
  • Aegyo kralı dışında; Sungminni, Mibnnie, Pumpkin ve Pink Prince bir çok lakabı var.
  • Suju'nun en iyi seslerinden biri..
  • Suju'nun performanslarını izlerken fark ettim hatta bir kaç yerde daha okudum. Genelde şarkı söylerken, dans ederken çok ciddi bir hale bürünsede o aslında aegyo kralı olarak biliniyor bence bu onu daha sevimli yapıyor.
  • 2001'de SM'nin yetenek yarışmasında Donghae ile en iyi dış görünüş ödülünü alıyor.
  • Sungmin Super Junior grubuna dahil olmadan önce dizilerde rol almış. TVXQ grubun Banjun Theatre dizisine konuk olmuş ardından  The President dizisinde rol almıştır. Sesi güzel olunca; Akilla, Yesung ile beraber Gil Dong ve Karındeşen Jack gibi müzikallerde rol almıştır. 2013 yılıunda Summer Snow, 2013-2014 yıllarında The Three Musketeers Yanlış hatırlamıyorsam Kyuhyun'unda ayrıca oynadığı bir müzikaldi tam olarak araştırmam lazım :) 
  • Leeteuk ve Eunhyuk'un yoğun programlarında dolayu "Kiss The Radio" programını Ryeowook ile yapmıştır.
  • Sungmin Kyuhyun'un onun odasını dağıtmasını hiç sevmiyormuş bir çok programda bu konu hakkın hayıflandı :) 
  • Sesinin güzel olduğu kadar dans konusunda da becerikli. Hatta grubun ana vokali olmasının dışında ana dansçılarından biridir. Mesala şu bağlantıda görebilirsiniz >> buyrun
  • Sungmin hakkında araştırma yaparken genelde Ryeowook ile zaman geçirdiğini fark ettim. Hatta sonrasında bir videoda beraber yemek yapmayı çok sevdiklerine dair konuşmaya da tanık oldum.
  • Sungmin pembe renginin hastasıdır olduğunu hatta uyurken bile pembe elbise giydiğini anlatan sugmin kesinlikle izleyiniz  Pembe gitarı bile var çok minnoş değil mi yaa :)) Boşuna demiyoruz pembeyi çok seviyor diye allah için çok da yakışıyor.
  • Starking yarışmasına ne zaman katılsa mutlaka bir yeteneğini sergiledi. Yesung'un da progmranları ele gerçirme gibi bir huyu varken siz düşünün o programı :D Bir başka starking programında ki tavırları işte buyrun  Yine bir starking yarışması ve Sungmin :) Güzel dans ediyor demiştim değil mi?
  • Sungmin'in bir özelliği var bir şeyi yapmak isterse sonuna kadar başarıyor mesala pizza hamuru açmaya kalkarsa buyrun
  • Sungmnin Sorry sorry şarkısını ve Ryeowook'ün 3. olduğu love you şarkısının sözlerini yazdı.
  • Sugmin Siwon gibi aileden zengin olan bir diğer üye.. 
  • Dövüş sanatları konusunda çok yetenekli. Kara kuşak sahibi. Öyle sevimli bir suratın ciddiyetinin nereden geldiğini anladık heralde :) 1, 2, 3 Sizce de çok karizmatik değil mi ?
  • İngilizcesi en iyi olan üyelerden biri.
  • Konu sevimliliğe gelince Sungmin'in giyomi yaparken ki surat ifadesi 
  • Kpop severler biliyor ki bu yaz Music Bank kapsamında bir çok grup İstanbul'a geldi. Super Junior'da bunlardan biriydi ve sunuculardan biri ise Sungmin'di
  • Sungmin'in sesi güzel olunca tabi el attığı Ostlar'da yok değil;


Homicide Investigation Team "Success"
Haru "Angel"
The President "Biting My Lips" (Kyuhyun, ryeowook ile beraber)



Böyle de sevimli olabiliyorlar :D










2 Oca 2014

The King 2 Hearts / Kore Dizisi

Lee Seung Ki dizilerinin bir çoğuna aşina olmama rağmen bu diziyi nasıl gözden kaçırdım inanın bilmiyorum. Diziyi haftasonu izleyip bitirdikten sonra kendime kızdım. Neden Emoş neden daha önce izlemedin diye söylenip durdum. Diziyi izlemediğimi öğrene Çikom'un ısrarları üzerine başlasam da Seung Ki'nin oyunculuğunun hastası oldum..


Dizinin konusu; Temsili bir krallık.. Güney ve Kuzey arasında ki sorunlara rağmen iki gencin birbirine olan aşkları.. İki ülkeninde birbirlerine olan ön yargıları..
Diziyi neden mi sevdim?
Kuzey ile yaşanan politik olaylara rağmen cesur bir senaryonun  aynı ırka, millete sahip olan bu iki ülkenin aslında savaştan çok barış istemesi mesajını gerek üstü kapalı gerek açık açık gösterdiği için saygı duydum daha çok sevdim. Dizinin içinde Kuzey varsa kötülerler mi ? sorusunu izlemeden önce ne kadar düşünsem de aslında herkesin ön yargısını kırdığı için yayınladığı zaman ses getiren yapımlardan biri olduğunu da öğrendim.. Güney Kore'nin Amerika aşığı bir ülke olduğunu izlediğimiz bir çok dizide işlendi. Fakat Amerika'nın oyunlarının da senaristin büyük cesaretle ele almasına saygı duydum
Seung Ki'nin sesi kadar oyunculuğunda iyi olduğunu biliyordum fakat bu kadar olduğunu tahmin etmiyordum. Tamam Gu family book dizisinde harika bir iş çıkarmış olsa  bile bu dizide büyük oynamış be çingular.. Hayran bıraktı kendine.. 
Oyunculuğunu konuşturan bir başka kişi ise; Ha Ji Won. Dizide Kuzey Kore bir askeri canladıran, ülkesi için herşeyi yapabilecek bir kadın. Kuzey Kore aksanını harika bir şekilde kullanmış olsada aksiyon sahnelerinde dövüş sahneleri çok güzelde olsa da bir kaçının abartı olduğunu düşünüyorum. Yalnız ne kadar atletik bir kadındı o öyle.. Bunun dışında Eğitim için Güney Kore askerleri ile tanışmaya geldikleri de bilbaorda eski rol arkadaşı Hyun Bin'i gördüğü için sevinmesi ayrı güldürdü.


Güney Kore kralına yakışır bir adam vardı ki sevilmeyecek gibi değildi. Kardeşlerine düşkün kendi içlerinde kraldan çok abi rolü üstlenmesi güzel ayrıntılar içeriyordu. Yalnız bu kralın "huzur içinde savaş olmadan yaşamak" idealiydi. Bunu bir çok kez kardeşi Lee Jae Hee dile getirmesi ve ileride  bu sözler kardeşinin onun izinden gitmesine yardımcı oldu. Zaten bilinir ki iyi bir lider halkının refahı için savaşan kişidir.. 

John Mayer adında kraliyet ailesine düşman, Kuzey ve Güney birleşmesini istemeyen bir kötü adam. Yalnız hala neden onlara bu kadar kin besliyor anlamadım. Bu kadar iyi insanın arasında olması gereken bir karakter olduğu için sevdim. Psikopatlık konusunda üstüne tanımayacağım karakterlerden biri olmayı başardı. Yoluna çıkan kimsenin gözünün yaşına bakmıyor karşısında  Kral dahi olsa..

Bir  Jo Jung Suk'un canlandırdığı Eun Shi Kyung karakteriydi. WOC ( World Officers Championship)'de ülkeyi temsil edeceklerden biri. Aynı zamanda kraliyet ailesinin baş muhafızı.. Prensese duyduğu temiz aşkı ile sevdim onu. Öğrendiğim kadarıyla yayınladığı zaman çok etki yaratmış bu karakter. İzleyince hak vermemek elde değil. Senariste kızdığım ters düştüğüm olaylardan biri bu karakterin ölmemesiydi. Her ne kadar kahramanca ölmüş olsa bile. İzlerken göz yaşlarıma dahi hakim olamadım o sahnede.. Zaten Prenses felç olmuş üzerine sevdiği adamı kaybetmek olmadı olmadı olmadı..
Ciddiyetine rağmen çok güzel sevdi prensesi
Bu yapım; Güney Kore ve Kuzey Kore arasında ki farklılıklarını aslında biz kendi ırkımızdan olan insanlarla düşman gibi değilde dost, kardeş gibi yaşamak istiyoruz demenin başka bir şekliydi.. Kuzey, Güneye göre daha tutucu. Totaliter rejim yani komünist rejim uygulanmaktadır. Güneyinde Kapitalist rejimi desteklemesi ile iki ülke arasında ki farklılıklar ortaya çıkıyor. Bunu en basit ve en güzel şekilde gerçek olaylara birlikte ortaya koyduğu için senaristi saygıyla selamlıyorum. Kuzey çok katı yönetiliyor. Bundan bir kaç önce okuduğum bir haberde Güney Kore dizilerini izleyen yüze aşkın kişi idam etmişler. İnanabiliyor musunuz ? Dizide Kuzeyli askerin Girls Generition'ın dinlediği için utanmasını anlamamıştım ama çok gülmüştüm tepkilerine bir o kadar da bildiğim için normal değil mi Emoş diye kendime sormadan edemedim..
Güney ile Kuzey savaştığında Türkiye'nin Güney'in müttefiki olduğunu dedelerimizin çoğunun orada gazi veya şehit olduğunu daha küçük yaşlardan bilirdim. Güneyin bir çoğunun bunun farkında olması da beni sevindiriyor. 
Gel de sevme bunları dimi ama :)))

Gel gelelim dizinin Kuzey ve Güney aşkına..  Lee Jae Ha ve Kim Hang Ah arasındaki aşk daha dizinin başlarında boy göstermeye başlaması güzeldi fakat bir tek bunun üzerinde durulmadığı içinde çok mutlu oldum. Lee Jae Ha'nın sürekli Hang Ah'ı Eun Shi Kyung'dan kısnapı çirkeflik yapması Seung Ki'ye yakışmamış mıydı ? Kızı kendine aşık edecek diye kendi aşık oldu farkında değildi. Hele birbirlerine sarıldıkları sahne vardı ki bir de Ost gelince tadında yenilmez bir sahne olmadı değil. Bir de ikisinin tatlı sert atışmalarıyla eğlendirmesi güzeldi :)

HAKLI DEĞİL Mİ ?
Bir tek Türk erkeklerinde yokmuş şu muhabbet :)

OST'ların kraliçesi TaeYeon "Missing You Like Crazy" ve  K.Will "Love is Crying" söylediği şarkılarla romantik sahnelerle bir araya gelince düşünün nasıl duygu yoğunluğu yaşadığımı.. Seung Ki'yi bu diziden sonra daha farklı gözle izleyip değerlendireceğim doğru. Ben Gu Family Book dizisini izlememe rağmen tekrar açıp izleyeceğim.. Yazacak çok şey olmasına rağmen bir türlü kafamı toparlayamadım bu seferlik beni affedin, İyi seyirler..

27 Ara 2013

Dedikodu Kazanı-2

Hiç kuşkusuz 2013'ün parlayan yıldızlarından biri Choi Jin Hyuk oldu. Panda and Hedgehog , Gu Family Book derken Heirs ile yakaladığı başarının ardından başrolü kaptı bizim çocuk. Oynadığı her karakter birbirinden farklı olmasına rağmen hepsinin hakkından geldiğini düşünüyorum. 24 Ocak'ta ilk bölümü yayınlanacak olan dizini dikkatli bir şekilde izleyeceğim. Dizinin kategorisi ne derseniz ben size okuduğum kadarıyla tıbbi ve romatik komedi bir yapım olacak. Song Ji Hyo (Jin Hee) diyetisyen varlıklı bir ailenin kızı. Choi Jin Hyuk (Chan-Min) ise tıp öğrencisidir. Anlayacağınız üzere ikisinin arasındaki aşkı konu olacak. Hatta işin içine aileler dahil olacak, karşı gelecekler ama buna rağmen evlenmeyi başaran bir çift olacak. Şahsi fikrime göre komik eğlenceli bir dizi olacağını düşünüyorum. Dizinin ilk fragmanı buyrun..

Heirs bitti oyuncular diğer projelere yöneldiler derken Park Shin Hye'nin Reply 1994 "Yoo Yeon Suk" ile beraber tarihi bir film "The Dressmaking/ Tailor's Office de rol alacağı haberini almak mutlu etti. Joseon Hanedanlığında yaşayan yetenekli terziyi,  Yoo Yeon Suk ise Jeseon Hanedanlığının Kralı rolünü canladırakmış. Çekimler 2014'ün Şubat ayında başlayacakları planlar arasındaymış. Şimdide beklemeye koyuldum :)

Aslında iyi mi kötü mü bilmiyorum. Yoochun uzun zamandır gündemde olan "Three Days" dizisinde ha oynadı ha oynayacak derken şirketin sürekli kafa karıştırıcı açıklamalar yapmasından sonra Kore medyasının içinden biri kabul ettiğini açıklamış. Fakat şirketinden hala bir haber yok. İnşallah en kısa zamanda onu tekrar ekranlarda görebilme fırsatımız olur. Eğer dizide oynayacağı netleşirse Yoochun hayranları şubat ayında bizlerle buluşacak. Kısa zamanda açıklama gelmesi dileğiyle :)


Geçenlerde Kim Hyun Joong'un " Inspiring Genaration / Age Of Feeling" dizisi hakkında bir şeyler karalamıştım. Nasıl bir dizi olacağını çok merak ediyorum bi o kadar beklentimi yüksek tutmamaya özen gösteriyordum. Gel gör ki karakterlerin posterleri yayınladığında merakımı daha da arttı desem yalan olmaz heralde. Yine Güney Kore ile ilgili haberleri incelerken dizi ile ilgili gözüme bir poster daha çarptı. Dizi için merakım daha fazla olmaya başladı. 1930'lu yıllarda Şangay şehrinin tasvir eden nostaljik bir dizi olacağı ortada. Yalnız posterde Kim Hyun Joong'un çene yapısının ne kadar güzel olduğu da gözümden kaçmadı çingular. Ben hep diyorum ya hani dönem dizisi olsun taştan olsun. O dönemde geçen aşklar, arkadaşlık, sadakt çok farklı olgularmış. Keza günümüzde bu değerleri yavaş yavaş kaybettiğimizi hissediyorum. Bu yüzden ne kadar beklentiklerimi en düşük seviyede tutmaya çalışsam da kendime engel olamıyorum galiba.. Bir an önce bu ocak ayını iple çekiyorum.

The Moon That Embraces The Sun / Kore Dizisi

Yabancı veya Türk olsun dönem dizilerini hep sevmişimdir. Eski zamanların aşkları, dostukları ve özellikle kıyafetlerini izlerken kendimi tarihi bir yolculuğa çıkmış gibi hissediyorum. Bu yüzden elimden geldiğince bir çok tarihi dönemleri anlatan yapımları izlemeye çalışıyorum.. Kore dizileri arasında izlemekten keyif aldığım bir çok dönem dizisi olmasına rağmen "The Moon That Embarce Sun" yani Güneşi Kucaklayan Ay.. sen sevdiklerim arasında yeri almayı başardı.


Dizi; Kral Lee Hwon'un veliaht prens iken kaybettiği Heo Yeon Woo'ya olan aşkını ve özlemini anlatıyor. Bundan önce ilk bölümler Kralın; veliaht prens döneminde Heo Yeon Woo'ya nasıl aşık olduğunu onun veliaht prenses apansız ölümle yüzleşir. Veliaht Prens ona olan özlemi ve ona olan sevgisi ile 8 yıl geçiriyor.. Kral olduktan sonra sürekli hasta olan Hekimlerin bile fayda edemediği bir hastalığı vardır.. Bütün acısını içinde yaşadığı için yıllarca veliaht prensesin ölümüyle kendini suçlar.. Hekimler fiziksel olarak bir rahatsızlık göremedikleri için büyüye başvururlar. Bir gece odasına ondan habersiz "tılsım" adı verilen bir Wol adında şaman gönderirler. Bu şamanın yıllar önce kaybettiği Heo Yeon Woo'ya benzerliği onu gören herkesin dikkatini çekecektir, özellikle Kralın...

Yeo Jin Goo / Kim Soo Hyun
Kim You Jung/Han Ga In
Lee Min Ho/Jung IL Woo
Siwam/Song Jae Hee
Kim So Hyun/Kim Mim Seo
Jin Ji Hee/Nam Bo Ra
Lee Won Geun/ Song Jae Rim

Geleceğin oyuncuları..
Diziye başladığınızda çocuk oyuncuların performansı ile karşı karşıya kalacaksınız. Jung Il Woo ve Kim Soo Hyun yok diye izlememezlik yapmayınız. Zira dizinin temasını bu 6 bölüm oluşturuyor. Kore dramalarına aşina olanlar oyuncuların gençlik dönemlerini canladıran çocukların uzun küçük yaşlardan beri bu sektörün içinde olduğunu bilirler. Yeo Jin Goo,Kim Yoo Jung, Kim So Hyun, Siwan ilk bu diziyi izlediğimde keşfettim. Özellikle Yeo Jin Goo ve Kim Yoo Jung'un sergiledikleri oyunculuk harikaydı. Birbirine oaln aşkı, özlemi, sevgiyi, kaybetme acısını öyle güzel canlandırdılar ki ikisine de tam not vermiştim. Sonrasında oynadıkları dizilerde kendilerine bana ispatladılar.. Kim So Hyun rolü gereği pek fazla işlevi olmasa da; Jin  Goo ile oynadığı I Miss You dizisiyle ikisinin birbirini oyunculuk bakımında tamamladıklarını düşünüyorum, zira hayran kalmıştım.. Geleceğin can yakan oyuncuları olacağından şüphem yok :) Lee Min Ho'ya gelecek olursak isim benzerliğini yesinler senin :) Kariyeri de onun gibi olmasını umuyorum. Rooftop Prince, Running Man ve şu sıralar Prime Minister and I dizisinde oynuyor. Çok iş yapacak çok.. Si Wan'ı ilk kez izlememe rağmen asil bir ailenin çocuğunu oynamak bir insana bu kadar yakışmazdı heralde :) Bu genç oyuncuların iyi olmalarındaki sebep bana göre küçük yaşlardan beri beraber oynuyor olmaları.
Dizinin akıcılığı, sürükleyici dışında güzel bir son ile veda etmesiyle, izledikten sonra araştırdığım da fark ettim ki Sungkyunkwan Scandal'ın senaristi ile aynı kişiymiş. Senaryonun sadeliği, güzelliği senaristin anlatmak istediği olayların sebep, gelişme(sıkmadan) sonuç ilişkisinin dengede tutması ve buna oyuncuların canlandırdığı karakterlere bürünmesi güzel dizi olmasına olanak sağlamış.. Kim Soo Hyun'un Dream High dizinden sonra kendini ne kadar geliştirdiğine izlerken tanık oluyoruz. Bir kralın dik duruşu ile sevdiği kadına duyduğu özlemin arasında ki o ince çizgi varya hani işte onu yapabilen ender oyunculardan biri olduğuna. Oynadığı  dizinin ya da filmin hakkını vermesini geçtim el attığı attığı her projede kendini daha fazla geliştirdiğine inanıyorum. O yüzden onu izlerken sıkılmadan, senaryoya aldırmadan sevebiliyorum. Jung Il Woo'nun canladırdığı Prens Yang Myung karakterini sevdim Kore dizilerinde genelde ikinci adam-kadın rolünde ki kişiler sevgisinden ötürü kötü karaktere bürünürler. Dizin kötü adamı bu sefer ikinci adamımız değildi. Aksine karmakarışık bir kişiliğe sahip, duyguları gülerek gizleyen, zeki ve güçlü bir karakterdi.. Özgürlüğüne düşkün oluşu ve sevdiği kadına sahip olabilmek için önemliydi..Dizide sevmediğim tek şey başrolün sahibi Han Ga In; oynadığı karakter ne kadar güzel olursa olsun oyunculuğunda bir şeyler eksikti. Bana göre sadece cocukluk yıllarını canladıran ufaklık ile çok benziyor olmaları. Kim Soo Hyun genelde oynadığı karakterlerle uyum içinde görünür. Han Ga In ile bu uyumu yakaladığını düşünmüyorum. Bunun dışında beğenmediğim bir yanı yok. 
  •  Nelerden etkilendiğime gelince; Veliaht Prense amansız hastalığa tutulduktan sonra gizi ay köşkünden uzaklaştırılırken. Prensin akıttığı, çaresiz kaldığı bu an.. Yeo Jin Goo'nun oyunculuğu ile ileride ne işler başaracak diye düşünmeden edemiyorum.. 

Kraliçe'nin emri üzerine yanına yaklaşamadığı için isyaaann..
  • En çok kimi mi sevdim; Kralın sadık hizmetkarı Hyung Sun'ı karakteri sevdim. Neden mi? Kral ile diyalogları, gülmesi, yürüşünü sevdim. Prens sürpriz yapacak diye çatıya çıkıp çiçekler attı. Diyeceğim o ki her şekle girdi desem abartı olmaz.

Toparlayacak olursam, başrolde ki kadın oyuncusunun bana soğuk gelişi olumsuz yönlerinden biriydi. Dönem dizilerinde hikayenin akıcılığı önemlidir. The Moon That Embarce The Sun dizisi de akıcılık, ilk altı bölüm çocuk oyuncuların sergilediği performans ile başardığını düşünüyorum. İlk altı bölümü izleyeceğim zaman sıkılır mıyım diye düşünürken beni diziye çekmeyi başardılar. Geriye Kim Soo Hyun, Jung Il Woo ve Han Gi An'ın dizinin gelişme sonuç ilişkisini iyi oyunculuklarıyla bağlamak kalmıştı. Genel olarak sevdiğim izlediğim için mutluyum.. Dizinin Ostlarına gelecek olursak FT Island'ın "You Don't Know My Feelings"  ve Kim Soo Hyun'un "The One and Only You" .. Diziyi uzun zaman önce izlemiş olmama rağmen hala açar açar dinlerim.. Kim Soo Hyun için Dream High izleyenler bilir sesinin güzelliğini..

Dizinin çekimleri zamanında eğlendikleri belli değil mi

23 Ara 2013

Miracle İn Cell No.7


Dün akşam canım sıkılıyordu hangi film ya da diziyi izlesem diye gezinirken, canım arkadaşım Çikom ile konuşmaya başladık. O da Park shin Hye'nin filmini izleyeceğini söyledi. Hangi film falan derken aynı anda izlemeye başladık. Aslında uzun süredir izleme listemde olmasına rağmen bir türlü nasip olmamıştı izlemek. Sonunda dün izledim...


Öncelikle filmin konusundan bahsetmek istiyorum. Zihinsel özürlü bir baba yanlışlıkla bir suç ile suçlanır ve cezaevine gönderilir. Sonrasında hukuk fakültesini bitirip avukat olan kızı Ye-Seung babasının adını temize çıkarmak için çalışır. 1997 yılında Yong Goo ve kızı Ye-seung babası zeka özürlü olmasına rağmen mutlu yaşarlar. Onlar her gün bir dükkana uğrarlar ve orada kızına sarı Ay Savaşçıların çantasını alacağına söz verir. Bir gün otoparkta sarı ay savaşcıları çantası almış kız gelir o çantanın başka bir mağazada daha satıldığını söyler. Yong Goo kızı takip eder. Kısa bir süre sonra kız bilinçsizce yere yığılır. Onu öyle gören adam ilk yardım yapmaya çalışır. Yanlarından geçen bir kadın ise polis çağırır. Yong Go ise çocuk kaçırmak ve cinayet ile suçlanır. Hapishanede 5 mahkum ile bir hücreyi paylaşır. Bir gün bu mahkumların liderinin hayatını kurtarır. Ona borçlu olduğundan isteğini yerine getirir ve ufak kız Ye-Seung'u içeri sokabilmek için plan yaparlar.. Olaylar bundan sonra güzel ve dramatik bir hal almaya başlar....
Kal So Won

Filmi izlemeden önce okuduğum yorumlar az bile kalmış. Etkileyici dram filmi olmasına rağmen komedi unsurları oldukça fazlaydı.Özellikle Park Shin Hye'nin küçüklüğü oynayan Kal So Won'un oyunculuğunu ise kaç kez takdir etsem az bile.. O yaşta nasıl rol kesmektir diye düşünmedim değil. Hatta ilk işim Çikom'a bu kız ödül falan almış diye sormak oldu.. Eğer almasaydı büyük hayal kırıklığı yaşardım..
"Medical Top Team" dizisinde oynayan ufaklık olduğunu sonradan fark ettiğim için kendime kızıyorum.Park Shin Hye en çok sevdiğim kadın oyunculardan biri. Dizi ve film konusunda 2013 onun yılı olduğunu düşünüyorum. Fakat bu filmde çok az kadraja girmesine rağmen göründüğü her sahnede oyunculuğu ile duygusal anlar yaşatmayı başarıyor.. Onlarda benim gibi düşünmüş olacaklar ki bu filmle o da ödül alanlardan biri olmuş..Filmin bir diğer kahramanı ise zeka özürlü bir babayı canlandıran Ryu Seung-Ryong. zeka özürlü oluşunu öyle bir yaşamış ki kendi içinde, karakterin vermek istediği bütün duygular içimize kadar işledi... Kısa göz dolduran bir kadro, mükkemel bir hikaye ve müthiş oyunculuklar.. Dram gibi görünse de aslında yeri geldiğinde güldüren dozunda bir film..

İyi Seyirler..

17 Ara 2013

Lee Jong Suk dur durak bilmiyor !





Lee Jong Suk hız kesmiyor. Dizi ve film sektörönün aranan yüzlerinden olan Lee Jong Suk "I Hear Your Voice" dizisi yayınlandıktan sonra 30 Ekimde vizyona giren "No Breathing" filminin ardında "Blood Boiling Youth" filminin çekimlerine ağustos ayında başlanmıştı.Filmde Park Lee Jong Suk'un dışında Bo Young, Kim Young Kwang ve Lee Se Young ana karakter bulunuyor. Film 1980'ler de geçen lise yıllarını anlatıyor. O zamanın aşkları, arkadaşlıkları gibi konuları ele alacak. Lee Jong Suk yine mi liseli olacak dediğinizi duyar gibiyim. Bu sefer sorunlu bir çocuk ya da gay biri yerine kasanova karakteri canlandıracak. Konu olarak klişe bir film olacak olsa bile Lee Jong Suk'un nasıl bir çapkın olacağını merak ediyorum.
Ağustos ayında çekimlerine başlanan film Ocak 2014'de prömiyeri yapılması planlanıyor. Umarım en kısa zamanda izleme fırsatımız olur.