11 Nis 2014

Kardeşimin Hikayesi


Doğum günümde aldığım en özel hediyelerden biriydi Zülfü Livaneli'nin "Kardeşimin Hikayesi" kitabının aldığı yorumları bir çok yerde hem duymuş hemde okumuştum..

"Mantıksız geliyor ama o sabah uyandığımda tuhaf bir haber alacağımı biliyordum.."

bu cümle ile merak uyandıran hikaye başlıyor.. Kardeşimin hikayesi meraktan çatlatacak, sonunu öğrenebilmek için bir solukta okumak isteyeceğiniz bir kitap..

Ahmet; kitap kurdu rutin hayat yaşayan 50 yaşlarında, insanlara tensel temasta bulunmayan bir adam, hastalık gibi düşünün..
Komşu Arzu'nun sırlarla dolu ölümü..
Bu cinayeti araştıran meraklı, genç gazeteci Pelin... Ahmet'in ilgisini çekiyor. Daha fazla ilgisini çekebilmek için kardeşi Mehmet'in hikayesini anlatıyor.. Rusya'ya uzanan yürek burkan bir hikaye. Mehmet'in hikayesini dinlerken meraktan ölebilirsiniz. 

Kitabı çok sevdiğimi söyleyebilirim Böyle merak uyandıran hikayeleri her zaman sevmişimdir. Sonunda neler olacak diye bin bir türlü senaryolar kurdum aklımda. Okurken hem merak edip hem de üzüleceğiniz yanları olacak. Tek kelimeyle, kurgusuyla harika!

"Birine aşık olmak, gözü bağlı olarak, bir uçurumun kıyısına yürümek demektir. Başına neler geleceğini hiçbir zaman bilemezsin. Sonu ölüm de olabilir, cinayette, intihar da"

Umarım benim gibi severek okursunuz..

No Breathing


Dizi ve eğlence programlarından fırsat yakalamışken uzun süredir izlemek isteyip de bir türlü izlemeyi başlayamadığım "No Breathing" filmini bitirme fırsatı buldum. Tabi bunda Jong Suk ve Seo In Guk'un etkisi büyük oldu İkisininde oyunculuğunu ve karakterlerinde ki duruşlarını seviyorum.

Karakterler; Çocukluğundan bu yana yüzme sporunu kendine meslek edinmiş sayısız şampiyonlukları bulunan milli yüzücü Woo Sang (Lee Jong Suk) ve çocukluğunda yüzme şampiyonlukları olan, yüzücü babasını kendine rol model alan talihsiz bir olay sonucu önce babasını sonra annesini kaybeden, yüzmeyi bırakan Won İl (Seo İn Guk) başrollerini paylaştığı bir film. Ulusal seçmelerde rakip yüzücüyü dövdüğü için diskalifiye olan Woo Sang; düz lisede eğitim gören yaptığı hata sonucu okuldan atılan Won İl'in yolları spor okulunda kesirse neler olur? İki yakışıklı erkek olursa birde bayan aktrist olmalı değil mi? Jung Eun karakterini SNSD'nin güzel kızı Kwon Yuri canlandırıyor. Yuri'nin kendi hayatındaki gibi canlandırdığı karakter müziğe aşıktır. Ayrıca bir tarafta çocukluğundan beri ona aşık olan Woo Sang bir tarafta çocukluk arkadaşı olan Won İl acaba hangisini seçecek diye düşünüyorsanız tabi ki de bir şey söylemeyeceğim. 

Film çok çok güzel değil ama kötü de değil orta şekerdi. Seo İn Guk'un rolüne kendin ki sevimliliğini katması, her hareketi benim için olay oldu torpil geçmiyorum gerçekten öyleydi.Jong Suk'u duruşunu hep karizmatik bulmuşumdur. O da bu halini içine girdiği rollere yansıtmasını onun için avantaj olduğunu düşünüyorum.Yuri'yi ilk kez izledim biraz daha kendini geliştirirse güzel olur. Onun filmde ki etkisi söylediği "Bling Star" şarkısı oldu. Filmin karakterleri yüzücü olursa görsellikte ön planda olmalıdır. Görüntü yönetmenin hakkını yememek lazım görsellikte film çok iyiydi. Umarım seversiniz..


9 Nis 2014

Emergency Man and Woman



2014'ün başlarında yayınlanmaya başlayan geçenlerde final yapan Emergency Man and Woman dizisini hiç kaçırmayın hemen izleyin derim. Dizinin konusundan ziyade daha çok oyuncu kadrosunu sevdim. İçlerinden bir tanesi bile sırıtmıyor aksine karakterleri sevmenize sebep oluyor. Birbirlerini deli gibi seven iki insan düşünün.Evliliklerine aileleri karşı çıkıyor ama onlar aldırış etmeden küçük yaşta evleniyor. Cicim ayları sona erince şiddetli geçimsizlikten boşanan çift doktor olduktan sonra tekrar karşılarsa neler olur?

Oh Chan Min rolünü Choi Jin Hyuk canlandırıyor. Panda and Hedgehog, I Need Romance ve Heirs dizilerinden hatırlarsanız. Jin Hee ile evlediğinde doktorluk okuyan ve okulunu yarıda bırakma zorunda kalan ilaç firmasında ilaç satışı işini yapar. Boşanmanın ardından Amerika'ya gidip yarıda bıraktığı tıp fakültesinden mezun olur stajyer doktor olarak bekar hayatına devam eder. Oh Jin Hee karakterini Song Ji Hyo canlandırıyor. Düşlerimin Prensi, Running Man ekibinin tek bayanı olarak hatırlarsınız. Chan Min ile evli olduğu zamanlarda bir sürü zorluklar yaşamasından doalyı boşandığında kendini kanıtlayabilmek için beklenmedik şekilde doktor olmaya karar verir. Bir gün kader ağlarını örer ve boşandığı eski kocasıyla aynı hastanede stajyer olarak çalışmaya başlar. Açık konuşmak gerekirse Ji Hyo ve Jin Hyuk'un oyunculuklarını zaten seviyorum. Rollerinin hakkını çok iyi verdiklerini, karakterlerinde ki duygu geçişlerini başarıyla yaptıklarını düşünüyorum. 
Şef Gook karakterini Lee Pil Mo canlandırıyor. Açıkcası izlediğim ikinci dizisi oldu. The Woman Who Still Wants to Marry dizisinde izleme fırsatı bulmuştum. Kesinlikle o diziyi izleyerek vakit kaybetmeyin. Ben bu dizide Şef Gook'un hastası oldum. Bir insan bu kadar karizmatik olamaz heralde. Prof. Choi Yeo Jin karakterini Sim Ji Hye canlandırıyor. Şef Gook'un eski sevgilisi harika bir doktor. Ben bu kadını ilk gördüğümde şirret bir kadın olur diye düşünüyordum ama senaristler beni yanılttı. Aksine hayran olabileceğim biri olabildi. Onun Şef Gook'a olan sevgisi "uzaktan seni mutlu olduğunu bilsem" yeter cinsindendi. Dizinin finaline kadar yapma etme şef şu kadın yanı başında diye diye helak oldum.

Dizinin bir diğer stajyerleri karı koca iki deli. Lee Young  Ae, Chun Min Hee, Park Sang Hyuk karakterini ise Lim Hyun Sung canlandırıyor.Pek fazla göz önünde bulunmasalar da aralarında ki ilişki, Min Hee'nin patavatsızlığı, Sang Hyuk'un karısından korkması ve deli gibi çocuk istemesi sevilesiydi.
Solda ki arkadaş Im Yong Kyu karakterini Yoon Jong Hoon canlandırıyor. Bu arkadaşı Monstar ve Reply 1994'ü izleyenler hatırlar. Orada pek fazla göz önünde değildi fakat bu dizide biraz daha göz önündeydi. Han Ah Reum karakterini Clara canladırıyor. Bu arkadaş kim diye sorarsınız inanın benim de izlediğim ilk yapımı.Han Ah Reum çekici güzel bir hatun. Başkanın kızı olmasına rağmen stajyer olarak çalıştığı hastanede farklı davranmasınlar diye kimliğini gizliyor. Ailesi görücü usulü görüşmeler ayarlıyor fakat kendinin yerine başkasını yollayan bir kız. İlk başlarda açıkçası kötü kız olacak sanıyordum fakat aksine kendini sevdirdi. Chan Min'in annesi Ah Reum'u gelini olarak bile görmeye başlamıştı. Anlayacağınız kendi kendine gelin güvey oldular bir süre. Aslında Ah Reum'u mutlu edebilecek insan Chan Min değilde Yong Kyu'nun olacağınu geç olmadan farkına varması güzeldi. Yong Kyu'nun "Ah Reum Shhi" deyişi hala kulaklarımda o kadar sevimli sesleniyor ki insanın red edesi gelmez..
"İlk etkileşim"

Acil serviste geçen her hikaye hüzün doluydu. Dünyada ki en güzel aynı zamanda en zor mesleği doktorluk. Bir taraftan hayat kurtarırken diğer taraftan ölüme şahit olmak her insanın yapabileceği türden meslek değil. Acil servisteki doktorlarının işleri uzmanlara daha zor olduğunu düşünüyorum. Dizi bile olsa çok iyi dillendirdiklerini düşünüyorum. Her bölüm ayrı hikaye her bölüm ayrı tutkuyla çalışan doktorlar. Bazıları bu işe uygun olduğunu düşünemeyecek bazıları doktorluğun onlara kattığı tutku olmadan yaşayamayacak.

Dizi duygu geçişleri olay örgüsü izlerken sıkmıyor. Özellikle duygularını geride bırakmış bir Şef'in kalbinin tekrar birisi için attığını görmek, bakışlarına hayran kaldım. İtiraf ediyorum ilk başlarda Şef ile Jin Hee'nin birlikte olmasını istiyordum. Fakat Chan Min acı çektiğini, kıskandığını ve Prof Shim Ji Hee'nin yüreğinin güzelliğini gördükçe yok yok olmamalı herkes ait oldu yerde olmalı dedim. Jin Hee evliyken yaşadığı olaylar, kalp kırıkları yüzünden zor toparlanmış, herkese kendini ispatlamak adına doktor olmuştu. Bocalamasının sebebi tekrar aynı hayal kırıklarını yaşamaktan korktuğu içindi. Hani bir söz vardır "Her şerde bir hayır, her hayırda bir şer vardır" diye onlarında ki bu hesap oldu. Yaşadıkları acı tecrübenin ardından kaybetme korkusu her şeyin başlangıcı oldu.. Sürekli olaylar çıkaran çocuğun annesi bile aslında yaptığının yanlış olduğunu geç de olsa anlamış olması.

Bir doktora "Kalbini çarptıran bir adamla birlikte ol" dersen senin için böyle çarpıyor der ve ispatlar..

Bu diziyi izlerken sıkılmayacaksınız aksine kendinizde çok şey bulacaksınız. Belki güven belki samimiyet belki acı.. En güzel yanı da ne biliyor musunuz? Bu dizide kötü bir tane bile karakter yok. Düşman bile olsanız bir hasta için birlik içinde çalışan doktorlar, birbirini sevmelerine rağmen uzak kalan insanlar, karşılıksız aşkın mücadeleyle karşılığını alınması gibi bir çok duyguyu içinde barındırıyor.

Dizinin en sevimli erkeği Gook'umuzu unutmamak gerek. Onun hasta olup hastaneye geldiği her sahne beni benden aldı. Hele o iğne vücuduna girdiğinde içim parçalandı. Çocuklar hasta olmasın tek dileğim. Her göründüğü anda o yanaklarını parçalayıp, ısırasım geldi. Sevimli surat :)

Bir çok sahnede güldüren bu iki doktoru unutmamak gerek. 

 Ji Hyo'la Pazartesi Çifti olarak bilinen Gary'i konuk oyuncu olarak görmek harikaydı.  Hele Tam benim tipimsin demesi 

Dizinin ostlarından bahsetmeden olmaz. Bu dizi için Choi Jin Hyuk şarkı söyledi. " The Scent A Flower"  Ju-A'nın söylediği "I am". Park Shiwan'ın söylediği "The Way We Loved" Lim Jeong Hee'nin "Scent of a Flower" benim dizide ki favori ostum buydu.  Herkes olması gerektiği yerde.. Chan Min Jin Hee'yle,  Şef ile Prof kadınla, Ah Reum Yong Kyu'yla, karı koca stajyer zaten birlikte.. Mutlu sonları her zaman sevmişimdir. Umarım izlerken benim gibi her duygu bir arada yaşarsınız..

7 Nis 2014

Mart Menekşeleri

En büyük zevklerimden biri kitap evlerinde zaman geçirmek. Bir kaç zaman önce Nabrut ve Seyhan'ın postlarında denk gelip dikkatimi çeken "Mart Menekşeleri" kitabını görür görmez içimde ki alma istediğini durduramadım..Kitapta beni kendine çeken şey ise kapağında ki şu söz oldu..

"Bir kadını yüreği sırlarla dolu bir denizdir"  

Kitabın yazarı Sarah Jio'nun okuduğum ilk kitabı. Açıkcası üslubunu çok beğendim. Tabi bunda çevirmen Nihan Giray'ın da payı çok büyük.. 

Gerçek aşkını mutlu mesut yaşadığını zanneden ünlü yazar Emily'nin aldatılmasını öğrenmesiyle başlar hikaye. Aldatılan bir kadın olmasına rağmen kendinden emin, güçlü duruşuna hayran kaldım. Kendini toplayabilmek için yengesi Bee'nin Bainbridge Adasında evinde bir süre inzivaya çekilir.  Çocukluğunun geçtiği bu adada ne kadar mutlu zamanlar geçirdiğini anımsar. Bir gece ansızın bir günlük eline geçer. İşte burada hikaye içinde bir hikayeye tanık oluyoruz. Sonun nasıl olacağını bilmeden bir solukta bitirdiğim okuyunca aklımda binlerce senaryo kurduğumu itiraf ediyorum. Elinizden zar zor bırakacağınız her insanın kütüphanesinde olmasına inandığım romanlardan biri.. 

Bu Ekip Bi Harika >> Running Man

Uzun zamandır dizi ya da film izleyemiyordum bunun tek bir sebebi var o da Running Man. Sevdiğim oyuncular ya da gruplar konuk olduğunda anca izlerdim. Fakat bir gün ne izlesem diye gezinirken  gözüme çarptı napsam falan düşünürken bölümleri indirmeye başladım.Arka arkaya izlemeye başlayınca da müptelası oldum. Türkçe altyazı olanları izledim dayanmayınca artık İngilizce altyazı olanlara geçtim. Hala severek takip etmekteyim..


Running Man SBS kanalında yayınlanan en güzel programlardan biri. Güney Kore izleyicisi de benim gibi düşünüyor olacak ki program 2010 yılından beri hala devam etmekte. Bir çok grup ya ilk ya da iki, üç.. kez yer alıyor. Güney Kore'nin en iyi komedyenleri bir araya gelirse neler olur sorunun cevabıdır Running Man.

Yoo Jae Suk: 1972'li komedyen ve program sunucu olarak bilinir. Güney Kore'de beş yıl üst üste en popüler komedyen olarak seçilmiş. Bunu ilk okuduğumda aslına bakarsanız hiç şaşırmadım tepkileri yaptıkları falan izlerken beni çok güldürüyor. Progmram ilk başladığı zamanlarda zayıf oyuncu gibi görünse de aslında Running Man ekibinin en sağlam oyuncularından biri.. Hatta en güçlü iki oyuncudan biri desem yeridir. Mesela; Su tabancısyla arası çok iyidir. Bunu neden dedin diye sormayın izlemeye başladığınızda bana hak vereceksiniz.Bir de kıvrak zekasıyla bir çok oyunun şifresini rahatlıkla çözebilme yeteneği var. Oyunlarda galip gelebilmek için yapmayacağı şey yoktur. Böyle durumlara tanık olursanız bilin ki orada Yoo Jae Suk vardır.


Gary: 1978'li Güney Kore'nin ünlü rapçilerinden biridir. Bir tek rapten ibaret değil tabi ki söz yazarlığı, prodüktör, dansçı, şovmendir. Anlayacağın on parmağında on marifet kişiliğe sahip bizim Gary. Doğru konuşmak gerekirse Running Man ekibinde en çok güldüğüm üç kişiden biri. O ekibin bana göre en saf üyesi bu da onun dürüst olmasına sebep oluyor. Running Man programında her bölüm farklı oyunlar olduğunu az çok biliyorsunuzdur ya da şimdi öğrendiniz. Yarış konusunda Gary' tek geçiyorum. Bir bölümde hapishanede kurtulma görevi vardı adam o kadar rahat ki olmasada olur havasındaydı "sülalem rahat panpa" modundaydı. O yüzden nerde ne yapacağı bilinmiyor.


Haha:1979'lu Berlin doğumlu Güney Koreli olan ekibinin şarkıcısı, aktör, sunucu, stand up komedyeni olarak biliyorum belki meziyetleri de vardır tabi ama pek bakmadım açıkçası. Az önce Gary'den bahsederken güldüğüm üç kişiden biri demiştim ya ikiniciside Haha'dır. Oyunlar esnasında yaptığı şakalardan dolayı seviyorum. Özellikle sözlü olarak yaptıklarında kahkahalara boğulabilirsiniz, garanti veriyorum. Onun en büyük özelliği ise; konuk olarak gelen her bayana aşkını itiraf etmesinden dolayı Running Man'in çapkını olarak da bilinir. Oyunlarda başlarda pek kendini gösterememiş performanslarında görünüyor. Ekip birbirine alıştıkça hepsinin meziyetleri ortaya çıkmış..

Ji Suk Jin: 1966 doğumlu komedyen aynı zamanda yapımcıdır. En popüler MC ödüllerini falan kazanmış.Jae Suk ile 20li aşkın dostlukları olduğunu okumuştum bir yerde. Onun yaşlı gibi gibi göründüğüne bakmayın dostlar kıvrak zekaya sahip. Oyunlarda genelde zayıf halka olarak gösterilir. Fakat kıvrak zekasıyla bir çok oyunda kendini ispatlamıştır. Özellikle zombi oldukları bölümde şifre çok zordu onu düşünüp bulması beni şaşırtmıştı.. Bu sebepten sıkı rakiplerden biridir.Yaşına göre de bayağı hızlı koşuyor..


Kim Jong Kook:1976'lı şarkıcı ve oyuncudur. Running Man ekibinin en güçlü oyuncusu desem yeridir adamdaki kaslar ekipte kimsede yok. Güney Kore'nin Spartaküsü olarak biliniyor. Oyunlarda diğer üyeleri çok kolay yenebiliyor. Güçlü olmasının dışında bir keskin zekada onda var. İnanmayacaksınız ama kas yığını olan bu adamı aegyo falan yaparken görürseniz şaşırmayın. Ben çok Kpop idol gruplarının katıldığı yaza veda bölümünde SİSTAR grubuyla onları ünlü danslarını yaparken gördüğümde yerlere yatmıştım gülmekten. O yüzden bu ekibe hayranım kim nerde ne yapacak kestiremiyorum.



Lee Kwang Soo:1985'li  şarkıcı,oyuncu ve modeldir. Güney Kore'de gördüğüm uzun oyunculardan bir kaçından sadece biri. Ben kendisini ilk Nice Guy dizisinde tanımıştım. Orada ki rolüne bayılmıştım. Running Man ekibinin en küçük elemanı. En genç olmasına rağmen benim gülme krizine girmeme sebep olan üç kişiden sonuncusu. Mimikleri, oyunları, dansları beni bitirdi. Her yarışmada muzipliğiyle alıp götürüyor.Onun oyunlarda ki misyonu genelde takım arkadaşlarına ihanet etmesiyle biliniyor. Hatta hapishane oyununda bu konuyla alakalı ceza kestiler her üyeye 6 saat ceza varken ona 72 saat ceza verdiler. O yüzden Running Man'in vazgeçilmezlerinden biri benim adıma.. Asya Prensi olarak bilinir.

Song Ji Hyo:1981li oyuncu ve modeldir. Running Man ekibimin tek bayan üyesidir. 2-5.bölümler arasında sadece konuk oyuncu olarak yer alsa da 6. bölümden sonra daimi üye olarak kalmıştır. . Bu kadını nerden hatırlıyorum diye düşünüyor olabilirsiniz. Düşlerimin Prensinde, Prense aşık kızımız. Şu sıralar final yapan Emergency Man And Woman dizisinin güzel oyuncusudur. En azından şu an hatırladıklarım onlar. Running Man'de ki rolüne gelince, tek bayan olsa bile aralarında ki en iddalı kişi. Bir çok oyunu tek başına alıp götürdüğü oluyor. Özellikle Gary ile takım oldukları her bölümde gülme krizlerine giriyorum.Hani bizim bir sözümüz vardır karda yürür izini belli etmez. Aynen o hesap. Kpop idollerinin katıldığı yaza veda bölümünde geride olmalarına rağmen çok iyi çıkarmışlardı. Birde bölümlerde Gary ve ikisinin taktığı şapkaların hastasıyım :)

Şu anda bu ekip Running Man programına devam etmekte. Fakat ilk 40 bölüm Song Joon Ki ekibimin içinde yer alıyordu. Zeki ve bulmacalar konusunda iyi olmasına rağmen oyunculuk kariyerine devam edeceğim diyerek ekipten ayrılmak zorunda kaldı. Fakat bir kaç bölümde konuk oyuncu olarak yer aldı. Ben daha bir tanesine denk gelebildim sırayla izlediğim için beklemedeyim. Joon Ki sevdiğim aktörlerden biri. Bu yaz sessizce askere gitti...
Program Güney Kore sınırlarını aştı Hallyu programı olarak bilinen Running Man yüksek meblaya 9 ülkeye satılmıştı. Tayvan, Tayland, Çin, Malezya, Hong Kong, Japonya, Singapur, Kamboçya ve Endonazya gibi ülkeler satın almış durumda. Hallyu Programı olduktan sonra tabi ki de Güney Kore dışında da bir çok ülkeye gidip çekim yapmaları olanak sağlandı. Mesela 2013 yılına bir Asya Turu gerçekleşti. 2014'ün başlarında Avusturalya Turizimi komisyonu ekibi davet etti. Hatta Avusturulaya da ki çekimlerde Bi Rain ve Kim Woo Bin yer aldı. O bölüm sanırım 188-189-190 olması lazımdı. Açık konuşuyorum gülme garantisi veriyorum. Mutlaka izleyin.

Dünyaca ünlü güney koreli şarkıcı Seven'in katıldığı bölüm

Cnblue albümlerini yayınladıktan sonra Running Man'e katılırsa nolur :)

Dünyaca ünlü oyuncu Jackie Chen ve Sujunun yakışıklı yüzü Siwon
Heirs ekibinin katıldığı bölüm gülmekten yarışamayan konuklar :)

24 Mar 2014

MBLAQ 6.Mini Albümleri İle Geri Döndü!

Bir önceki yazımda beklediğim iki geri dönüş olduğundan bahsetmiştim. Bunlarda biri Suju M  iken bir diğeri ise Mblaq 6. mini "Broken" ile yaptı.


Teaserleri ve albüm fotoğrafları yayınlamaya başladığı anda merak uyandırdı. Mblaq üyelerinin yeni imajları ve olgunlaşmış halleri albüme de yansımış mı diye merak etmedim değil. Her üye fotoğraflarda erkeksi görünüyor. Takım elbise ve yelek içinde kendine özgü cazibelerini göstermişler. Grubun maknaesi Mir'in çocuksu yüz hatları bile erkeksi ve hoş olmuş. Yalnız Thunder'ın sarı ve kısa saçları prens görünümünü geride bırakmış. Öyle güzel fiziği var ki Moda haftasında defileye bile çıktı çocuk.

Mblaq "Be A Man" klibi

Albümde daha önce yayınlanan "Our Relationship" ve klibi yayınlanan "Be A Man" dahil toplamda 5 şarkı yer alıyor. Albüm üretimi dahil söz yazarlığında üyelerinin çok fazla payı olduğunu okumuştum. Zaten Mblaq'i yakında bilenler bilir çok fazla şarkı yazdıklarını. Çeşitli şarkıların bestesi ve ana şarkının sözlerini tanır mısınız bilmiyorum ama Wheesung  Duble Sidekcik ve Avengers dibi şarkılarda payı çok yüksek. R&B konusunda bu arkadaşın iyi olduğunu duymuştum.  

Albümde ki şarkılar

Broken (Thunder sözlerine yardım etti)
Be A Man(Mir sözlerine yardım etti)
Our Relationship(Mir sözlerine yardım etti)
12 Months (Mir ve Thunder sözlerine yardım etti. Thunder ayrıca düzenlemesinde bulundu
Because There are Two (G.O sözleine ve düzenlemeye yardım etti.)
Still With You  (G.O sözleine ve düzenlemeye yardım etti.)

Mblaq 2007 yılında Rain'in kendi albümlerini çıkarmak ve bir kaç yeni pop grubu oluşturmak için açtığı müzik şirketine bağlılar. Bildiğim kadarıyla bir süre sonra Rain'in şirketi JPY şirketiyle birleşmişlerdi tam hatırlamıyorum bu haberi okuyalı çok oldu. Ben Suju M ve Mblaq'in yeni albümlerini dinleyerek bi kaç güne kadar eskitirim heralde umarım sizlerde seversiniz :)

Beklediğim Geri Dönüş!


Beklediğim iki geri dönüş biri sonunda geldi. Artık günler geçmek bilmiyordu benim adıma. İlk başta şarkıları yayınlanmasına rağmen benim için şarkı kadar klipleri ve performansları da önemliydi.Super Junıor'ın alt grubunu Super Junior M geri dönüşünü yaptı. Super Junior M. Sujunun bu alt grubu Çin piyasasında koreli grup olarak ilk çıkış yapan grup olma özelliğinin sahibi. Sonrasında Exo gibi gruplarında piyasada büyük söz sahibi olduğunu da unutmamak lazım. SMTwon yatırımın büyüğünü yapıyor her seferinde.
Dün akşam yavrularım CCTV'de 3. mini albümlerinin çıkış parçaları Swiming ile boy gösterdi. Hep klibi hem şovlarını izledim Ve benim ilk gözüme çarpan isebu albümde ki imajları. Pek bi olgun pek bi karizmatik olmuş her biri. Bu imajlarını kim bu şekilde düşünmüşse çok iyi etmiş gözüm gönlüm açıldı.. Şarkıda ki koreografi konusunda çok çalıştıklarını gecelerini gündüzlerine kattıklarını biliyorum.Emeklerinin karşılığını fazlasıyla alacaklarına inanıyorum. Normalde Kpop piyasasında idol gruplarının ömürlerinin en fazla 5 yıl olduğunu söylerler fakat 8 yılı geçti ve hala üzerine bir çok şey katıp geri dönüyorlar. Umarım çok uzun zaman devam eder.. En azından onların gerçek performanslarını izlemeden bitirmesinler. Bizim ülkemizde ki konserlerini ayrı tutuyorum. Nedeni ise onların Super Showlarını izledikten sonra kesinlikle yerinde gidip izlemem lazım diye düşünmeden alıkoyamıyorum.Benim için gerçek performans oradakiler :)

Dün Çin Kanalı CCTV'de ki performansları

Swiming şarkısının klibi

Swiming şarkısının klibinde değilde CCTV'de ki gösterilerinde Siwonun badem bıyıklı halini görünce bizim rahmetli oyunculardan Ayhan Işık'a benzememiş mi ? Bir de siyah beyaz fotoğrafını gördüm şok oldum. Sanırım Heirs'ın Çin versiyonunda rol aldığı için yapmıştır diye düşünüyorum. Neyse konu konuyu açmadan şarkılara geçelim.

Albümde ki şarkılar bu şekilde

Umarım sizinde sevip dinleyeceğiniz şarkılar olur.. Ben şimdiden "My Love For You" eskittim gibi :)

21 Mar 2014

Heroes Geri Dönüyor!


2006 yılından itibaren 4 sezon olarak yayınlanan ve yayınladığı dönemde en çok izlenen dizilerden biri olan reyting rekorları kıran Heroes dizisi Heroes: Reborn mini dizi olarak geri dönüş yapıyor. Bugün aldığım en güzel haberlerden biri. Hereos dizisi dördüncü sezon finalinden sonra iptal kararı alınmıştı. Yeni bölüm gelsin diye günlerini saydığım ilk sezondan sonra kalitesini düşürdüğü için bir çok kişiyi kaybetmesine neden olmuştu. NBC'nin iptal olalı4 yıl olmasına rağmen yapımcı Tim Kring ile tekrar anlaşıp mini dizi (13 bölüm) olarak diziyi çekme kararları beni sevindirdi dostlar. 2015 yılında yayınlanacak olan Heroes Reborn'da Peter, Nathan, Hiro ve Sylar gibi karakterlerinin tekrar görme şansımız olacak mı orası muamma.. NBC Entertainment Başkan'ı Jennifer Salke " Heroes 2006 senesinde çıkışıyla beraber televizyon camiasında yarattığı etki gözleri açıcıydı Bu rezonanstaki diziler genelde pek ortalarda gözükmek ve biz de yeni bir tanesinin artık zamanının geldiğini düşündük. İleri görüşlü yapımcı Tim Kring'in de bu diziye en az benim kladar atlamaya hevesli olduğunu görünce ve Tim'in kendi orjinal içerine yeni dokular ve katmanlar ekleyeceği oplanını da duyunca biz çok heyecalandık. Dizi yayınlanana kadar tabii çoğu şey saklı kalacak, ancak biz dizinin orjinal oyuncularının geri gelebileceği fikrini hala elemedik" tarzındaki açıklaması açıkçası beni sevindirdi. Onun ayarında çok dizi izlememe rağmen döneminin bana göre en iyi dizilerden biriydi. Sabırsızlıkla bekliyorum.

18 Mar 2014

Biri Dizi Mi Dedi ? Bölüm-6


  • ONCE UPON A TİME 


Hep söylerim fantastik konulu her dizi benim için bir adım öndedir. 2011'de başlamasına rağmen benim diziyle tanışıklığım 2012 yılında oldu ikinci sezonu verildiği dönemlerde bir göz gezdireyim güzel ise başlarım düşüncesiyle yola çıktım. 22 bölüm olan bir sezonu 3 günde bitirme gafletinde bulundum. Nedeni ise; Cindrella'dan, pinokyo'ya Pamuk Prenses'ten Peter Pan'a kadar bir çok masal kahramanını iç içme geçmiş hikayesiyle barındıran dizi, Once Upon a Time.. 
28 yaşındaki Emma Swan terk edildiğinde bebekti. Kötü kalpli kraliçenin laneti kırması için gönderilen Emma'nın bu sihirli dünyadan haberi olmasa da, 10 yaşındaki oğlu Henry her şeyi biliyor. Geri kalan tek şey ise Emma'yı ikna etmek.. Şu an 3. sezonu yayınlanıyor. Fantastik dizi seviyorsanız mutlaka izleyin derim..
  • CONTINUUM

2012 yılında tanıştığım Kanada yapımı dizi Continuum.. Keira Cameron'ın 2077 yılında dedektiflik yapan, amirinin isteğiyle Liber8 diye bilinen terörist grubunun idamına katılır. Bir şeyler ters giderken ne olduğunu anlayamadan kendini kaçakların peşinde günümüz 2012 Vancouver'ında bulur. Oğlu ve eşi 2077 yılında kalan ve günümüz zamanında sıkışıp kalan Cameron suçluları yakalamak ve hayatına geri dönmek için elinden geleni yaparken dahi çocuk olan Alec Sadler adlı bir genç ona yardım eder.. Dizi bu şekilde başlıyor. Birbirine bağlantılı bölümler soluk kesmeden izleyebileceğiniz bir yapım. 2 sezonu verildi. Ağustos ayında 3. sezon onayı geldiğinde çok sevinmiştim. Yanlış hatırlamıyorsam dün yeni sezonu yayınlanmış olması gerekiyor..
  • UNDER THE DOME

Romanlardan uyarlama olan film ve dizileri hikayeye sadık kaldıkları sürece severim. Gerilim ve korku romanlarının efsane yazarı Stephen King 1000 sayfalık "Under The Dome" adlı romanından uyarlanan dizinin yönetmeni Steven Spielberg'dir. Under The Dome geçilmesi imkansız, şeffaf bir kubbe tarafından kuşatılan kasabanın hikayesini anlatıyor.Kaçmanın imkansız olduğu Chester's Mill kasabasında oturanlar süresiz olarak kapana kısıldıklarını farkeder ve yeni bir toplum oluşturmaya  çalışırlar.Kubbenin nereden geldiği neden Chester's Mill'i hedeflendiği ve dışarı nasıl çıkılabileceği gibi sorular herkesin aklını kurcalarken bir yandan da kasaba sakinleri kendi aralarındaki gerginlikler ve sorunlara başa çıkmaya çalışırlar. Fedakarlık, kahramanlık, korku ve açgözlülük gibi insan ruhunu gerçek bileşenlerini harekete geçiren heyecan dolu dizi doğaüstü durumların insanların içinde ki iyiyi ve kötüyü nasıl ortaya çıkardığını gözler önüne seriyor..2013 yapımı dizinin daha ilk sezonu yayınlandı. 2. sezonunu merakla bekliyorum.

17 Mar 2014

As One // "Seni Arayamam.. Sana yazamam.."


Hafta sonu izlediğim 2012 yapımı "As One" adlı filmin konusu beni derinden yaraladı.. Aynı ırkın evlatlarının birbirlerinden farklı yönetimlerle ülke yöneticilerinin "siz düşmansınız" dayatmasıyla yaşanan gerçek bir olayı ele almışlar, filme dönüştürmüşler. 1993 yılındaki Dünya Masa Tenisi Olimpiyatlarda aynı ırka sahip iki ülkenin birleşerek "Kore" adına yarışmasını konu alan film şu açıklamayla başlıyor;

"60 yıl önceki ateşkes antlaşmasından beri Kore dünyanın tek bölünmüş ülkesi olarak varlığını sürdürüyor.."  

 Stratejik olarak Kore yarım adası üzerinde hakimiyet kurmak isteyen SSCB ve ABD'nin bölgede kendi ideolojilerine uygun iki uydu devlet kurmalarının ardından sürtüşmeye başlayan bu iki devletin giriştiği fakat zamanının SSCB ve ABD'nin güç gösterisine dönen ve Kuzey Kore'ye Çin Halk Cumhuriyeti'nin Güney Kore'ye de Birleşmiş Milletlerin yardım ettiği anlamsız savaş..  Soğuk savaşın ilk kurbanları olmuşlardır.


Ha Ji Woon, Lee Joon suk, Oh Jun Se gibi tanıdığım oyuncularının filmde yer aldığını görüp de indirdiğim film "As One".. İzlemeye başlamadan önce beklentim pek yüksek değildi. Fakat filmi izleyip bitirdiğimde ben bu  filmi daha erken neden izlememişim sürekli ertelemişim diye kızdım.. The King 2 Haert dizisinde Ha Ji Won'u Kuzey Koreli bir asker olarak izlemiştim. O dizide Güney ve Kuzeyin arasında kalan bir aşk anlatılıyordu. Bu sefer Ha Ji Won Güney Kore'li bir masa tenisi oyuncusu "Hyun Jung- Hwa" canlandırıyor. Bu filmde ilk kez izlediğim Bae Doo Na ise Lee Boon Hee'yi canladırıyor. İlk başta bu kız neden bu kadar soğuk diye düşünürken kominizim altında yetiştirilmiş birinin normal olmasını beklemek benim hatam.. Choi Yoon Young ise; Yeon Jung karakterini canlandırıyor. Bu kızın kendine güvenine hasta oldum.. Han Ye Ri ise Soon Bok karakterini canladırıyor. Seyirci korkusu olan bu kız çok iyi işler başarıyor...

Birbirlerine düşman olarak yetiştirilmiş,farklı yönetim şekillerine sahip ülkelerin çocukları "KORE" adı altında tek yürek olursa nasıl olur sorunun cevabını 1993'de ki şampiyonada vermiş sporcular. Bir tarafta Kuzey Kore gibi kominizim adı altında sıkı yönetilen sporcular bir tarafta Güney Kore tarafında koşulları rahat, iyi olan sporcular..  Bu filme en uygun cümle "Spor kardeşliktir"  Düşünsenize o kadar zaman birlikte omuz omuza yarışıyorsun sırf ülkeler düşman diye telefonla bile konuşamıyorsun, çok acı çok..Benim gözyaşları ile bitirdiğim ender filmlerden biriydi. İzlemenizi şiddetle tavsiye ediyorum..

"İki ülkenin destansı bir çaba ile bir olmayı başaran sporcuların 21 yıl önceki 1993 yılı WWTC'nin ardından bir daha hiç karşılaşmadılar."

"Seni Arayamam... Sana yazamam...
Sana Söylemem gerekir.."


"Kore adına yarışan Kuzey v Güney Kore sporcuları"onlarının hikayelerinden kaleme alındı..

14 Mar 2014

Reply 1994/ Answer Me 1994


Bu dizi için Reply 1997'nin dizi konusunda çıtayı yükseklere çıkardıktan sonra "acaba aynı tadı alır mıyım" diye çok düşündüm. Özellikle çocukluğumun geçtiği "efsane doksanları" tekrar yaşar mıyım acaba ? diye.. Reply 1997 ilk göz ağrım olduğundan yine de birbirinden farklı bir sürü hikaye, ilk aşk, tecrübe, aile ve dostluk bağlarını dolu dolu izlediğim dizi oldu Reply 1994..
Jo Yoon Jin - Haetae - Chilbongi - Sung Na Jung - Sseureki - Binggeure - Samchunpo

"Seksenlerin sonlarında doğan biri olarak özlemle andığım çocukluğum zamanlarıydı doksanlar" diye başlamıştım Reply 1997'ye. Gerçekten dönüp geriye baktığımda ne güzel yıllardı diye düşünmeden alıkoyamıyorum kendimi. Belki Reply serisini bu kadar çok sevip, mutlu bir şekilde izlemem belki de o günleri özlediğimden kaynaklıdır.

İlk dizide olduğu gibi bir hayran kitlesiyle baş başayız. O zamanlar hayran kitlesi şimdilerde "fangirl" oalrak tabir edilen olay çok başkaymış. 90'larda Tarkan'ın ilk popüler olduğu zamanlar, konserlerinde onun için ayılıp bayılan kızları hatırlıyorum.En çok sevdiğim olay ise; çağrı cihazı kullanımı.  Aynı pansiyonda yaşayan gençlerin 20 yaşlarında ki üniversitede yaşamları, çocukluk ile olgunlukları arasında kaldıkları,aşk hayatlarıyla sınandıkları  ve en güzeli ise aile olabildikleri o güzelliği konu alıyor,  Reply 1994.

"Yirmi yaşlardayekni, hem bu şehir hem de insanlar beni korkutmuştu. Kendimizi güvende hissettiğimiz tek yer evimizdi. Tam burası Shinchon Pansiyonu"

Sung Na Jung karakterini Go Ara canlandırıyor. Na Jung  Shinchon Pansiyonun Masanlı sahiplerinin kızı. Makine Mühendisliğiyle üniversiteye giriş yapan, basketbol aşığı demek bile az kalır onun için. Çünkü o zamanların ünlü basketbolcuların nefes aldığı her anını takip ediyor etmesine de onun terini sildiği mendili bile saklayan bir kız Na Jung. Dizinin gelecekten geçmişe yad etmleri Na Jung'un düğün kasedini izlemesiyle başlar. Acaba kızımız kiminle evlendi, kimi seçti diye diye paraladım kendimi. Açıkçası beklediğim gibi sonuçlanmadığı için sonunu sevmedim.. Na Jung'un abi gibi sevdiği oppasının bugünden sonra eskisi gibi olmayacağını hissettiği an ki duyguları.. (en azından öz abisi olmadığını hissetmiştim şaşırmadım:)

"Benim birtanecik abim var. Küçük bir çocukken rüyalarımda abimle evlendiğimi görürdüm.Bir tanecik abim vardı.Ve bir de onun oyun arkadaşı üçümüz daima beraberdik.Ama bir bahar günü kötü bir yalan gibi benim birtanecik abim uzağa çok uzağa gitti.Ve o günden sonra abimin arkadaşı benim abim oldu. Abimin elleri saçlarımı okşuyor, abimin nefesinin sesi.. abimin kokusu.. hala eskisi gibi ama o günden sonra abim benim için eskisi gibi değildi.
Dizimizin Jo Yoon Ji karakterini Min Doo Hee canlandırıyor. Tiny_G adlı bir Kpop grubunun üyesiymiş az önce öğrendim. Bilgisayar mühendisliği bölümünde okuyan, pansiyonun Na Jung'dan sonra ki tek kızı.İlk başlarda sesi bile çıkmayan bu kızımız ise Seo Taiji ve Boys adlı doksanlı yıllarının revaşta olan kpop grubunun deli fanı.Aktif müzik hayatlarına son verdiklerini açıkladıklarında yemeden içmeden kesildi o kadar deli. Samchunpo ile eğlenceli bir o kadar duygusal aşka yelken açacaklar..


Sseureki yani "çöp oppa-hyung" karakterini Jung Wo canlandırıyor. Tıp fakültesinin başarılı öğrencilerinden biridir. Na Jung'un "benim bir abimin arkadaşı vardı" diye bahsettiği ilk aşkı.. Bizim çöp abi dağınık, pasaklı, unutkan ona sürekli eşyaların yerini hatırlatan Na Jung. Özellikle güldüğü zaman ki mimikleriyle ortaya komik bir görüntü çıkıyordu. Na Jung ile hep abi kardeş kalsalardı daha mutlu olurdum.

Chilbongi karakterini; Yoon Seo Seok canlandırıyor. Onu bir çok kişi Gu family Book dizisinde ki Tae Soo olarak bilir. Genç yaşına rağmen Beyzbol profesyonel liginde ünlü ve başarılı bir atıcıdır. Dizi de beş yakışıklı erkeğin arasında Seul'ü tek erkektir.Onun Shinchon Pansiyonuna yoluna düşmesi kuzeni Binggeure sayesinde olmuştur. Anne ve babası ayrı olduğundan aile sıcaklığını gördüğü pansiyona her fırsatta geliyordu.  Bir gün el gör ki zaman geçtikçe Na Jung onun ilk ve unutmadığı aşkı olmuştur. Ben dizide Chilbongi'nin tarafındaydım..

Haetae karakterini Son Hun Jun canlandırıyor. Dizi boyunca beni gülme krizlerine sokan her seferinde gözümden yaşlar gelmesini sağlayan karakter. Bilgisayar Mühendisliğinde okuyan aklı fikri kızlarda olan çapkın delikanlı.. Çapkın dediğime bakmayın her seferinde eline yüzüne bulaştırmasıyla meşhur.. Hele dönem arasında askere aldılar çocuğu orada yaşadıklarına gül gül öldüm.

Samchunpo karakterini Kim Sung Kyun canlandırıyor. Bilgisayar Mühendisliği okuyan bu arkadaş Haetae ve Yoon Ji çektiğini kimseden çekmemiştir. Seul'de kaybolması, yaşının diğerlerinden iki yaş küçük olmasına rağmen hepsinden yaşlı durması ironisine bayıldım. O ilk aşkını Yoon Ji ile buldu.. 

Binggeure karakterini Baro canlandırıyor."B1A4" kpop grubunun 1992'li üyesi. Babasının baskısı üzerine Tıp Fakültesini kazanmış. Ne olmak istediğiyle alakalı gelgitler yaşayan genç adam. Bu çocuğu izlerken sürekli yemek yediğini fark ettim..
Reply serisinin olmazsa olmaz anne-babası.. Baba karakterini Sung Dong II, anne karakterini Lee II Hwa canlandırıyor. Nasıl oluyor demeyin oluyor. İlk başta nasıl bağlayacak Reply 1997'yle diye çok kafa yordum. Orada ki aile Busan'da yaşıyordu. Bu aile ise Masan'dan Seul'e taşınmış. Baba tarafında kuzen oluyorlarmış. Benim favori karakterim her zaman olduğu gibi babaydı. Adamın her hareketi, her lafı olay.  O yüzden benim için reply serisinin olmazsa olmazları arasında birinci sırada.

Karakterlerin hepsinin hikayesini tek tek sevdim... Fakat; ben Reply 1994'de bir şeyleri eksik buldum. Dizi boyunca Na Jung acaba kiminle evlendi acaba diye düşünürken aslında senarist bir çok kez kendini belli etti. Belki değişir ümidiyle bekledim bunca zaman.. Özellikle düğün fotosunun çekildiği sahnede yüzlerin, buğulaştırmasına rağmen belliydi.. Mesela diziye hisleri kuvvetli çöp abinin kuzenini getirdiler. Ayrılacaksınız falan filan dedi bişeycikler olmadı. Gereksiz konuk oyunculardan biriydi.

"Benim için Beysbolun her şey olduğu bir zamanda. Kalbimi beysboldan daha çok ısıtan ve hızla çarptıran biri geldi. Tarihin en sıcak yazı başlamıştı ve 20 yaşımda hayatım da tıpkı mevsim gibi sıcaktı.1994 yazıydı bu.." Chilbong
"İlk kez karşılaştığın bir yabancı ile aynı yatakta uyuyorum. Yabancı bir şehirde, yabancı bir evde hiç tanımadığım insanlarla yaşıyorum. Baharın ansızın gelişi gibi.. Bu evin hali de benim için şaşkınlık verici. Seul'de ki ilk evim ShinChocun Pansiyonu. Annem elinden bir şey gelmese de Seul'de ki yaşamım için endişeleniyor.Şimdiye kadar anne babamla aynı odada bile uyumamışken artık bir oda arkadaşım var. İşin aslı ömrümde gördüğüm JeonRedorolu ilk insan o. Yapmak istediği, merak ettiği pek çok şey olan bir arkadaş." Samchunpo..

"Bazen düşünürüm. O Gün telefona cevap vermeseydim. O gün terminale gitmeseydim bize ne olurdu? Yaşamın her anı seçim.Tahta köprü de olsa karar vermelisiniz. Gitmeli miyim, dönmeli miyim? Yoksa durmalı mıyım? Nihayetinde şu an bulunduğum durum geçmişte yaptığım sayısız seçimin sonucudur O gün telefonu açtım terminale gittim. Ve seçimlerimin sonucu bugün biz olduk. Seçmediğiniz yolun aklınıza takılması normaldir.Bu yüzden pişman olunmayan bir seçim yok. Bu yüzden yaşamın doğru cevabı yok Tek yapmanız gereken seçiminizin doğru olduğuna inanıp, verdiğim kararlardan pişmanlık duymadan yaşamak.." Sampchunpo...
"Samimiyet genellikle arkada saklanır. Çok utanç ve hassas olduğundan onu itip bağrınca daha derinlere gizlenir.
Onunla başa çıkmanın sadece bir yolu var. Samimiyet kendisi ortaya çıkana kadar yalnızca gözlerine bakıp söylediklerini dinlemen gerekir.Eğer sözlerini ve düşüncelerini bir kenara koyup beklersen sen farkına bile varmadan samimiyet ortaya çıkar. Hiçbir çeşit bahane ya da kibirli tavsiye gerçek bir rahatlık olmaz. Samimiyet paylaşılınca genellikle rahatlık tam o anda ortaya çıkar. Eğer birini rahatlamak istersen o insana bakıp söylediklerini dinlemek senin için yeterli.Neyse ki benim bile fark etmediğim samimiyetimi anlayan birisi var.Varlığıyla beni rahatlatan bir abim var" Binggeure


"Tabi ki dünyada itiraf edilemeyen bir sürü karşılıksız aşk avrdır.Bu aptallar, karşılıksız aşktan
nasıl kaçabileceklerini bilendir.İşte bu yüzden karşılıksız aşk iç acıtır." Haitai

7 milyar insanın içinden hoşlandığın kişinin benden hoşlanmasının ihtimali  kaçta kaç olabilir?
(bu da kızımızın mucizesi oldu)
"En son olduğu fark etmeden "sonunca" her zaman geçip gidiyor. Dünyada ki her "son"un hüzünlü olmasının
nedeni fark etmeden geçip gitmesine izin vermenin pişmanlığıdır. 1994 sonbaharında babamın takımı Seul ikizleri son şampiyonluğunu kazandılar ve 20 yaşındaki son mevsimimiz de sonsuza kadar sürecek gibi görünüuyordu. Üstelik farkında olmadan daha da yakınlaşmıştık. Yimi yaşındayken kalplerimiz yeni bir meydan okuma heyecanıyla vuruyordu. Aşkın neye benzediğini bilmezsin kalplerimiz tutku doluydu ve hiç korku hissetmezdik. Ama şimdi geri dönüp bakınca 20 yaşındayken hissedebileceğin yalnızca heyecan, tutku ve korkusuzluk. Zamanın ne kadar kıymetli olduğunu bilmede 20lerimizin son günlerini böyle geçirdik." Na Jung
İşte bizim gençlerin yirmi yaşında ki tecrübelerinden çıkardıkları sonuçlardı az önce yazdıklarım. Geri dönüp baktıklarında aslında o yılları ne kadar korkusuzca yaşadıkları.. Açıkcası Reply 1994 benim adıma ilk filme göre daha vasat geçti Serinin ilk dizisinin yeri bende çok ayrı.. Özellikle ebedi yönden o kadar tepeye çıkarmışlardı ki sanki Reply 1994 sönük kaldı gibi geldi bana.. Onun dışında her şeyi sevdim. Özellikle dizinin on bölümü paha biçilemez derecede güzeldi. Aklıma geldikçe hala güldüğüm bir çok sahne var. Özellikle çocukluk yıllarımda benim yaptığım bir çok şakayı başka bir kültürde yetişmiş ülkenin insanlarının da yaptığını görmek sevindirdi.
Gözümden yaşlar geldi buzdoabının içinde gördüğümde :)
Hüzünlerenerek izlediğim en güzel sahnelerden biriydi..
"Benim tanıdığım en yakışıklı adamsın.. Uzun boylusun ve harika kişilğin var. Tanıdığım tüm insanların içinde sen en havalısısın Senin gibi biri beni sevdiği için ne kadar minnettarım biliyor musun? Senin sayende  kendi içimdeki cevherin farkına vardım. Kore'nin en ünlü adamı beni seviyorsa ben dört dörtlük bir kadınım demektir. Joon olur da bir gün bir çocuğum olursa ona bu konuda hava atacağım.Şu televizyonda ki  ünlü yıldız annene aşıktı diyeceğim. Bol bol hava atacağım. Beni sevdiğin için teşekkür ederim. Sayende 20'li yaşlarımı çok güzel hatırlayacağım.." Na Jung
Dizi çekilirken finalinin değiştiğini düşünüyorum. İnternette dolaşan düğün fotoğrafından anlaşılacağı üzere ya değiştirdiler ya da iki final çektiler hangisi olursa hesabı yaptılar. Açıkçası ben kocasının Chilbongi olmasından yanaydım. Ne bileyim çöp abinin olmasına hüzünlendim.Çünkü ilk görüşte chilbongi aşık oldu çöp abi ise sonradan aşık olduğunun farkına vardı.Mesela ilk bölümler damadı arkadan gösterdiklerinde vücut yapısı olarak bariz Chilbongi olduğu belliydi, saçları da onun gibiydi. Ben çok ümitliydim arkadaş.. Onun dışında herkesin mutlu mesut bir şekilde son ile bitmesine sevindim. En çok neyi özleyeceksiniz deseniz. Pansiyonda yemek yedikleri zaman ki sohbetlerini derim.. En çok neyi sevmedim derseniz
En çok şu yemek masasının etrafında ki muhbabbetlerini sevdim..

Hani yazının başında bahsetmiştim ya sizlere Reply serisinin ilk dizinden senaristler öyle güzel sürpriz yaptı ki görünce çığlık attım.  Çöp abinin Busan'da görev yapmasıyla karşımıza çıktılar o özledilğim ekip göründü. Birde otobüse hava havalı ortaya çıkmaları ahh be sizi ne sevmişim diye geçirdim içimden bende yalan yok. Yıllar sonra komşu olmaları, babalarının akraba olduğunun o zaman ortaya çıkması senaristimiz tarafından güzel düşünmüş.

"Canını sevdiklerim"
Bir şey itiraf ediyorum dizinin ostlarını diziden daha çok sevdim. Benim şarkılara karşı zaafım çok fazla. Özellikle kurgunun en güzel anlarında arkadan gelen sözler tamamlamalı. O duyguyu yansıtmalı.. Sung Si Kyung seslendirdiği "To You" , Dia'nın seslendirdiği "Farewell for Myself", Dizimin güzel kızı Go Ara'nın seslendirdiği "Start"  veeeee en güzelini sona sakladım. Dizinin oyuncuları Jung Woo,Yoo Yeon Suk,Sohn Ho Jun bebişlerimisin seslendirdiği Feeling Only you... Umarım seversiniz... İyi seyirler şimdiden..

Monstar dizisinin kötü çocuğu "Yoon  Joong Hoon" çocukların kıdemlesi rolünde
bir kaç kez karşımıza çıkıyor..
Na Jung 20 sene sonra doğan erkek kardeşi rolüyle BTOP üyesi
Yook Sung Jae