28 Haz 2018

Age of Youth 2 / Kore Dizisi


JTBC kanalında yayınlanan ilk sezonundan hatırladığımız senaristliğini Park Yeon Sun yönetmenliğini Lee Tae Gon yapıyor. ve Dizi, ilk sezonunun kaldığı yerden 1 yıl sonra 'Belle Epoque' evini paylaşan 5 kızın etrafında dönmektedir.
"Demir leydi, değişmeyen poker yüz."

Han Ye Ri dizide Yoon Jin Myung karakterini canlandırmaktadır. Daha önce Imaginary Cat, Six Flying Dragons, Age Of Youth, Switch: Change the World dizilerinde izledim. Yoon Sunbe iktisat bölümünden mezun oldu. Çin’de 1 yıl geçirdikten sonra Kore’ye geri dönmüş ve iyi bir iş bulmuştur. Bu iş idollerin çıkış yaptığı bir eğlence şirketidir. 


"Yeni bir romantizmle yeni bir
 ilişkiye başlayabilir mi?"


Han Seung Yeon dizide Jung Ye Eun karakterini canlandırıyor. Daha önce Age Of Youth dizisinde izledim. Beslenme uzmanlığı bölümünde okuyan Jung Ye Eun ilk sezonu izleyenler hatırlayacaktır, erkek arkadaşı ile yaşadığı olayların kötü etkisinden dolayı 1 yıl okulunu dondurmuş ve artık üniversiteye geri dönmüştür. –




"Artık bir ilişkisi olabilecek mi?"


Park Eun Bin dizide Song Ji Won karakterini canlandırıyor. Daha önce Entertainer, Age of Youth, Father, I'll Take Care of You dizilerinde izledim. Medya öğrencisi olan Song Ji Won , geçen bir yıl boyunca hâlâ kendine bir erkek arkadaş bulmamıştır.  Dizide iki sezon boyunca sahneleri çıkınca en çok izlemekten keyif aldığım karakterdi



"Utangaçlığını üstünden atıyor ve
öfkesini dışarı vuruyor.


Ji Woo dizide  Yoo Eun Jae (1. sezonda Park Hye Soo canlandırmıştı) karakterini canlandırmaktadır. Daha önce Inspiring Generation, The Universe's Star, psikoloji bölümünde okuyor. Onun karakteri, erkek arkadaşından yeni ayrılmıştır ve bu yüzden duygusal olarak bunalımdadır. –





"Siyah ve kısa saçı ile bu çocuk
 'Belle Epoque'un yeni yüzü."

Choi A Ra dizide Jo Eun karakterini canlandırmaktadır. İlk oyunculuk çıkışını bu diziyle beraber yaptı. Kang Yi Na'nın evden ayrılışının ardından kızların yeni ev arkadaşı olan Jo Eun karakterini canlandırmaktadır. O, Kang Yi-Na’nın boşalttığı oda da kalmaya başlar. 





Son Seung Won dizide Im Sung-Min karakterini canlandırıyor. Daha önce HealerHello Monster, My Lawyer, Mr. Jo, Age Of YouthWelcome to Waikiki dizilerinde izledim. Dizinin ilk sezonunda yer alan Sung Min karakteri Ji Won'un en yakın arkadaşı olarak karşımıza çıkmakta. Dizideki en sevdiğim karakterdi. 


Kim Min Suk; dizide Seo Jang-Hoon karakterini canlandırıyor. Daha önce Shut Up Flower Boy BandHi! School, Love OnWho Are You: School 2015Descendants of the SunDoctors, Defendant, Because This Is My First Life dizilerinde izledim. Seo Jang Hoo karakteri bu seride diziye girdi.  'Belle Epoque' ev sahibesinin vekilidir. Kızların komşusu olarak dizide bizimle birlikte. 




Lee You Jin dizide Kwon Ho Chang karakterini canlandırıyor. Daha önce Second 20s dizisinde izlemiştim. Aynı zamanda Lee You Jin Produce 101 2. sezonun yarışmacılarından biriydi. Diziye bu sezonda katıldı. Onun canlandırdığı karakteri SHINee grubunun lideri Onew oynayacaktı. Bazı sebeplerden dolayı kendisi dizinde ayrıldı. Onun yerine Lee You Jin projede yer aldı. Mühendislik bölümünde okuyan Kwon Ho Chang, oldukça zeki birisidir ancak otistik engelli olması nedeniyle insanlarla iletişim kurmakta zorluk çekmektedir. Ayrıca o  Jung Ye Eun’da hoşlanmaktadır.

An Woo Yeon dizide  eimdal karakterini canlandırıyor. Daha önce Because It's The First Time, Bubble Gum, Five Enough, Jealousy IncarnateStrong Woman Do Bong-SoonCircle: Two Worlds Connected dizilerinde izledim. Dizide bir idol grubunun üyesi olan HeImDal küstah olmasına karşın neşeli birisidir. Yoon Sunbe ile aralarında abla kardeş ilişkisi doğacaktır.



Shin Hyun Soo dizide Yoon Jong Yeol karakterini canlandırıyor. Daha önce RememberThe Universe's StarRuler: Master of the MaskWelcome to Waikiki dizilerinde izledim. Jong Yeol ilk sezonda yer alan karakterlerden biri. Eun Jae'nin eski sevgilisi olarak karşımıza çıkıyor. Bu sezon canlandırdığı karakteri pek sevemedim.

Oyuncuların oyunculukları ayrı bir efsane. Yönetmenler, senaristler bütün ekip ayrı ayrı harika. Bunu daha serinin ilk yapımında fark etmiştik. İzleyicilere kattıkları çok şey oldu. Umarım bir son değildir. School serisi gibi bir devam eder. 


Age Of Youth serisi samimiyeti çok yüksek dizi serilerinden biri. Bir de o samimiyeti Reply serisinden hissetmiştim. Hayattan gerçekleri işliyor olması samimiyetin dozunu da arttırıyor.  İşledikleri konuları sıkıntı, sevinç, endişe hepsi zaman zaman hayatımızda yaşadıklarımız ile aynı. Bu yüzden diziyi izlerken izliyor gibi değil de onlarla yaşıyor, duygularını paylaşıyorum gibi hissettim. İlk sezonla kıyaslayacağım tek şey Kang Yi Na'nın olmayışıydı. Yokluğu hissediliyordu diyebilirim. Karakter tiplemelerine bu kadar önem verilmesine rağmen ilk sezona yazılan Eun Jae ve ikinci sezona yazılan Eun Jae tamamen farklı kişiler olması hoşuma gitmedi. İkinci sezondaki tamamen yeni bir karakter olarak girebilirmiş ve keşke öyle olsaymış çünkü oyuncuyu gerçekten çok sevdim. Ve Eun Jae'nin bu şekilde terk edilmesi gerçekten kalbimi kırdı . Keşke o karaktere bu kadar aşk acısı çektirmek yerine Ji Won daha baskın hale getirilseymis evet bu sezon çok yer kapladı ama bana göre ilk sezona göre zayıftı. Tempo düşüktü. Ve olen kisi o değil bence çünkü geçen bölümlerde yayınlanan o mezar taşı epilogunda en sonda çıkan uzay boşluğunda dolanan küller daha onun karakterine uygun. Aksine erken ölen kişinin küllerini bulunduğunu şey çok düzdü. Yoon Sunbe olduğunu düşünüyorum. Tabi ki bunca söylediğim seye rağmen dizinin tadı izlediğim onca şeye göre çok başka. Ve üçüncü sezonun Kang annecikle beraber dönmesini çok istiyorum. Yeni sezonda eğer ki olursa bı kişi evli olacak bunu biliyoruz bu sayede yeni kıza yer açılacak.

Yaaa sizin minnoş hallerinizi özledik şimdiden :)


İlk bölümde katilin rehin aldığı ailenin, aile fotoğrafı gösterilmişti, gerekli bir ayrıntı diye düşünmüştüm ve sonra Heimdal gösterilince o olduğunu anladım ve son bölümde de teyit edildi. Ji Won'un olayının çözülmesine sevindim ama yine Sung Min arasında istediğim yakın sahneyi göremedim. Ama böyle aşama aşama ilerlemeleri de güzel illa sevgili gibi görünmelerine gerek yok aslında. Çünkü Sung Min'in bir bakışı, mimikleri hatta kirpikleri bile ne kadar çok sevdiğini ve değer verdiğini gösteriyor. Ya aslında ikisi de farkındalar aralarındaki şeyin ama bence arkadaşlığı sevgililiğe tercih ediyorlar.

Birbirlerine sevgisini böyle belli eden insanları severim. Çılgın çiftim benim.


2. sezonunun çıkacağını duyunca nasıl dizi diye merak edip başladım bağımlılık yaptıÖylel güzel bir dizi ki verdiği mesajlar, karakterler fazlasıyla iyi. İçinde yer alan karakterlerde kendinizi bulabileceğiniz bir dizi. Gerçekten çok güzel ve duygu yüklü bir dizi. Hayatın gerçeklerine değiniyor. Dünyada korumasız olan insanların daha çok zulüm gördüğü bir gerçek. Güzel ayakkabılar repliği de bunu gösteriyor fakir olan çocuk daha kolay istismar ediliyor çok üzücü bir durum fakat dünyada pis nefisli acımasız o kadar çok insan var ki. Hayat öyle bir şey ki ne zaman ne olacağı başımıza ne geleceği belli değil. Etrafımızdaki insanları iyi seçmeliyiz, körü körüne inanmamalıyız, bana bir şey olmaz dememeliyiz...Bir davada komşu, ev sahibinin evlatlık çocuğunun başka bir kiracı tarafından cinsel istismara uğradığı şüphesiyle karakola gidip şikayet ediyor ve gerçekten de istismara uğradığı ortaya çıkıyor eğer duyarlı davranmasaydı o çocuk belki de yıllarca istismara maruz kalacaktı. Bu dizi hakkında yazmak istediğim o kadar çok şey var ki ama biraz soluklanıp düşünmek istiyorum.

İlk sezonuyla zaten çok büyük bir bağımın olduğu canım dizimin ikinci sezonuna pek mutlu başlamadığımı belirtmiştim ama gerçekten şuan hiç iyi değilim.. Bu sezonu sevemem zannetmiştim oyunculara ısınamam zannetmiştim ama iyi ki yanılmışım. Yine beni şaşırtmayıp harika bir senaryo koymuşlar ortaya, yine şarkılarla tüylerimi diken diken yaptılar ve yine Jiwon ile gazeteci çocuk sevgili olmadı.. Ya ben ne diyim ki artık beklemekten yıllandık.. Eun  Jae'yi oynayan kıza gerçekten hiç alışamamıştım ve oyunculuğu sığ geliyordu ama bölümler ilerledikçe role uymaya başladığını hissettim. Aslında her şey çok yerinde ve güzeldi. Kang Sunbae'nin aralarda bizi yalnız bırakmaması, asgard ve ayakta kalma çabaları, Jiwon'un hakkını araması her şey fazla güzeldi. O yüzden şu anda etkisinden nasıl çıkacağımı bilmiyorum . İlk sezon bittiğinde de aynı boşluğa düşmüştüm.. 3 sezonun gelme ihtimali bence de baya yüksek umarım yanılmayız..

Albümü dinlemek için; TIKLA

Toodoo "The Tellers" Drain "On a Day Like This" Addnine Project "When The Cold Wind Blows" Dick&Jane "Sidney York" Kim Min Hong "Age Of Youth" Jordan Klassen " The Most Bored David Jules Ever Got" benim dikkatimi çeken şarkılar oldu.

Kızlar tekrar görüşene kadar hoşçakalın.

Dizi için puanım; 10/10

Dizinin ilk sezonu: Age Of Youth 

12 Oca 2018

Age of Youth / Kore dizisi

JTBC kanalında yayınlanan Age of Youth dizisi 12 bölümden oluşuyor. Üniversite öğrencileri Yoon Jin-Myung (Han Ye-Ri), Jung Ye-Eun (Han Seung-Yeon), Song Ji-Won (Park Eun-Bin), Kang Yi-Na (Hwa Young) ve Yoo Eun-Jae (Park Hye-Soo) aynı evi paylaşırlar.Jin-Myung maddi açıdan kendini desteklemek ve okumakla meşguldür. Uyku eksikliğinden muzdariptir. Ye-Eun sevgilisine sadıktır, neyi sevip sevmediği konusunda nettir. Ji-Won parlak bir kişiliğe sahiptir ve içki içmeyi çok sever. Yi-Na güzel görünümü sayesinde popülerdir. Eun-Jae ürkektir, ama erkekler konusunda benzersiz bir zevki vardır.
Park Hye Soo dizide Yoo Eun Jae karakterini canlandırıyor. Daha önce Yong-Pal, bu dizinden sonra Introverted Boss dizisinde izledim. Yoo Eun Jae  üniversiteye başladığı için yeni bir evde bambaşka insanlarla yaşayacaktır. Ürkek karakterlidir. Haksızlığa uğradığı zamanlarda bile sesini çıkarmayan bir modundan asla taviz vermedi. Dizinin bir bölümde diyor ki "Kafamın üstünde dolaşan çantalar benden habersiz yenen reçelim, ödünç istenip geri verilmeyen kalemim" Bu duruma tepki verebilmesi bile uzun sürdü. Bu hayatta yaşımız ne olursa olsun bu tür olaylarla karşılaştığımız zamanlar oldu. Bir çoğumuz tepki verdi ama veremeyen kesimde bir o kadar mevcut. İşte Yoo Eun Jae dizide onların temsilcisi gibiydi.

Park Eun Bin; dizide Song Ji-Won karakterini canlandırıyor. Daha önce Dream HighEntertainerFather, I'll Take Care of You dizilerinde izledim. Ji Won parlak bir kişiliğe sahip olmasıyla birlikte içmeyi çok sevmektedir. Neşeli, eğlenceli kısaca girdiği ortamın havasını değiştiren bir kimayaya sahiptir. Kendini asla ezdirmeyen bir yapısı vardır. Arkadaşlarını her daim korur kimseye ezdirmez, sahip çıkar. Song Ji Won dışa dönük oluşuyla içine kapanık olan insanlara tepki olarak oluşturulmuş bir karakter gibi. Her daim neşeli, olduğu gibi ve korumacı insanları temsil ediyor Song Ji Won.

Han Seung Yeon, dizide Jung Ye Eun karakterini canlandırıyor. Daha önce Jang Ok Jung, Living by Love, Her Lovely Heels, dizilerinde izledim. Jung Ye Eun, kendisini erkek arkadaşına adamış, ne sevip ne sevmediği çok iyi bilen birisidir. Fakat erkek arkadaşına olan bağımlılığı onun bir çok hata yapmasına sebep oluyor. İnsanlar hakkında ne düşündüğünü içinde tutmadan söyleyen, birden hiddetli karaktere sahiptir. Ev arkadaşlarıyla sürekli bir çatışma halinde olsa da, içten içe onlara beslediği sevgi görülmeye değer. Jung Ye Eun hoşlanmadığı şeyleri karşı tarafa söyleme konusunda aşırı davranan kişileri temsil ediyor.
Ryu Hwa Young dizide Kang Yi-Na karakterini canlandırıyor. Daha önce Ex-Girlfriends' Club, Come Back Mister, Mad Dog dizilerinde izledim. Güzel bir kadım olmasından dolayı popüler Kang Yi Na. Elinde güzelliğinden başka bir şeyi olmayan karakterimiz bu durumu kullanarak rahat bir hayat sürmeyi tercih ediyor. İnsanların yaşam mücadelesi ona anlamsız geliyor. Fakat onun arkadaş sevgisi farklı boyutlarda çok güzel. Reelde cinsiyet fark etmeksizin bu şekilde yaşayan insanları temsil ediyor.

Han Ye Ri; dizide Yoon Jin Myung karakterini canlandırıyor. Daha önce Imaginary Cat, Six Flying Dragons dizilerinde izledim.  Kendi maddi durumunu sağlamakla ve derslerine çalışmakla meşgul olan Yoon Jin Myung hayat mücadelesi içinde yaşayabilmek için oradan oraya koşturan bir karakter. Bu mücadele içinde kendini olgunlaştırmak zorunda olan güçlü kalmak için çabalayan biridir. Türlü zorluklara rağmen yıkılmadan, pes etmeden yaşamını sürdüren insanlardan sadece biri. Yoon Jin Myung yaşadığı yaşam mücadelesi ders niteliğindeydi. Bitmek bilmeden çalışan insanları temsil ediyor.



Yoon Park; dizide Park Jae-Wan karakterini canlandırıyor. Daha önce What Happens to My Family?; Discovery of Love, Come Back Mister, Uncontrollably Fond, Introverted Boss, Magic School dizilerinde izledim.  Bir İtalyan restoranında şef olan Park Jae Wan, Jin-Myung’un (Han Ye-Ri) daddy long legs’dir. Yoon Park sevdiğim oyunculardan biri iyi kötü her karaktere giriyor ama aşırı naif bir oyunculuğu var.

Ji Il Joo; dizi de Ko Doo-Young karakterini canlandırıyor. Daha önce Hotel KingHealer, Local Hero, Jackpot, Weightlifting Fairy Kim Bok-JooSuspicious Partner dizilerinde izledim.Ye-Eun’un erkek arkadaşıdır.
Shin Hyun Soo dizide Yoon Jong Yeol karakterini canlandırmaktadır. Daha önce RememberThe Universe's Star, Ruler: Master of the Mask dizilerinde izledim Jong Yeol, Eun-Jae’nin okulda kıdemlisi ve ondan hoşlanmaktadır. Dizide şüphesiz en sevdiğim karakterlerden biri oldu.
Son Seung Won; dizide Im Sung Min karakterini canlandırıyor. Daha önce HealerHello Monster dizlerinde izledim. Ji-Won’un arkadaşı olan Im Sung Min karakterini canlandırmaktadır.


Basit bir dizi gibi göründüğü, durağan işlendiği ve ilgi çekmediği doğru. Çünkü gerçek hayatın kendisi. Çünkü diğer dizilerde olduğu gibi "ben bunları yaşayamam"lı imkansız hayal dünyasından görünen bir tarafı yok, tamamen bizden hissettiriyor. İnsanın içine işliyor bu dizi. Anime izleyenler bilir, slice of life diye bir tür vardır. Sıradan insanların sıradan hayatlarını konu eder. Bu dizide tam bir slice of life türünde olmuş. Bir dizi ancak bu kadar doğal, sade olup bir o kadar da sıcak, içten ve sürükleyici olabilir.İzlerken gerçek insanların hayatını izliyormuşum hissettim.

Resmen günlerdir dizinin sekmesi yanda açık ve benim yazacak, aynı anda, hem o kadar şeyim var hem o kadar hiçbir şeyim yok ki. Gerçek olan şeyleri anlatmak için kelimeler sıraya dizilmez, doğru kelimeler asla yoktur. Çünkü yaşadığın şey gerçektir. Kelimeler gerçek gibi olmayan şeyler için vardır, gerçek olan şeyleri anlatamazsın. Mesela sevdiğin insana sarıldığında gözlerin otomatik olarak kapanır ve o geçen saniyeler içinde gittiğin yeri, hissettiğin şeyi asla tam olarak anlatamazsın, kelimeler o an için yetersizdir. Bu dizi de benim için öyleydi. Her karakter o kadar gerçekti kelimelerimi onları tanımlamak için her bir araya getirmeye çalışmak yetersiz kalıyor. Hayat hakkında henüz hiçbir şey bilmeyen, hayatın hiçbir şeyin görmemiş insan ya izlediğinden hiçbir şey anlamaz ya da hayatı anlar da çıkar bu dizinin içinden. Her karakter üzerine uzun uzun düşünüp anlamamız ve çevremizdekileri de o gözle yaklaşmamız gerek. Eğer bunu yaparsak Dünya daha iyi bir yer olur, gerçekten. 

Kadınların yaşadığı sorunlar yer alıyor dizide. Konular çok güzel işlenmiş. Patron tacizine maruz kalmak sadece hayatını devam ettirebilmek için, sevgili şiddeti, hayat kadını diye toplum tarafından dışlanan kişilerinde çok büyük zorluklar yaşadığı gibi. Hayatta hiç bir şey göründüğü gibi kolay ve berrak olmuyor. Her karakterde bir şeyler bulmanız kendinizden mümkün.

Bundan sonrası spolier içerir.

İş yerindeki psikolojik baskı hakkında bir çok şey öğretti dizi. Taciz bir tek fiziksel tacizle sınırlı kalmayıp, sürekli çalışanı hakkında konuşan, zorlayıcı görevler vermek gibi Dünya üzerinde yaygın olan ve ülkemizde de çokça rastladığımız bir sorun. Yoon Ji Myung, yarı zamanlı çalıştığı restaurantın iş verenin her türlü tacizine, yıldırma politikası, sözlü saldırı gibi bir çok yaşadığı olaylardan baskı yaşayan insanlara dikkat çekti senarist. Toplumda yaşam mücadelesi yüzünden bu tür olarak sessiz kalan bir çok insan söz konusu. Geçen yaz bir bankada çalışan bir kadın, iş yerinde gördüğü mobbing yüzünden yaşamına son verdi.

Bu dünyada var olmamızın sebebi anne ve babamız. Her türlü zorluğun karşısında çocuklarını koruyup kollayacağını düşündüğümüz güzel insanlar. Gerçek sevgiyle birbirine bağlı olmalarına karşın, bu sevgiyi gösterebilen var gösteremeyen var. Bu konu Yoo Eun Jae üzerinden yürütülüyor. Annesinin küçük bir çocuk gibi davranmasında yakınıyor. Yılan gördükleri sahnede arkasına yaslanan annesine bende korkuyorum yılanlardan diyerek anlatmaya çalışmıştı.

Kadına şiddet. Dünya üzerinde yaygın olan en büyük problemlerden biri. Ne yazık ki ülkemizde kadına şiddet sıkça rastladığımız bir durum. Erkeğin tamamiyle aciziyetiyle alakalı, güç gösterme eğilimi. Bu konu Jung Ye Eun'un üzerinde yürütüldü. Kendini adadığı adamın karanlık yüzünü görememesi ve bunun ortaya çıkmasıyla bir mesajdı aslında. Kimseye öyle körü körüne bağlanmayın. Herkesin insan olduğunu unutmayın.

Dizide hep kötü olaylar gösterilmedi tabi ki. En güzeli beş ev arkadaşının dostlukları oldu. Kaygıları olan Eun Jae bile kendini sıcacık ortamın içinde buldu. Bir evin içinde olan tartışmalar tabi ki olur. Buna rağmen içten içe birbirlerini her zaman desteklediler. Kötü şeyler yaşamalarına rağmen, derdimizi dinleyen insanların oluyor oluşu efsane. Gerçek arkadaş dediğimizde aklınıza gelen ilk insanı sevin, destekleyin. Karakterlerin değişimine 12 bölüm boyunca sindire sindire şahit olduk.Ben Yoon Sunbae'nin depozito parasıyla 1 aylığına Çin'e gitmesine ya da Kang Sunbae'nin hayatına farklı şekilde yön vermesine şaşırmadım aksine sevindim. Özellikle bu iki örnek kızların birbirini nasıl etkilediğinin en güzel örneği.

The Sopranos adında bir amerikan yapımı bir mafya dizisi var. Dizinin final sahnesinde tüm aile üyeleri bir restoranda yemek yiyorlar ve ekran kararıyor. Eleştirmenler finali inanılmaz beğenmişti. Ben ilk başta anlam verememiştim ama yani her şey şimdi olduğu gibi ilerleyecek hayatlarına devam edecekler mesajı verildiğini bir yazıda okumuştum. Dizinin finali için de ayı şeyi düşündüm.


Kimse kusursuz değildi. Kimse başrol de değildi. Muhtemel herkesin sahip olabileceği hayatları kamerayla izlemişiz gibiydi her şey, işte o kadar gerçekti. O kadar herkesten bir parça vardı ama aslında hiçbirimize aitti. Hiçbirinin hayatı dizilerdeki gibi koskocaman değişmedi. Sihirli bir değnek dokunmadı kimseye, herkes yaşadıklarından ibaretti. En olmadık zamanda, tesadüf ya beyaz atlı prensler belirmedi sahnelerde. Onların haricinde başka biri hayatlarına girip de hayatlarını hayal edilesi hale getirmedi. Hiçbir şey masal gibi değildi, öyle anlatılmadı, öyle de bitmedi. Tüm bu sebeplerden ötürü, sonu da gayet dizinin kendisi gibi gerçekti. Hiçbir zaman mutlu sona ulaşamazsınız, daha doğrusu sona ulaşamazsınız. Çünkü sonsa eğer ölmüşsünüz demektir. Eğer hayattaysanız mutlu ya da mutsuz son yoktur. En dibe vursanız da hayat devam ediyordur, sorunlar da mutluluklar da bitmeyecektir. Aynı 12 bölüm boyunca izlediğimiz iniş çıkışlar gibi, hayatın devam etmesiyle bitti dizi, yani bitmedi, aynı hayatlarının da bitmeyişi gibi. Beni tatmin etti, aklımda da bir soru işareti kalmadı, gayet kıvamındaydı.

Dizi müzikleri dizi kadar güzeldi. Sogyumo Acacia Band "Butterfly" Offbeat "Clara C" David Choi "Enjoy the View" Toodoo "The Tellers" Mayu Wakisaka "24 Hours" Dick & Jane "Sidney York" Maximilian Hecker "The Whereabouts Of Love" Maximilian Hecker "Mirage Of Bliss" Sogyumo Acacia Band" "Slow Diving Table" Mary Hopkin "Goodbye" jordan klassen "on your collarbone" her biri birbirinde güzel şarkılar. Diiznin şarkıları karakterleri o kadar iyi anlatıyor ki insan ağlamadan yapamıyor .Ben şunu anladım ki bu dizinin etkisi altından uzun bir süre çıkamayacağım.

Diyecek fazla bir şey bulamıyorum. İçimi ısıtan bir dizi oldu. Aşina olduğumuz dramalara nazaran hepimizin günlük hayatta karşılaşabileceğimiz durumlar ele alınmıştı. Belki de bu yüzden hepimiz karakterlerden bir parçayı kendimizde gördük. Dizideki kızların bağı çok çok hoşuma gitti. Belki de içimi ısıtan şey tam olarak budur bilemiyorum. Dizide birbirinden farklı 5 kız ve hepsi birbirini sorguluyor. "Neden böyle yapıyor? Çok saçma." gibisinden. Sonradan bir bakıyorsun hepsinin gerekçeleri mutlaka böyle olmasında bir gerekçe olduğunu görüyorsun. Bu benim çevremdeki insanları anlamaya başlamamı sağladı. Diziden çıkarabileceğimiz dersleri yazmak istesem buraya sığdıramam. Ama ben o tırnağın kopma sahnesinde bu dizide yüreğimi bıraktım, o an benim için efsaneleşti bu dizi. Umarım herkes benim izlediğim gibi bakar bu diziye ve hayatına katar öğrendiklerini. Hayatınıza anlam katacak ve farklı bir açıdan bakmanızı sağlayan müthişli bir diziydi.. Anlaya anlaya, sindire sindire, izleyin izlettirin.

Dizi için puanım; 10/10