15 Eki 2015

Hello Monster / Kore Dizisi


Hello Monster, cinayet suçlarında uzmanlaşmış bu konuda Amerika ve Güney Kore'de ki üniversitelerde eğitim veren Lee Hyeon, kendini polis teşkilatının Özel Soruşturma Ekibinin içimde bulur. Özel soruşturma ekibininde yer alan Cha Ji An'ın ısrarları üzerine ekibe dahil olan Lee Hyeon zeki ve kıvrak zekasıyla davaların çözülmesi konusunda büyük yardımları dokunacaktır. Konusundan anlaşılacağı üzerine fazlasıyla polisiye biraz dram biraz psikolojik temalı Hello Monster diğer bir adıyla I Remember You kendi türünün örnekleri arasında 2015'in en iyi yapımlarından biri olduğunu kanıtladı. Dizinin yazarlığını Protect the Boss dizisinin de senaristliğini yapmış olan Kwon Ki Young yaparken yönetmenliğini ise No Sang Hoon üstlenmiştir.

Lee Hyun'un küçüklüğünü Hong Hyun Teak kardeşi Min'in küçüklüğünü ise Hong Eun Teak canlandırıyor. Bu yaşta kestikleri rolü düşünecek olursak geleceğin parlak oyuncu adayları olarak kendilerini gösterdiler. Özellikle Lee Hyeon rolünde ki Hyun Teak yaşına rağmen bakışları ve mimikleriyle mükemmele yakın oyunculuk sergiledi.

Güney Kore'de "idollerden oyuncu çıkmaz" gibi saçma bir ön yargı söz konusuyken Lee Joon, Eun Ji, Dujun, Sung Jae, Yoochun gibi sayabileceğim bir sürü idol bulabilirim. Oyunculuğa yavaş ve emin adımlarla adımını atmış olan Exo'nun güzel sesi D.O (Do Kyung Soo) onlardan biri. It's Ok, That's Love performansının ardından ardı ardına film anlaşmaları yapıldığını belirtmekte fayda var. Hello Monster dizisinde D.O Lee Joon Young isimli psikopatı canlandırıyor. Bakışlar ve mimikler arası geçişlerde oyunculuğuyla göz doldurdu. Bu psikopatın davasına Lee Hyeon'un babası baktığı için tesadüf eseri karşılaştığı Lee Hyeon'un Lee Joon Young'a söylediği sır doğrultusunda senaryonun şekillendiğini dizinin finaline doğru anlaşılıyor.

Seo In Guk; Dizide Lee Hyun karakterini canlandırıyor. Love Rain, Reply 1997, Master Sun, Reply 1994 (konuk oyuncu), King of High School Lide Conduct, Oh My Ghost (konuk oyuncu) dizilerinde No Breating filmlerinde hafızalarımıza yer etti. Lee Hyun, suç psikolojisi üzerine eğitim almış ve öğretim görevlisi olarak hayatını idame ettirmekte. New York şehrinde suç soruşturmasında danışman olarak göre alırken kendine gelen gizemli e-posta ile Güney Kore'de Özel Soruşturma Ekibine dahil olur. Dahi bir çocuk olmasından dolayı suç mahalli analizi etmekte oldukça yeteneklidir. Çocukluğunda yaşadığı tramva sonucu bir çok anısı hatırlamamaktadır. Aslında onun Güney Kore'ye dönmesinde ki amaç, farklıdır. 

Jang Na Ra; dizide Cha Ji Ahn karakterini canlandırıyor. School 2013, Fated To Love Me, Mr Beak dizilerinden hafızamız da yer etti. Merkez Polis Teşkilatının Özel Soruşturma Ekibinin üyesi olan Cha Ji An, babasının ölümünün ardında yer alan gerçekleri çözmek için polis olmuştur. Onun saf görünümünün ardında fazlasıyla derin bir hikaye olduğunu ilk bölümlerden anlaşılıyor. İşini iyi yapan Cha Ji An her olaya balıklama dalan kendini olayların merkezinde bulan bir polistir. Yemediği dayak kalmadı.

Dizinin oyuncu kadrosu şekillenmeye başladığı sıralarda Seo In Guk ve Jang Na Ra'nın aynı proje içinde yer alacağını öğrendiğimde "yaş farkından dolayı acaba mı?" diyen kesimin aksine fazlasıyla sevinmiştim. Jang Na Ra yaşını gösteren biri olmadığından dolayı benim için herhangi bir sorun teşkil etmedi. Zira; Seo In Guk'un yaşı da çok küçük değil. Oyuncuların canlandırdığı Lee Hyun ve Cha Ji An arasında ki uyumu sevdim.Seo In Guk'u oyunculuğunu göz önünde bulundursak Reply 1997 dizisinden beri sıkı takip ediyorum. Her projesinde karakterlerinin üzerine biraz daha ekliyor. Ortaya harika bir oyunculuk çıkıyor. Jang Na Ra'nın oyunculuğunu ise çok naif buluyor. İnsanda daha çok izleme isteği uyandırıyor. Naifliğinden dolayı olacak Cha Ji An karakteriyle ilk başlarda polis olarak nasıl olacak gibi ön yargım olmadı değil. Fakat bölümler ilerledikçe oyunculuğunu daha fazla sevdim.
Özel Soruşturma Ekibi
Genç oyuncular Kim Jae Young; Blade Man dizisinden,  Son Seung Won'u Healer dizisinin gençlik dönemlerinden, Min Sung Wook'u Pinocchio, 3 Days, The Prime Minister and I dizilerinden, Lee Chun Hee ise Master Sun dizisinden hatırlayabilirsiniz.

Güney Kore aktörleri arasında oyunculuğunu en çok sevdiğim oyuncu Chio Won Young. Heirs, The Nightwatch Man, 3 Days, Kill Me Heal Me hafızamıza yer eden dizileri. Canlandırdığı her karakter birbirinden farklı. I Remember You dizisinde Lee Joon Ho karakterini canlandırıyor. Adli tıp takımlarının laboratuarında uzmanlaşmış yurtdışı kaynaklı bir şirketin bilim adamıdır. Emniyetle olan bağlantısı sayesinde özel delillere ve devam eden tüm suç soruşturmalarını görebilecek konumdadır. Fazlasıyla zeki bir adamdır. Bu karakterini çok sevdim. İzleyenler ve izlemek isteyenler bana hak verecekler.


Park Bo Gum; dizide Jung Sun Ho karakterini canlandırıyor. Cantabile Tomorrow ve Bridal Mask dizilerinden hatırlayacaksınız. Oyunculuğunu sevdiğim bir aktör daha. Fakat I Remember You dizisinde sergilediği oyunculukla kendinden fazlasıyla söz ettirdi.  Onun karakteri, güçlü ve savunmacı bir avukattır. Ancak müvekkilliğini yaptığı insanlar fazlasıyla acımasızdırlar. Durum böyle olunca Özel Soruşturma Ekibiyle karşı karşıya gelecekleri bir çok dava yüzünden karşı karşıya gelecekler.
Yasal Uyarı: Diziyi izlememiş olanlar kesinlikle okumasın! Bundan sonrası spolier içeriyor.
I Remember You kurgusunda efsane dizi Dexter'ı izler gördüğümüz inkar edilemez bir gerçek. Dex, abisiyle beraber annesinin ölümüne tanık olmuş sonrasında abisini kaybetmiş yıllar sonra onunla seri katil olarak karşılaşmıştı. Bu yüzden fazlasıyla Dexter havası sezdiğim için senaristin Dex hayranı olduğunu tahmin etmek güç değil. Dizinin kurgusu ve olay örgüsünün çözüm süreci izleyici ekrana kilitledi. Dizinin ilk bölümlerini dikkatli izlerseniz daha 2 ya da 3. bölümde karakterleri çözebiliyorsunuz. Özellikle Park Bo Gum'un seri katil olarak canlandırdığı karakter bazen şeytansı bazen de meleğimsi gülümsemesiyle oluşan mimik geçişlerine ba-yıl-dım.  Dizi bütün karakterleri bir yana temeli abi-kardeş ilişkisi üzerineydi. Min'in buz gibi olan bakışlarının ardından aslında  çocukluğundan beri abisine olan düşkünlüğü, yıllar boyunca ona gönderdiği mesajların abisine ulaştığını sanıp ona içten içe kızması ve Min'in aslında abisinin sevgisine muhtaç olmasıydı. İki kardeşin sahneleri gerçekten çok duygusal olmasıyla beraber Lee Hyeon'un çaresizliğiyle duvarlarla örülü kardeşinin karşısında nasıl savunmasız olduğuna tanık olduk. 

Cha Ji An'ın hikayesi de en az Lee Hyeon ve Min gibiydi. Hep bir umut söz konusuydu. Umud etmek, beklemek, bazen en kötü ihtimali düşünürken, bazen korktuğunun olmayacağını umud etmek.. Cha Ji An'ın 20yıllık umudu, beklentisi bir gecede yok oldu ve sonunda babasının ölümü ile yüzleşmesi de güzel ayrıntılardan biriydi.  Dizinin içinde zerre romantizm yer almıyor, hiçbir sevgi sözcüğü yok ama Cha Ji An ve Lee Hyeon arasında olan sahneler bildiğiniz aşk dolu. Lee Hyeon'un gülümsemesini saklaması, ona yavaş yavaş yaklaşıp dibine girmemesi, saçını okşaması, elini tutması o kadar ince işlenmiş ki izlerken keyif almamak mümkün değil.

İlk bölümden beri senaristin Lee Joon Young hakkında izleyiciye vurgu yaptığı kısım aslında dizinin en çok hoşuma giden bölümlerden biriydi. Hasta ruhlu Lee Joon Young'un aslında yaşayan bir ölü olduğu gerçeği, annesinin ona nasıl hamile kaldığı, doğduktan sonra gördüğü eziyet, nabzının fark edilmemesi, sahte kimlikle yaşaması ve finalde ki sonu.. Lee Joon Young, dünya da varlığı olmayan biri demeye getiren senaristin enteresan bir bir mesajlarından biriydi.

Benim en çok merak ettiğim olay senaristin finalde olay örgüsünü  "Acaba beklentimi karşılayabilecek miydi?" gibi soruların zihnimde dolaşması oldu. Fakat finalini izlediğimde yukarı tükürsen bıyık aşağı tükürsen sakal misali bir durumda olan senarist yapabileceğinin en iyisini yaptı finalde. Kötü karakterlerimiz ya ölecekti ya da hapse girecekti. Eğer bu ihtimaller üzerinde ilerleseydi diğer dizilerden ayıran o ufak denge bozulacaktı.Bu sebeple finalin ucunu açık bırakması hoşuma gitti. Durum böyle olunca  "Acaba ikinci sezon gelir mi?" sorusu akıllara yer etti. Eğer ikinci sezon gelirse güzel olacağı kanaatindeyim.

Dizinin şarkıları konusu ve oyucular kadar güzeldi. Dear Cloud "Remember" Hong Dae Kwang "It's Show" Ben "Hug Me" Lim Kim "Who Are You" Shin yong Jae "I See You" şarkıları zirveye oynayacak şarkılar. I Remember You, gerek kurgusu gerek oyunculuklarla göz doldurdu. İzlemek isteyenlerin vakit kaybetmeden izlemesi kanaatindeyim.
Dizi için puanım; 10/10

7 Eki 2015

Yong Pal


SBS kanalının bu sene içerisinde yapmış olduğu en iyi projelerden biri Yong Pal. Bir işin içinde Joo Won var ise o işin kötü olma olasılığı bir hayli düşük. Yayınlandığı esnada reyting sıralamasında iyi bir başlangıç yaparak ipleri eline almayı başardı. Özellikle ülkeler arası reytingleri salladığını söylemeliyim.

İşinde başarılı bir cerrah olan Kim Tae Hyun kardeşinin diyaliz hastası olmasından kaynaklı tedavi masrafları sebebiyetiyle bir hayli paraya ihtiyacı vardır. Daha fazla para kazanmak için ücret karşılığı özel olarak hastaları tedavi etmekte. Bu hastalar paralarını ödediği müddetçe onların  suçlu olup olmadığını umursamaz. Bir gün çalıştığı hastanenin özel katında yatan büyük bir şiketin varisi olan Han Yeo Jin ile karşılaşır. Onun özel doktoru olarak görev alırken, onun acılı geçmişi ile savaşması konusunda yardımcı olur. Dizi, hanet, entrika ve aşk dolu konusuyla merak uyandırıyor.
Joo Won; dizi de Kim Tae Hyun karakterini canlandırıyor. Bridal Mask, 7th Grade Civil Servant, Good Doctor, Cantabile Tomorrow dizileriyle hafızalarımıza yer etti. Güney Kore'nin tartışmasız en iyi aktörlerin biri. Hanshin hastanesinde 3 yıldır çalışan genel cerrah olarak görev yapan Kim Tae Hyun, girdiği ameliyatları başarılı bir şekilde tamamlayarak son derece yetenekli bir cerrahtır. Borçlarını ödeyebilmek için suçlu olsun olmasın zengin hastaların evlerine giderek doktorluk yapmaya başlar. Bu tür insanlarla çalışırken polislerin peşine düşmesiyle binbir çeşit sorunla karşı karşıya kalır. Kim Tae Hyun çocukluğunda yaşadığı acıları çevresine gülücükler saçarak gizlemektedir. Hayatında değer verdiği tek insan kardeşidir. Onun için yapmayacağı hiçbir şey yoktur.
Kim Tae Hee; dizide Han Yeo Jin karakterini canlandırmaktadır. IRIS ve Jang Ok Jung, Living by Love dizilerinden hafızalarda yer ederken aynı zamanda Bi Rain'in sevgilisi olduğunu da hatırlatmakta fayda var. Dizide büyük bir şirketin varisi olan Han Yeo Jin karakterinin hakkını veriyor. Gençlik zamanlarında ailesinin büyük rakibi olan Daejoon Grubunun büyük oğluyla yaşadığı yasak aşk yüzünden geçirdikleri trafik kazasında çok sevdiği adamı kaybeder. Bu acıya dayanamayıp babasının gözlerinin önünde yüksek bir binanın penceresinden kendini aşağıya atarak başlayan bir hikayesi var. Yaşamasına rağmen bitkisel hayattaymış gibi 3 yıl boyunca uyutulan Han Yeo Jin'in şansı, özel doktoru olarak atanan Kim Tae Hyun'un hayatına girmesiyle değişmeye başlar. 
Jo Hyun Jae dizide Han Doo Joon karakterini canlandırıyor. Efsane dizi 49 Days izleyenler onu yakından tanır. Han Yeo Jin'in anne farklı babası bir olan abisi. Daha çocuk yaştayken kardeşine düşkün olmasına rağmen babası tarafından hor görülen, sevgisiz olarak büyüyen bir adam. Han Yeo Jin, annesinin tarafından zengin olduğu için şirketin varisi sadece kız kardeş olarak gösterildiği için hep bir intikam, kıskançlık güdüleriyle hareket eden bir adam görüyoruz. İzlediğim en acımasız kötü karakterlerden biri diyebilirim. 
Chae Jung Ahn; dizide Lee Chae Young karakterini canlandırıyor. Coffee Prince ve The Prime Minister and I dizilerinden hatırlayabilirsiniz. Chae Young karakteri ise Han Doo Joon'un eşini canlandırıyor. Kocasına karşı tek bir sevgi zerresi bile beslemeyen bu kadın dizi boyunca ne yapacak kimin tarafında olacak gibi sorulara neden oluyor. Keza ne yapacağı şahsen merak konusuydu. Saf eş rolünün arkasına sığınıp herkesin kuyusunu kazmakta üstüne yok. Oyunculuğunu ve girdiği karakterin hakkını verdiğini düşünüyorum.

Joo Won'un oyunculuğunu tartışmasız çok severim. Her rolün hakkını sonuna kadar veren aktörlerin başında geliyor. İçinde yer aldığı her yapımı yukarıya taşımayı başaran oyuncu Yong Pal dizisi ile bir kez daha kendini gösterdi. Her şeyi bir kenara bıraktım dram sahnelerini yaşayarak oynadığını söyleyebilirim. Kim Tae Hee'nin oyunculuğuna ise ba-yıl-dım. İlk bölümler saf, temiz bir kızın duygularını son bölümlerde ise gözünü intikam bürümüş bakışlarıyla duygu yoğunluğunu izleyiciye yansıttığını düşünüyorum.

Ana karakterler kadar yardımcı karakterlerin diziyi bir üst seviyeye taşıdıkları da yadsınamaz bir gerçek.
Baş hemşire rollerinde gördüğümüz Oh Na Ra ve bir çok dizide karşımıza çıkan yılların oyuncusu Kim Mi Kyung. Bu kadının oynadığı her dizi farklı ve güzel oluyor.

Han Yeo Jin'in doktoru rolünde izlediğimiz Jung Woong In tecrübesini unutmamak lazım. I Can Hear Voice, Emperess Ki, Pinnochio, Endless Love gibi dizilerden hatırlayabilirsiniz. Kötü ve iyi arasında gidip gelen bir doktorun hikayesine tanık olacaksınız.

Yasal Uyarı: Bundan sonrası ki iki paragraf spolier içerebilir.
16 bölüm olması gereken dizi 18 bölüm olarak tamamlandı. Olay örgüsünü çözülmesi açısından yerinde ve doğru bir karar diyebiliriz. Senarist Jang Hyeok Rin'in ikinci çalışması olmasına rağmen konu olarak iyi bir iş çıkardığını düşünüyorum. Bir çok kişi Kim Tae Hyun'un dizi boyunca Yong Pal kalmasını istediğine dair yorumlar okudum. Fakat, Kim Tae Hyun, Yong Pal olarak mutlu değildi. Bu işi kardeşinin tedavi masrafları uğruna ne kadar heyecanlı bir iş dahi olsa mecbur kaldığı için yapıyordu sevdiği için değil. Yani Yong Pal, damda. İlk başlarda ki Yong Pal sadece kardeşini kurtarmak isteyen bir doktor iken sonrasında idealist bir doktor gibi küçük bir klinik açıp, fakir olanlardan para almayan, yurtta çocukları tedavi eden, düşmanlarını affedebilen yani insanlığı ve vicdanıyla işini yapan bir doktor oldu sadece. Beyaz ile siyah arasında beyaz olmayı tercih etti.

Dizinin ilk bölümleri Yong Pal ağırlıklı devam ederken sonrasında Han Yeo Jin'in intikam ve güç savaşına döndü. Özellikle dizinin başlarında Kim Tae Hee "rolü gereği" sadece yattı gibi yorumlara denk geldiğimde açıkçası üzüldüm. Dizin temasında intikam var bunun olabilmesi içinde bir şeylerin gerçekleşmesi gerekiyordu. Senaristin bu açıdan kurgusunu beğendim. Özellikle Han Yeo Jin uyuduğu sahnelerde iç sesinin yansıtmaları yerinde olmuş. Dizinin ikinci yarısından sonra  ibre  Han Yeo Jin ve Han Doo Joon arasında ki güç savaşına döndüğünden olacak aşk biraz geri planda kaldı. İntikam soğuk yenen bir yemek misali herkesten tek tek hesabını sorduğu entrika dolu bölümlerle finale doğru ilerledi.

Dizinin genel gidişatını göz önünde bulunduracak olursak final biraz sönük kaldı. Bu söylediğim yanlış anlaşılmasın kötü değildi. Aksine bütün sorular cevaplarını buldu. Fakat farklı bitiriş yapabilirlerdi. Joo Won'un oynadığı Bridal Mask dizisindeki aksiyon ile Good Doctor'daki duygusallığı ve finali karışımı gibi geldi bana. İzleyenler ne düşünür bilmiyorum ama fikirlerini merak ediyorum. Aldığı %20 reytingle bu yılın en iyi dizisi olarak şimdiden konuşuluyor. İzlemeyenlerin Joo Won ve Kim Tae Hee'nin iyi oyunculuklarını kaçıracağı, izleyenlerin de arşivlerinde "güzel diziydi" diyeceği bu diziyi tavsiye ediyorum.

Dizinin müziklerine gelecek olursam; benim için efsane olan ostlardan birine imza atan BEAST grubunun üyesi ve söz yazarı Yong Jun Hyung ve 4minute grubunun kadife sesi Gayoon'un düeti "Nightmare" şarkısı oldu. Ballad şarkıların kralı K.Will seslendirdiği "Come to me", The One "To My Love" Park Hye Soo "Only Remember me" Jung In "Actually I'm" şarkıları benim dikkatimi çekenler oldu. Ama dizi yayınlanırken Westlife grubunun en sevdiğim şarkısı "Angel" kullanmaları aşırı mutlu etti.

Albümü dinlemek isteyenler; TIKLA

3 Eki 2015

Angry Mom / Kore Dizisi

Angry Mom, 2014 MBC kanalının senaryo yarışmasının birincisi.

Bir anne için okulda şiddete maruz kalan evladı söz konusu olunca bir anne her şey yapabilir. Kızının yaşadığı travma sonucunda çaresiz kalan Jo Gang JA kiminle savaşacağını bilmediği için sahte kimlik üzerinden kızının okuluna öğrenci  Jo Bang Wool olarak kayıt olmasıyla başlayan hikaye eğlenceli sahnelere ev sahipliği yaparken senarist dramı eksik etmeden harika mesaj vermeyi ihmal etmiyor.

Diziye başlayacaklar için önerim; izlemelisiniz. İlk bölümler karışık ve dram yüklü gelse de bırakmadan devam ederseniz harika bir mücadeleyle karşı karşıya kalacaksınız. Yediden yetmiş yediye izleyen bir çok kişinin ders alacağı senaryolardan biri. "Bir anne nasıl olur da liseye gider de anlaşılmaz" şeklinde ön yargılı yaklaşmak yerine, dizinin vermek istediği mesaja odaklanın derim. Aklınızda oluşan algı bir süre sonra bu kadın tıpkı liseli gibi duruyor şeklinde değişeceğine eminim.


Dizide anne Jo Kang Ja karakterini  Kim Hee Seon canlandırıyor. Faith dizisini izleyenler onu yakından tanıyabilirler. Jo Kang Ja'nın uğruna lise yıllarına döndüğü kızı Oh A Ran karakterini ise Kim You Jung canlandırıyor. Çocukluğundan beri ekranlarda You Jung Golden Rainbow, The Moon Embracing The Sun, Mag Queen gibi dizilerinden hatırlayabilirsiniz. Bu kız oyunculuğu dışında çok asil geliyor.

Anne-kız arasında ki ilişki ilk bölümlerde ergenliğe girmiş bir kızın annesine tavır yapması şeklinde bir algı oluşturdu. Fakat olaylar çözülmeye başladığı andan itibaren anne-kız arasındaki ilişki kendini toparladı ve olması gerektiği şekilde ilerledi. Birbirlerinin hem arkadaşı hem kardeşi hem koruyucusu oldular. Özellikle A Ran'nın yaşadığı şiddet sonrası geçirdiği tramvadan kaynaklı annesinin lise öğrencisiymiş gibi davranarak okula gelmesi aslında bu duruma tanık olan annelerinin iç dünyasının dışa yansımış hali de diyebiliriz.


Okul temalı senaryo olunca idealist bir öğretmen dizide yer almalı değil mi? Dizide ki öğretmenimiz Park No A karakterini; Ji Hyun Woo canlandırıyor. Queen In Hyun's Man ve Lovers of Music dizileriyle zihnimize kazındı. Park No A karakteri yeni öğretmenliğe adım atmış olmasıyla öğrenciler üzerindeki otoritesi bi hayli zayıf olmasından kaynaklı sorunlar yaşayacak. Fakat, Park No A'nın yaşayacağı olaylar meslek hayatı boyunca yaşamak istemeyeceği, kötülüğün kol gezdiği, insanların acımasızca öldürüldüğü bir çok kötülüğe tanık olmasıyla, olgunlaşan bir öğretmenliğin hikayesine tanık olacağız.
Dizinin kilit isimlerinden biri Go Bong Do karakterini Ji Soo canlandırıyor. Oynadığı ilk yapım. Dizi de ki performansıyla bir çok otoritenin dikkatini çekerek gelecek vaad eden oyuncular arasına girdi diyebilirim. Go Bong Do; Hayatta kalabilmek için kötü adamların arasında kendini kaybeden bir çocuk. Dizide her çocuğun hikayesine tanık oluyoruz. Her biri birbirinden kötü olmasına karşın en çok onun hikayesi üzdü. 
Dizide Hong Sang Tae karakterini; B1A4 grubun üyesi Baro canlandırıyor. Reply 1994 Binggeure karakteriyle hafızalara kazındı. Baro'yu dizinin ilk yarısından itibaren neden dizide yer aldığına dair hiç bir fikrim yoktu. Dizide varla yok arasında geçip gitti. Okulun varisi olması hasebiyle dizide yer almasıyla varlığını dizinin ikinci yarısında hissettiğimi söyleyebilirim. Babası tarafından hor görülen kötü bir tabirle çöp gibi davranılan, annesinden uzak tutulan bir çocuk.
Dizi sektörünün gelmiş geçmiş en komik üçlüsü. Ekrana her çıktıklarında gülme krizlerine girdiğim vefakar dostlar. Olayların çözülmesi sürecinde etkileri büyük oldu.
Kraliçe Hang Gong Joo karakteriyle; Go Su Hee canlandırıyor.

Bir annenin canı pahasına ve sadece kendi çocuğu için değil, diğer bütün çocuklar için savaşıp korumaya çalışan bir annenin hikayesi ve bunları yaparken yaşadıkları zorlukları konu alan bu dizi benim gibi bir çok kişi üzerinde etki bıraktı. En çok ağladığım kısım okulun yıkımı sonucu eşini kaybeden Kang Ja'nın dramı ve Ji Yi Kyeong ölümü sonrası fazlasıyla ağladım diyebilirim.

Dizide ki anne; kendi kızını korumak pahasına liseli biri gibi gözükerek onu hiç yanından ayırmayan bir anne..
Hiç bir zaman yılmayıp kendi imajını zedelemeksizin diğer insanlara da gerçeği söyleyen ve bunun için her fırsatı değerlendiren bir anne..
Çocuğuna zorbalık yapan kişileri buluğ kendi imkanlarıyla kendine bir kılı. bulup, bu kılıçla bütün sorulara cevap bulan bir anne..
Bütün bu davranışlarıyla bir erkeği etkileyen ve kendisinin yaşını öğrenince parmakla yaş hesabı yaptıran bir anne.
Ve bu savaşın sonucunda kendi ordusuyla galip gelen bir anne..
"Çünkü, düşman ne kadar güçlüyse zafer o kadar büyüktür."

Dizinin ostları; Ali "Crying crying crying" Ali "I Love You, I'm Sorry"Ashbun "Sunny Side Up" benim dikkatimi çekenler oldu.
Albümü dinlemek için; TIKLA

Güzel bir dizi, iyi bir senaryo ve başarılı oyuncular. 16 bölüm kendini sevdirerek ve heyecanla izletti. Paranın galip geldiği fakat sonunda adaletin yerini bulduğu harika bir yapım. İzlemelisiniz.

17 Eyl 2015

Warm and Cozy / Kore Dizisi


Warm adn Cozy dizisinin senaristliğini Hong kardeşler yaparken, yönetmenliğini ise Hong kardeşlerin büyüğü olan Hong Kyun üstlenmiştir. Hong kardeşlerinin Güney Kore dizi sektöründe ki yeri tartışılmaz derecede iyi yerdeler. My Girl, Couple or Trouble, Gong Gil-Dong, The Hero, You're Beautiful, My Grilfriend Gumiho, he Greatest  Love, Big, Master's Sun gibi dizi sektöründe isim yapmış yapımlara imza attılar. Son olarak ise Warm and Cozy ile geri dönüş yaptılar.
Lee Jung Joo çocukluk aşkı Beak Gun Woo elde edebilmek için 18 yaşındayken Jeju adasına giderek elinde ki resimle biz kardeşiz gibi saçma bir yalan uydurur. Kızın yalanı ortaya çıktığı vakit asıl amacını öğrenir Beak Gun Woo. Kızın Jejudan ayrılacağı sırada on yıl sonra kendine güvenen bir kız ile karşılaşacağını söyleyerek sözleşirler. 10 yıl sonra Jeju adasına giderken yolları kesişen gençlerin yaşayacakları macerayı konu alan dizi hiç kuşkusuz romantik komedi türünün hakkını  verenlerden.
Kang So Ra; dizide Lee Jung Joon karakterini canlandırıyor. Dream High 2, Doctor Stranger, Misaeng dizilerinde izledim. Lee Jung Joon fazlasıyla saf bir karakter. İyi niyetli oluşundan kaynaklı başına gelmeyen kalmıyor. Çocuk yaştan itibaren kendi ayakları üzerinde durduğu için paranın kıymetini fazlasıyla bilmektedir. Seul'de büyük bir şirkette çalıştığı sırada işten çıkarılınca soluğu hayatını yeni baştan yazmakta bulur. İyi niyetinden faydalanan arkadaşı yüzünden bütün parasını Jeju adasındaki harabe bir eve yatırmıştır. Dizinin can alıcı noktaları aslında bu hikayenin ardından başlıyor. Kang So Ra'yı severim fakat oyunculuğundan pek haz etmiyordum. Misaeng dizisinden sonra ön yargımı az da olsa kıran So Ra Warm and Cozy ile durağan olan oyunculuğunu harekete geçirdi fikrindeyim. Mimik yapmadığı sürece tabi ki!

Yoo Yeon Seok, dizide Lee Gun Woo karakterini canlandırıyor. Gu Family Book, Reply 1994 dizilerinde izledim. Lee Gun Woo zengin bir ailenin üçüncü çocuğudur. Hem abisi hem ablası farklı babaların çocuklarıdır. Ailenin şımarık oğlu olarak yetiştirilen Gun Woo, ilk aşkını etkilemek için başarılı bir aşçı olmuştur. Fakat işler yıllar sonra Lee Jung Joon ile karşılaşınca değişmeye başlayacak. Yoo Yeon Sook'un oyunculuğuna gelecek olursam, Reply 1994 dizisinde canlandırdığı Chilbong karakteriyle bir çok kişinin kalbini fethetti. Warm and Cozy dizisiyle ilk başrolünü kapmış bulundu. 

Kim Sung Oh; dizide Hwank Wook karakterini canlandırıyor. Secret Garden müptelası olanlar onu çok iyi hatırlar. Bununla birlikte benim aklımda yer etmiş en iyi projesi ise The Night Watchman dizisinde canlandırdığı kötü karakter Sadam. Güney Kore dizilerinde izlediğim en iyi kötü karakter canlandıranlardan biri olarak kişisel tarihime geçti. Warm and Cozy dizisinde Jeju adasında kendine yeni bir sayfa açmış olan belediye başkanını canlandırıyor. Lee Jung Joon'dan ilk gördüğü an hoşlanan başkan sakin karakterine rağmen aşkı için mücadele ediyor olmasından dizide ki tavrı açıkça ilk bölümden belli oluyor

İlk yarısında karakterlerin tek taraflı aşkına tanık olurken dizinin ikinci yarısında ise bir nevi karakterlerin gelişimini izliyoruz. Dizinin teması için söylenecek en iyi söz;  "Benim sevdiğim beni sevmez, beni seveni ben sevmem". Bu olgu üzerine kurulmuş olan senaryo yer yer klişeleri es geçmeden yapamıyor. Senaryo güçlü bir ekiple hazırlanmasına karşın ilk bölümler aldığım hazzı son bölümlere yaklaştıkça ne yazık ki yaşayamadım. Olay örgüsü çözülmeye başladığı andan itibaren havada kalan bir çok sahne söz konusu oldu. Bu da izleyicileri diziden kopmasına sebep oldu diyebilirim. Fakat bu sorunun dışında dizi hem komedi hem duygusallığı bir arada iyi götürdü. 
Kang So Ra'yı seviyor olmama karşın oyunculuğunu beğenmiyorum. Oyunculuk mesleği icra etmesine rağmen mimik kullanma konusunda fazlasıyla kötü. Geçmiş dizilerine rağmen bu dizide az da olsa toparlamış gördüm. Ayrıca Kang So Ra'nın Yoo Yeon Seok arasında ki uyum etkileyici olmasına rağmen Kim Sung Ok ile uyumu bir o kadar kötü olduğunu düşünenlerden biriyim.
Diziyi izlenir kılan unsurlardan biride başrol tadında ki yardımcı karakterler. Gun Woo'nun abisi rolünde izlediğimiz Lee Sung Jae ve aşık olduğu kadın Kim Hee Jung arasında geçen aşk hikayesini izlerken eğleneceğinize garanti veriyorum. Lee Sung Jae harika bir karakter oyuncusu. Özellikle kötü adam tiplemesinde üzerine tanımıyorum diyebilirim. Gu Family Book dizisinde ki Jo Gwan Woong karakteriyle benim gözümde en iyi kötü karakter diyebilirim. Böyle bir karakterin ardından The Suspicious Housekeeper dizisinde ki baba rolü ve bu dizide ki aptal aşık tiplemesiyle harika işler çıkardığını düşünüyorum.
Dizinin temasının içinde bir çok yanlış anlaşılma söz konusu olduğu için en iyisini de dizinin yaramaz çocuğu Jung Poong San karakteriyle Jin Young gerçekleştiriyor. Jin Young'u B1A4 grubunun üyesi olarak da bilin bilir. Oyunculuğu fazlasıyla sevimli fakat o yanlış anlaşılmalar yok mu fena halde dizinin gidişatına etki ediyor. Bu konuda spolier vermemek adına susuyorum.
Dizi hakkında pek bir şey yazamıyorum. Tek bir şeyi ağzımdan kaçırırsam konu büsbütün bozulur diye sessiz kalarak yazımın sonuna gelmeyi planlıyorum. Onun öncesinde dizinin konuk oyuncularından bahsetmeden olmaz kanaatindeyim.
Greatest Love Master's Sun gönderleri harika düşünülmüş. Bir Hong kardeşler klasiği olan bir önce ki yapımın başrol oyuncularını yeni yapımlarında konuk etmeleri kısmına girmiyorum bile. Harikasınız!
Master Sun dizisinin yakışıklı oyuncusu So Ji Sub!
Girls Generetion güzel yüzü Seohyun dizinin 13.bölümden yer alıyor.
Dizinin müziklerine gelecek olursam; Sistar grubunun harika sesi Hyolyn "Come a Little Close", Ballad kralım K.Will bebeğimin sesinden "Thank U" Sunny Hill "Without You", Sonnet Sun "For You" benim dikkatimi çeken şarkıları oldu. Diziyi izlemek isteyenler büyük beklenti içinde olmadan izlerlerse tadından yenmez romantik-komedi izlemiş olurlar. Fakat benim gibi büyük beklentisi olacaklar için bir çok sebepten ötürü hayal kırıklığı olabilir. Ben izlerken keyif almaya çalıştım umarım siz beğenirsiniz.
Albümü dinlemek için; TIKLA

7 Eyl 2015

Artık anne-babalar üzülmesin!



16 genç, 16 anne, 16 baba, 16 kardeş...
Allah rahmet eylesin..
Başımız sağ olsun.
Allah zalimlere fırsat vermesin..

Sabahattin Ali - Kürk Mantolu Madonna

Yılllardır eksiklerini hissettikleri şeyin birbirlerinin varlığı olduğunu anlayan, yalnızlıklarına gömülmüş iki kişinin aşk hikayesi. Temiz ama tutkulu, ölüm kokan ama yaşam dolu bir aşkın hikayesi. "hasta bir köpek kadar yalnız olan" bir kadının "şimdi ben gidiyorum fakat ne zaman çağırsan gelirim" yakarışı; "küçüklüğünden beri saadeti israf etmekten korkan" bir adamın "çağıracağım" diyen umudu.. Her okuduğunda yeni bir son beklenip, aynı sonla biten; biten başka hiçbir sonun yakışmayacağı bir hikayedir. Kelimelerin yan yana durduğunda ağladığını, yalvardığını, sevindiğini gösteren; umut yazgılı ama umutsuz hikaye..

Kitabın ana fikrini Sabahattin Ali'nin bir sözüyle anlatmak gerekirse;

"Dünya'nın en basit, en zavallı, hatta en ahmak adamı bile, insanı hayretten hayrete düşürecek ne müthiş ve karışık bir ruha maliktir! Niçin bunu anlamaktan kaçıyor ve insan dedikleri mahluku anlaşılması ve hakkında hüküm verilmesi en kolay şeylerden biri zannediyoruz"

Kitabın gidişatı ve sonu insanın içini burkar. Raif Efendi ve Maria Puder'in düş gibi başlayan ve süren trajediyle sonlanan aşkının hikayesidir. Diyalogları muhteşem, karakter tahlilleri derin. Okurken göz yaşartır, iç burkar, of çektirir. Başladığınızda elinizden bırakamazsınız. Bir süre sonra kendinize "Birini tanımak hem bu kadar zor hem de bu kadar kolay nasıl olur? Bir insan hem bu kadar talihsiz hem bu kadar şanslı nasıl olabilir" diye sorarsınız kendinize.

Kitaptan aklımıza kalan detaylardan biri Maria Puder'in bir insanı ancak belli bir noktaya kadar tanımanın mümkün olduğundan bahsettiği bölümdür. O noktayı geçmeye çalışmak, daha fazlasını talep etmek iki insanı ancak uzaklaştırır.

İnsanın gözlerini yaşartan bu eser basit bir aşk ve kavuşmama hikayesi değildir. İnsan ruhuna ve duygularına dair yerinde analizler ve tespitler de içerir. Kürk Mantolu Madonna kitabını okumayanlara tavsiyede bulunmak boynum borcu.
"İnsanlar birbirlerini ne kadar iyi anlıyorlardı. Bir de ben bu halimle kalkıp başka bir insanın kafasının içini tahlil etmek, onun düz veya karışık ruhunu görmek istiyordum. Dünyanın en basit, en zavallı, hatta en ahmak adamı bile, insanı hayretten hayrete düşürecek ne müthiş ve karışık bir ruha maliktir. Niçin bunu anlamaktan bu kadar kaçıyor ve insan dedikleri mahluku anlaşılması ve hakkında hüküm verilmesi en kolay şeylerden biri zannediyoruz? Niçin ilk defa gördüğümüz bir peynirin evsafı hakkında söz söylemekten kaçındığımız halde ilk rast geldiğimiz insan hakkında son kararımızı verip gönül rahatıyla öteye geçiveriyoruz?”

Oh My Ghost / Kore Dizisi

Son zamanlarda yayınladığı dizilerle kendinden sıkça söz ettiren kanal TVN, sıcacık bir diziyle daha izleyicileri buluşturdu. Senarist Yang Hee Seung ve yönetmen Yoo Je Woo daha önce King of High School Life Conduct ile güzel işlere imza atmasının akabin de Oh My Ghost dizisinde tekrar bir araya geldiler. 
Ünlü bir restorantta şefin yardımcısı olarak çalışan Na Bong Sun, büyük annesinin şaman olması yüzünden aynı kanı taşıdığı için hayaletleri görebilmektedir. Bu durum onda güvensizlik, içine kapanıklık olarak geri dönmüştür. Shin Soon Ae içinde hala kini olan ve bu yüzden öbür tarafa geçememiş hayalettir. Bir şekilde Na Bong Sun'u bedenini ele geçirir. Bu sırada baş şef olan ve aynı zamanda retaurantın sahibi olan Kang Sung Woo ile farklı bir aşkın kapıları aralanır. Dizi romantik komedinin yanı sıra içinde fantastik öğelerin bulunduğu  bir yapım.
Park Bo Young, dizide Na Bong Sun karakterini canlandırıyor. A Werewolf Boy ve Hot Young Bloods filmlerinde izlememe rağmen Bo Young'un izlediğim ilk dizisi Oh My Ghost dizisi. Na Bong Sun kendini bildi bileli hayaletleri görmesine rağmen hala alışmamış, insanlardan uzaklamış durum böyle olunca içine kapanmış bir karakter. Şef Kang Sun Woo onu kendini gençliğine benzettiği için aslında kendi bile farkında olmadan gizliden gizliye onu kollamaktadır. Na Bong Sun ise şefe karşı duygular beslemektedir.
Jo Jun Suk; dizide Kang Sun Woo karakterini canlandırmaktadır. You're the Best dizisine sevmiş olup The King 2 Heart dizisinde sergilediği performans ile kendine hayran bırakmıştır. Jo Jun Suk dizi ve filmlerden daha çok müzikal duayeni olarak bilinen oyunculardan biridir. Hem sesi güzel hem oyunculuğu. Kendinden emin popüler bir şef olan Kan Sun Woo iyi görünümüyle kadınlar arasında sevilen bir tip olmasına rağmen ikili ilişkiye tamamen uzak durmaktadır. 
Kim Seul Gi; Dizide Shin Soon Ae karakterini canlandırıyor. Flower Boy Next Door, Surplus Princess, Kill Me Heal Me, Discovery of Love dizilerinde izledim. Oynadığı her karakterin hakkını veren ve gülmekten karnınıza ağrılar sokabilecek bir oyuncu. Shin Soon Ae dizide ki hayalet karakter. 35 yaşında, hiç evlenmemiş ve ani bir ölüm yaşamıştır. Bununla birlikte ölümüne dair bir şey hatırlamaz. Hiç evlenmemiş olması onu ruhlar arasındaki en çok pişman duyan hayalet haline getirmiştir. Mitolojide bilindiği gibi en intikamcı hayaletler bekar/bakire hayaletlerdir. Shin Soon Ae bu sebeple öbür tarafa geçememektedir. Amacına ulaşmak için bir insan bedenini kullanmak zorundadır. Onun için kobay Na Bong Sun'dan başkası değildir.

Dizi 49 Days'i andıran bir konuya sahip olmasına karşın dramın yanından teğet geçen bir yapım Oh My Ghost. Park Bo Young'un çift yönlü oyunculuğuna tanık oluyoruz. Na Bong Sun gibi olduğunda Güney Kore dizilerinden çokça rastladığımız ezik, sessiz, korkak bir karakter iken Shin Soon Ae'nin bedenine girdiği andan itibaren tam tersi bir karaktere bürünen Park Bo Young oyunculuğu göz dolduran cinsten. Sergilemiş olduğu oyunculuğun hakkını vermek lazım. Jo Jun Suk, canlandırdığı Kang Sun Woo karakterinin dünyasına kadar girmenizi sağlamakla kalmıyor kullandığı mimikleriyle izleyiciyi kendine hayran bıraktırıyor. Kim Seul Gi ise daha önce canlandırdığı birbirinden çatlak karakterlerinin yanına bir yenisini daha ekledi. Son bölümlere doğru gerçekleşen duygusal sahnelerde sergilediği oyunculukla beni ağlatmayı başardı.
Dizide hayaletin Na Bong'un bedenini ele geçirmesiyle iki ayrı karakterin birbirinden tamamıyla zıt aşkına tanık oluyoruz. Sen hangisini sevdin ya da sen hangisini seçmesini isterdin diye sorsanız inanın cevap vermek güç. Ben daha çok şefin şapşik hallerini sevdim.

Dizinin ana karakterinin dışında en güzel unsurlardan biri ise yardımcı oyuncuların yer aldığı karakterler diye düşünüyorum. Her zaman söylediğim gibi dizinin başarılı olmasında yardımcı oyuncuların payının yüksek olduğunu düşünüyorum.Oh My Ghost dizisinde yardımcı oyuncuların payı oldukça fazlaydı.
Li Ju Hwan; dizide Choi Sung Jae karakteri olarak polis memuru aynı zamanda şefin kız kardeşinin eşini canlandırıyor. Görünüşte iyi kalpli, insanlardan yardımını esirgemeyen bir polis memuru olarak kalbimizi fethetse de aslında melek görünümlü bir şeytan olduğunu söylemekte fayda var. Fakat kendisi ile ilgili ayrıntılar dizinin ilerleyen bölümlerde ortaya çıkacağı için üzerinde pek fazla durmaya niyetim yok. Fakat Li Ju Hwan'ın oyunculuğu takdire şayan. Özellikle melek ve şeytan karakterleri arasında ki geçiş ise görülmeye değer.

Yardımcı oyuncu konusunda beni en çok güldüren ise mutfak içinde ki sahneler oldu. Dört farklı şef dört faklı komik adam bir de bunların arasında Na Bong Sun'un bedenini ele geçirmiş çatlak hayaleti düşünecek olursak bol kahkahalı sahnelerle baş başa kalacaksınız.

En güzel ayrıntılardan biri ise sos şefi Heo Min Soo karakterini canlandıran Kang Ki Young dizide girdiği her karede diziyi bir tık daha yukarı çıkardığını düşünüyorum. Herkesin arkasından sevimli bir şekilde atıp tutan ama yüzlerine sanki onları söyleyen o değilmiş gibi her seferinde şapşal davranışlarda bulunduğu için izlerken fazlasıyla keyif aldım. Heo Min Soo'yu King of High School Life Conduct dizisinden hatırlayacaksınız. Sos şefi Min Soo ile sürekli ters düşen ona boyun eğmeyen bununla birlikte içten içe seven Seo Joon karakterini ise Kwak Si Yang canlandırıyor. Jo Dong Cheol karakterini Cho Min Chul, Choi Ji Woong karakterini ise Oh Eui Sik canlandırıyor. İkisini de izlediğim ilk yapımı.


Dizinin en duygusal iki sahnesi. İzlerken ağladığımı itiraf ediyorum.

King of High School Life Conduct dizisinde beraber çalışan iki dost
Kang Ki Young ve Seo In Guk
Seo In Guk'un diziye konuk oyuncu olarak gelmesi büyük jest.

Oh My Ghost dizisini izleyeme başladığınız andan itibaren kendinizi samimiyetle işlenmiş bir hikayenin içinde bulacaksınız. Bu hikayenin yanına bir de harika oyunculuklar eklenince tadından yenmez bir dizi daha tarihin tozlu sayfalarına kaldırılmış oldu.
Şef hayalete mi Bong Sun'a mı aşık?
Hayaletin ölümünün arkasında sır perdesi nedir?
Bong Sun ve hayalet arasında ki ilişki ne olacak ?
gibi soruların cevaplarını bulduğumuz bir final ile karşılaştığım için ayrıca mutluyum. En azından benim aklımda tek bir sorunun cevabını vermemezlik yapılmadı.
İzlerken keyif aldığım ve fazlasıyla imrendiğim mutfak ortamı, o yakınlık, samimiyet, her sorunun altından beraber kalkabilmek gibi izleyicide iyi bir algı oluşturuldu. Dizinin müzikleri ise en az karakterler gibi samimiyet doluydu. Dizinin başrol oyuncusu Park Bo Young'un güzel sesinden "Leave"  en'ler listemde yükselişe geçti. Ben "Stay" Jay Park "Eyes" Han So Hyun&Jamie Park "Oh My Ghostess" Dizide Jo Jung Suk'un seslendirdiği şarkı "Gimme a Chocolate".

Albümü dinlemek isteyenler için; TIKLA

27 Ağu 2015

Valid Love / Kore Dizisi


TVN her zaman olduğu gibi farklı bir yapım ortaya koyarak farkını gösterdi. Dizinin senaristliğini Me Too! Flowers dizisinin senaristi olan Kim Do Won yaparken, yönetmen koltuğunda Han Ji Seung yer alıyor. Valid  Dizi 20 bölümden oluşuyor. Dizinin başrollerinde Uhm Tae Woong, Lee Si Young ve Lee Soo Hyuk yer alıyor.

Uhm Tae Woong daha önce izlediğim tek dizisi 7th Grade Civil Servant, Lee Soo Hyuk King Of High Life Conduct, White Chrismas, Vampire İdol dizilerinde izlemiş her sene oynadığı dizilerle gelişim gösterdiğini düşünüyorum. Lee Si Young; Boys Over Flowers, Playfull Kiss dizilerinde izleme fırsatı yakaladım. 

Kim Il Ri'nin (Lee Si Young) ergenlik yıllarında; Jang Hee Tae (Uhm Tae Woong) kız lisesinde geçici biyoloji öğretmeni olarak görev alır. O genç kız öğretmenine aşık olur. Bir kaç olay sonucu uzun bir süre ayrı düşen çift evlilik camiasına giriş yapar. Tae Hee öğretmenliği bırakmış bir balıkçılık araştırmasında çalışır günlerce evine gelemez. Eşinin ailesiyle yaşayan Il Ri ise monoton bir hayat sürdürürken mahallerine taşınan marangoz Kim Joon (Lee Soo Hyuk) ile kaçamak görüşmeler yaşamaya başlar. İki adam arasında kalan bir kadının hikayesine tanık olacaksınız.



Günümüzde aşkı ve evliliği kolay sananlara bu dizi ibret olacak mesajlar içeriyor. Severek evlenmiş bir kadının aradan geçen yıllar içerisinde sıradanlaşan evliliğini düşünürken hayatına yeni giren birisinin farklı hissettirip heyecanlandırması üzerine yaptığı ilk şey aldatmak. İşte HATA burada başlıyor. Sonrasında yaptığı hatanın vicdan azabı ve yaşadığının aslında aşk olmadığı, geçici bir macera olduğunu anlıyor. Arada kalmalar kararsızlıklar ve gitgeller aşkın manasını, gerçekliğini öğretiyor. Senarist; bu aldatmanın onu geliştirdiği ve olgunlaştırdığı vurgusunu ön plana çıkarsa da bu yaptığını haklı çıkarmaz tabi ki! -Bunun sonucunda kadın tecrübe kazandı, balıkçı hatayı kendinda aradı. Üzüldü, yıprandı, aldatıldı yinede karısı anlamaya çalıştığını gösterdi.



Dizinin teması Kore dizilerinin aksine alışılmışın dışına çıkarak belli bir  çizgide ilerledi. Yazar Kim Do Woo ve yönetmen Ha Ji Seung  üç karakterin bakış açısını yakalayarak kişiliklerini  ve birbirine olan mücadelelerini göstermeyi tercih etti.. Dizide aşktan daha çok karakterlerin gelişimini ön plana çıkarmayı tercih edip,  konu olarak hazmı kolay olmayacak durumlara tanık olmamızı sağladılar. Finaline doğru karakterlerin hayatlarına çizdikleri yön doğrultusunda senaristin uygun gördüğü final hoşuma gitmedi. İlk bölümlere yakaladığı rüzgarı daha iyi değerlendirebilirdi diye düşünüyorum. 

Dizini şarkıları Kang San Ae "How Nice Would It Be", Eddy Kim "Empty Space", Jang Pil Soon "Time Hurts" dizinin öne çıkanları.Ortalama bir diziydi, büyük beklentilerle izleyenler için hayal kırıklığı olabilir. Fakat dizinin farklı bir havası olduğunu düşünecek olursak arada farklı yapımlar izlemek isteyenlerin hoşuna gidecektir.

17 Ağu 2015

İyi ki varsın!

Hilal Erdoğan Balaban; üç çocuk annesi, endüstri mühendisi, yirmi yılı aşkındır yönetici ve  onun değimiyle kendisini öğrenmeye kitlemiş bir yaşam koçu.

Bir çok mesai arkadaşının sahip olmak isteyeceği türden bir müdür düşünün. 
Yeri geldiği zamanlarda size bir öğretmen gibi yaklaşıp, yirmi seneyi aşmış bilgi birikimini sizinle paylaşarak sahip olduğu tecrübelere hakim olmamızı sağlayan, hiç sıkılmadan sorduğunuz her sorunun cevabını veren.
 
Yeri geldiği zaman ise, yaşam tecrübesiyle sizi bir abla gibi sahiplenip öğütler veren, yürüdüğünüz yolda size her daim destek olanların en başında gelen..

Saatlerce sizi dinleyip hiç yargılamadan fikirlerinizi destekleyen,
utandırmadan, rencide etmeden doğru yolu bulmanız konusunda size "ince" mesajlar veren,
 kendinizi bulmanız konusunda farkındalık yaşatan,
koyduğunuz hedefleri icraata geçirmeniz konusunda sizi cesaretlendiren.
 
En güzeli ise konumunuza, yaşınıza bakmaksızın fikirlerinizi önemseyip, değerlendiren aklına yatınca icraata döken bir abla..

Ben şanslıyım!

Tecrübeleriyle, fikirleriyle, eğitimleriyle her an yanımda olduğu için..

Bundan sonra ki yıllarda her daim yanımda olmasını dilediğim, canım ablam beraber geçireceğimiz nice güzel yıllara inşallah..

İyi ki varsın; sevgili yaşam koçum..









11 Ağu 2015

I Older For You / Kore Dizisi


I Older For You "Naver Online" aracılığıyla Plada isimli web romanından uyarlama mini dizi olarak ekranlara geldi. Dizi başarılı bir şef olan Yeo Gook Dae ile reklam şirketinde çalışan Park Song Ah arasında ki ilişkiyi konu alıyor.
Yeo Gook Dae (Yunho); genç yaşında harika yemekler yapan ve Plada isimli restaurantın sahibidir. Özel günler için ayrıca kutu konsepti yapmasıyla meşhurdur. Gook Dae genel olarak sakin bir yapıya sahiptir. 33 yaşında ki genç şefin daha önce başından bir evlilik geçmiştir. Bu durum kalbinde derin yaralara sebep olmuştur. Park Song Ah (Lee Ga Eun) ise reklam şirketinde çalışan bir genç kızdır. Hayatta ki tek ailesi kendisinden bir yaş küçük erkek kardeşidir. Kardeşinin isteği üzerine Plada'ya giden genç kız orada gördüğü yakışıklı şefe karşı duygular beslemeye başlar. Aralarında oluşan çekimden dolayı karmaşık durumlar içinde bulacaklar kendilerini.

Başrollerinde TVXQ grubunun üyesi Yunho ve Lee Ga Eun yer alıyor. Dizide reklam şirketinde Park Song Ah'ın Kevin isimli takım lideri olarak yer alan Jang Seung Jo'yu unutmamak gerek. Güney Kore aktörleri arasında benim nezdimde güzel gülen ender oyuncular arasında yerini aldı. Yunho'nun oyunculuğunu tarihi dizi "The Night Watchman" dizisinde soğuk karakterini, dövüş sahnelerini fazlasıyla beğenmiştim. Fakat romantik-komedi türünde yer alacaksa mimiklerini kullanması açısından daha çok çalışması gerek diye düşünüyorum. Lee Ga Eun'u daha önce I Can Hear Your Voice ve Inspiring Generetion dizilerinde izlemiştim. Dram temalı her dizinin altından kalkabilecek kapasite olduğunu söyleyebilirim.
16 bölümden oluşan dizi 23 dakika sürmektedir. Dizide, her an bir çok şey olabilir mantalitesi içinde kısacık bölümleriyle dramın dibine vurduklarını söyleyebilirim. Her bölümün sonunda ya şaşırtıyor ya üzüyor izleyicileri. Mini dizi seveler için ideal olduğunu söyleyebilirim. Dizinin ostları çok hoşuma gitti  Lee Ga Eun'un seslendirdiği "I Older You", Just "It's Still Not Too Late", Jangheum Band "I Loving", Yeon Kyoo Seung "Older You" benim dikkatimi çeken şarkıları. 
Beklenti içinde olmadan diziyi izlerseniz keyif alacağınızı düşünüyorum. Aksi halde sıkılma oranınız oldukça yüksek.

The Last 5 Years


The Last 5 Years (SOn 5 Yıl), Not: Seni Seviyorum ve Muhteşem Yaratıklar gibi filmlerde yarattığı romantizm ile kendisini kanıtlamış olan Richard LaGravenese bu defa yönetmenliğin yanında filmin senaristliğini de üstleniyor. Filmin müziklerini yapan besteci Jason Robert Brown, hikayesinin ana temasına kendi hayatından esintisini katmış olsa gerek ki deneyimsizlikleri senaryo da fazlasıyla belli oluyor.

Dilmin hikayesi iki karakter üzerinden ilerliyor. Jamie Wallerstein, umut eden, yetenekli ve kariyerinde yükselişe geçmiş olan bir roman yazarıdır. Cahy Hyatt ise, oyunculuk kariyerinde sorunlar yaşayan, hırslı genç bir aktristtir. Birliktelik yaşayan bu ikilinin hayatları, Jamei'nin son romanıyla edebiyat dünyasında başarıyı yakalaması ve Catthy'nin müzikal oyunlarda ayakta kalmaya çalışareak hayatına devam etmesiyle değişir. Filmi izlerken istemeden alışıla gelmiş bir aşk hikayesinin içinde buluyoruz kendimizi. Bir yazar olarak hedeflemiş olduğu en uç noktaya gelen Jamie, şöhretin vermiş olduğu sarhoşluğun içinde dolanırkni hedefi Broadway'de sahneye çıkmak olan Cathy'nin şansı ise sevgilisi kadar yaver gitmiyor maalesef. Jamie'yi kıskanmasıyla başlayan alışılagelmiş ilişki problemlerinin üstüne şöhretin farklı basamaklarında verdikleri mücadele de eklenince ikilinin arasında büyük sorunlar ortaya çıkmaya başlar.

The Last 5 Years her ne kadar müzikal film kategorisinde yerini almış olsa da, fazlasıyla sıradanlaşmış senaryosu ile sınıfta kalmayı hak eden bir yapım. Aslında filmin en büyük kozu olan müziklerin ön planda olması gerekirken ne yazık ki orada bile çuvallayarak beklenilenin oldukça altında kalıyr. Basit yazılmış diyalogların filmin melodik parçalarıyla bütünlük sağlamamasından dolayı müzikal olarak adlandırılan film neredeyse bir şiir dinletisi haline bürünüyor. Hem konunun klişe oluşu, hem de müziklerinin umut vaad etmediğini düşünecek olursak gözlerimizi filmde ki oyunculuklara çevirmek zorunda kalıyoruz. Cathy Hyatt rolünde izlediğimiz Anna Kendrick, filmin kayda değer oyunculuğunu yerine getiren tek kişi diyebilirim. Böylesine basit bir senaryo karşısında bile yetenekleri sayesinde elinden gelenin fazlasını yaptığını görmek güç değil. Fakat kendisini bir müzik fenomeni olmasına rağmen müzikal temalı filmlere fazla bulaşmaması kariyeri açısından daha iyi olur düşüncesindeyim. Ayrıca Kendrick'in filmde ki partneri Jordon'la aralarında ki uyumsuzluk ve onun kendine has mimik bazlı sıkıntıları film boyunca oldukça göze batıyor.

Bu kadar olumsuzluğun yanında filmin görselliğine, sahne geçişleri ve montaj tekniklerine söz söylemek yanlış olur. İşlenen senaryonun bayatlığı yüzünden bunun gibi olumlu yapılanmalar yine de filmi başarısını kurtarmaya yetmediği gibi izleyiciye de pek umut vaad etmiyor. Sonuç olarak izleseniz bir şey kazanmayacağınız, izlemezseniz bir şey kaybetmeyeceğiniz bir film The Last 5 Yers, sıradan bir müzikal olarak sinema dünyasında ki yerini almış bulunuyor.